Çektiğim işkence doruğa varınca intihar etmek üzere, gece kocamın evinden çıktım. Köşk denize yakın olduğu için çok geçmeden sahile vardım. Artık vakit geçirmeksizin işimi bitirmek üzere oradaki kayanın üzerine çıktım. Hayatı arkamda bırakıp ölüme gitmek için yalnız bir adım kalmıştı. O anda içinde kardeşçiğimin bulunduğu eve son bir kez bakmak için başımı arkaya çevirdim. Şefik'in odasındaki kandilin ışığı pencereden görünüyordu. Yüreğim sızladı. Cesaretimi yitirmekten korktum. Fakat sonra o evin içinde çektiğim acıları hatırlayarak bana rahat göstermemiş olan dünyadan kurtuluyorum diye seviniyordum. "Burada kardeşimi bırakıyorsam, orada anamı bulacağını! En sonunda kardeşimin gelece ği yer de orası değil mi? Ey fani dünya... Senden kurtuluyorum. Sen bana hiç güler yüz göstermedin; işte şim di de ben senden kurtuluyorum! Zulmünü neyine güve nerek yapıyorsun? Faniliğine mi? Ben ebedi olan bir alemde saadet aramaya ve rahat etmeye gidiyorum.. dedim ve melek gibi tavırları sebebiyle cennette olduğunu bildiğim anneciğime kavuşmak niyetiyle "Anneciğim! Beni al!" diyerek kendimi atmak üzereyken bu söylemiş olduğum sözün aklıma getirmiş olduğu hatıralar nedeniyle birdenbire durdum ve "Ben nereye gidiyorum?"dedim.
Sayfa 298 - Klas yayineviKitabı okudu
Tuhaf bir inattı ölüme direnmek. Nasıl olduğunu anlatmaya çalışmıştı bir gece Mehpare'ye. Sabahlara kadar çırpındığı, kâbuslarla uyandığı gecelerin birindeydiler. Daldıktan birkaç saat sonra haykırarak uyanmıştı. "Ört beni, üşüyorum. Ört beni. Ört beni. Üşüyorum." Üzerine yorganlar, battaniyeler yığıyordu kız. "Yaralarınız mı
Sayfa 112Kitabı okudu
Reklam
Dün akşam Eminönü İskelesi'nden ayrılırken gözüm Yeni Camii'nin kubbesine takıldı. Işıklandırmasını öyle güzel yapmışlar ki sanki dolunay kubbe ile hem-hal olmuş, sanki kubbe ile ay kesintisiz bir muaşakanın içindeler. Kurşun kaplı kubbe incelen bir maviyi giyinmiş, kurşunî rengin sükûtu sanki inceledikçe ruha dokunan bir musikiye
23 NİSAN PAZARTESİ UMUTLARI KIRILAN BİR ADAM Facia giderek büyüyordu. Hitler Goebbels’e, karısını ve çocuklarını da sığınağa çağırtmıştı. O zamana kadar Goebbels ve ailesi ya kendi evlerinde veya Propaganda Bakanlığı’nda yaşıyorlardı. Bugünden sonra onlar da sığınakta yaşamaya başladılar. Madam Goebbels ve altı çocuğu üstteki sığınağa yerleştiler.
Henüz kırkı bulmadan ihtiyar bir adam gibi geçmişimle birlikte yaşamaya başladım. Bazen öyle hatıralar canlanıyor ki hafızamda, kendim bile şaşırıyorum. Belki de artık yapacak hiçbir işim kalmadığından, mühim bir gayem bulunmadığındandır. Belki de adım adım ölüme yaklaştığımdan.
Sayfa 37
Babamın sohbeti, tabii ve samimi olduğundan, tesirliydi. Mübalağası yoktu, tecrübesi hissedilirdi konuşmalarında. Bir gün bir trende bir adam, babamı dinlerken, dalıp gitmiş, ineceği istasyonu kaçırmış. Gençlerden biri de bir gün; "Amca öyle konuşuyor ki, ölüme git dese, insan gidebilir." diyerek etkileme derecesini ifade etmişti.
Reklam
112 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.