Ölüm Yıldönümü
"Istemeden varım ve istemeden öleceğim. Olduğum şeyle olmadığım şey arasında, hayal ettiğim şeyle hayatın beni yaptığı şey arasında bir boşluğum."
Sayfa 24 - Bu dünyadan bir Fernando Pessoa geçti
İslamcılardaki Atatürk karşıtlığı
''Ne zaman ve kimden doğduğu bile belli olmayan birine merasimlerle ölüm törenleri yapılırken, biz Müslümanlar, insanlığın kurtarıcısının doğum yıldönümünü neden kutlamayalım?'' Yazarın burada kastettiği Atatürk sanırım. İslam ile kazanılan ahlak ve vicdan yoksunluğudur bunun adı.
Sayfa 35 - Beyan yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Alibaba'nın bu sayısı ile Markopaşa'nın 1.dönemi kapanacaktır. Bir yılı az geçen bu dönemde Markopaşa 23, Merhumpaşa 4 , Malumpaşa 5 ve Alibaba 4 sayı çıkabildi. 55 haftanın 36'sında çıktığına göre, 19 hafta gazete engellerle karşılaştı, yayımlanamadı. Sabahattin Ali 19 Aralık 1947'de içeriye girdi. Gazete üzerinde hükumetin, sıkı yönetimin,
Bu olay beni çok düşündürdü. Bu düdük sesleri Atatürk'e saygı mıdır, Atatürk'ün ölümüne yas sesleri midir? Eveeet, Atatürk'ü yasalar zoruyla korumak durumuna düştüğümüz Türkiye'de onun ölümüne sesli gösterilerle yas tutuyoruz. Gerikalmışlığın acı gerçeği özentidir; özenti de ancak biçimde kalır, öze varamaz. Örneğin gerikalmışın Batılılaşması kafasının içinde değil, kafasının dışındaki şapkada kalır. Cumhuriyet'ten sonra bizde alafrangalığın öncülük gösterisi çarliston olmuştu. Düdük sesleri arasında saygı duruşundaki kalabalığa bakıp düşündüm: Bunların kaçta kaçı gerçek Atatürkçüdür? Atatürk, "Durmayalım, düşeriz!" demiş; biz durarak ona saygı gösteriyoruz. Beş dakika durarak değil, onun ölüm yıldönümü günlerinde iş saatlerimizden beşer dakika daha çok çalışsak, beş milyon çalışanın beşer dakikası yedi bin iş günü eder. Atatürk saat dokuzu beş geçe öldü. Ya saat ikide, üçte ölmüş olsaydı; geceyarısı yine bu düdükler öttürülecek miydi? Bu sesli yas gösterisi bana çok ilkelce geliyor, yanılıyor muyum dersiniz?
Sayfa 21 - Nesin Yayınevi
"Giderek ne hale geldim biliyor musunuz Nastyenka? Biliyor musunuz sonunda duygularımın yıldönümlerini, eskiden bana hoş gelen, ama aslında hiç var olmamış şeylerin yıldönümlerini kutlamaya mecbur oldum -yıldönümü kutlaması da hep aynı saçma ve anlamsız hayallerle yapılıyordu tabii,- bunu da o saçma hayaller artık var olmadığından, onları yaşatacak bir şey de kalmadığından yapıyordum: Malum, hayallerin yaşatılması gerekir! Biliyor musunuz bir zamanlar tek başıma mutlu olabildiğim yerleri anımsamaktan, oraları zaman zaman ziyaret etmekten çok hoşlanırım."
Bugün Nietzsche'nin 119. Ölüm Yıldönümü
Bazı insanlar öldükten sonra gerçekten doğarlar.
Reklam
239 öğeden 201 ile 210 arasındakiler gösteriliyor.