Oturduğum masadan sıkılan gözlerle etrafı izliyorum. Klasik bir salon düğünü işte. Etrafa kısık gözlerle bakıp, bekar oğullarına kız arayan anneler, etrafta koşuşturan çocuklar, uzun süredir görüşmüyoruzlar, niye hiç aramıyorsunlar, sen niye aramıyorsunlar. Ben aramasam sormasam arayacağın soracağın yoklar, çok güzel olmuşsunlar, kıyafetin
YouTube kitap kanalımda Dostoyevski'nin hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz:
ytbe.one/0i9F0L1dcsM
Okuldayken tarih derslerini neden dinleyemediğimi buldum. Çünkü bize sadece Osmanlı Devleti tarihi anlatılıyordu!
"Politika tabii bir şeydir, hayatın içindedir. Adımınızı sokağa
Belki bu yazacaklarımdan dolayı kınanacağım yahut hor görüleceğim ama yazacağım, içimi bir nebze olsa dökeceğim..
Aslında dergiyi almayacaktım fakat İslâm yazarlarından olan
Nuri Pakdil 'i tanımak adına dergiyi aldım. Almamamdaki sebep açıklamak istemiyorum yani bende kalsa daha doğru olur.
Dergi şiir, düz yazı, söyleşi, biyografi vs. yazıları
Emre o gün çok yorgundu. Hemen yatamazdı, Ödevi vardı. Engelliler hakkında bir kompozisyon yazması gerekiyordu. Salondaki koltuğa uzanmış ne yazacağını
düşünürken, kardeşi televizyonu açtı.
"Anlaşlan, burada bana rahat yok, en lyisi odama gideyim de orada düşüneyim, diye yerinden kalktı. Tam o anda bir reklam filmi
oynuyordu. Filmde görme
İSTER OKUYUN İSTER OKUMAYIN CANINIZ SAĞOLSUN.
O kadar anlatı dinledim herşeyini,
Tam kendi derdimi anlatacken,
"git be" çok koydu be, göz yaşları ile yazıyorum şu satırları, hep yanlız kalırımı insan saat olmuş 1.buçuk 3 gündür uyumuyorum belki bu satırları siz okurken değerli 1k ailesi umrunuzda dahi olmicak belki beğenip geçeceksiniz
Kitap bitti bitmesine de ben kitaba doymadım. Okurken yer yer güldürüp, yer yer gözyaşlarınıza hakim olamayacağınız muhteşem bir eser.
Koca yürekli Zeze, yaramaz Zeze, yaramaz olduğu kadar da zehir gibi zeki Zeze... Hayal dünyası çok zengindir Zeze'nin. Minguinho adında kendi gibi küçük bir şeker portakalı ağacı vardır. Onun en yakın arkadaşı,
dikkat spoiler icere bilir.
kitapi 2 saatte okudum.kitab cok akici ve okumaya basladiginiz
andan itibaren elinizden dusuremeyeceginiz kitaplardan.
ben kitapi okudum ve cok sevdim .kitapdaki zezeye cok uzuldum tabi. kitap cok duygusal insanlari etkileyebilir.her kese siddetle tavsiye ederim . zeze cok uslu olmayan , cok yaramaz bir
Gözlerini açıyorsun, tahmin ettiğin yerdesin yine - yatağında. Şansına küfredip kalkıyorsun ayağa. Bitecek bu kısır döngü sonunda, ama ben de biteceğim diye düşünüyorsun. Tuvalet, banyo, kahvaltı derken dışarıdaki hayatın içine akıyorsun. Araban yok, hiç düşünmedin almayı. Toplu taşımanın erdemine inanıyorum diyorsun gülerek. Komik olmadığının
(Bu inceleme kitabın içeriğine dair bilgi içerir!)
İnsan bazen hayat karşısında kendisini bir suyun akışına kapılmışçasına çaresiz hisseder. Suyun yönünü değiştirmek mümkün olmadığı gibi sürüklenmek de ağır gelir çok zaman. Pişmanlıklar, hayal kırıklıkları, ertelenmiş umutlar birikir hızla. Zaman baş döndürücü bir hızla geçip gitmektedir, ancak
Merhabalar diyerek başlayalım incelememize. Bayadır bir yorgunluk var üzerimde. Pessoa’ nın ruh halinin üzerime çökmesinden midir yoksa havaların ısınmasından mıdır bilinmez. Okuyorum paylaşamıyorum. Aslında var aklımda bir şeyler ama kitabı elimden bıraktığımda geriye alamıyorum bırakın yazmayı. Anlatamadıkça da zihnimi ağırlaştırıyor
Oğlumla biraz atışıp ona küsmüşlük yapınca ,"Ben seni küsken de uyurkende okuldayken de, hatta evde bile yokken de seviyorum" sözüne bunca yıllık yaşantımda rastlamadım..Kimse beni hiç küskende sevememişti.♥️♥️🍁🍂
...Hesaptır bu, birbirine uymaz. Biz okuldayken, sınıftaki elli kişi, hep hesabı yapardık da, hiçbirimizin çıkardığı sonuç öbürünü tutmazdı. Öğretmen de başka türlü sonuç çıkarırdı.