Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
383 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Rus Edebiyatı'nın çarpıcı ve önemli eserlerinden biri olan Ana konusu itibariyle bir politik savunmayı ön plana çıkarıyor. Oğlunun düşünceleri için ona yardım eden ve yaşamı pahasına pek çok zorlukla baş eden bir anneyi ayrıca o dönem Rusya’sının işçi-patron ilişkilerini de gözler önüne seren bu eserin konusu ise şöyle; Pelaka kocası ile
Ana
AnaMaksim Gorki · Akvaryum Yayınları · 201228,5bin okunma
Ona bakmak, yüreğinin umutsuzluktan parçalandığını görmek, umursamaz ve sakin bir yüzle hiç bir şey söylemeden geçip gitmek mümkün müydü? Ondan sadece soğumamıştı, başka bir kadını sevdiği için nefret ediyordu üstelik, bu apaçık ortadaydı.
Sayfa 975 - Anna KareninaKitabı okudu
Reklam
Asla bir insanın bedenine itina göstermesinin gereksiz bir şey olduğunu söylemiyorum. O bize emanet ve ona elimizden geldiğince iyi bakmak zorundayız. Ancak yüzümüzdeki yaşanmışlık izlerini, onlardan utandığımız için silmeye zorlanmak çok acı verici. Güzellik artık alınıp satılabilen bir şey haline geldi. Bir şey, alınıp satılabilir hale geldiyse, o artık bir maldır!
389 syf.
10/10 puan verdi
·
34 günde okudu
Madam Bovary/Spoiler İçerir
Merhaba arkadaşlar, uzun zaman sonra Madam Bovary için inceleme yazmaya geldim. Son zamanlarda kitap okuma isteğim hiç yoktu ki bundan bir önceki incelememde de bahsetmiştim. Madam Bovary bu döngüyü kıran bir kitap oldu. Flaubert anlatmak istediği dünyayı çok güzel ve çok incelikli bir şekilde anlatmış. Aslında Flaubert bu kitapta yeni oluşan
Madam Bovary
Madam BovaryGustave Flaubert · Kapra Yayıncılık · 202233,1bin okunma
104 syf.
4/10 puan verdi
bir albert camus romanı. kendisinin muhteşem olduğuna inanan ve etrafındaki insanlara ufak tefek iyilikler lütfederek vicdanını tatmin eden bir adamın düşüşünü anlatır. spoiler içeren kısma gelirsek, kitapta üç tane 'düşüş' örnek verilebilir. fiziksel düşüş, intahar eden kadının düşüşü. kitabın kahramanı dönüp bakmak yerine es geçtiği bu olaydan sonra kendini ve dünyayı sorgulamaya başlar. kadını kurtaramamış olmanın verdiği yük ona ağır gelir ve kendisinin hiç sandığı gibi iyi bir insan olmadığını fark eder; çünkü bizi biz yapan seçimlerimizdir, kendimizi seçimlerimizle tanımlarız ve kadını kurtarmamayı seçen adam bunun farkına varmıştır artık. ikinci düşüş de paris'ten amsterdam'a taşınan kahramanın coğrafik düşüşüdür. deniz seviyesindeki bu şehri cehenneme benzetir. bütün bunların sonucunda, kahramanın sosyal düşüşünü, kendini sorgulamasını ve itiraflar aracılığı ile özgürleşmeye çalışmasını görürürüz. insanların -mış gibi yapan toplum kurallarına ve değerlerine bağlı kalarak aslında birey olamayıp hapis hayatı yaşadığını fark ettiğini görürüz. ve tek çıkar yol bunların farkına varıp gene de yaşamak, kendi kurtuluşunu kendinde bulmak; kendi seçimlerini kendi yapan ve kendini başkalarının değerleriyle tanımlamayan bir insan olabilmek.
Düşüş
DüşüşAlbert Camus · Can Yayınları · 201415,1bin okunma
Her şey bir ülkenin siyasi olgunluğu ile doğrudan ilgilidir. Bu siyasi olgunluk da, günlük ekmeği için oradan oraya koşturmak zorunda kalan insanlarda bekleyebileceğimiz bir siyasi olgunluk değildir. Kendisi belli konularda düşünme imkanına sahip olmuş ve sorumluluk yüklenme mevkiine ulaşmış kimselerin siyasi olgunluğu ile doğrudan bağlantılıdır. Yani iyiler ne kadar iyi ona bakmak lazım. Kötülerin ne kadar kötü olduğu, bir ülkenin siyasi olgunluğunu belirleyici faktör olamaz.
Sayfa 252Kitabı okudu
Reklam
Dostoyevski, "Avrupa'ya bakmakla kendimize nasıl bakacağımızı öğrenmeliyiz" diyordu. Bizim yerli, sağcı Batıcılar da buna benzer bir tezi savunur. Fakat Müslümanlar için durum farklıdır. Biz, Avrupa'ya, Batı'ya bakarak yalnızca onları öğrenmiş oluruz; kendimize bakmanın yöntemi için Batı'ya bakmamız gerekmez, İslâm'a bakmak yeterlidir. Fakat zulmün ne olduğunu öğrenmek için Batı'ya bakmak zorundayız. Ancak zulmü öğrenmekle onu benimsemek arasındaki çizgi bilinerek bakılmalı ona.
Sayfa 93 - İz ,12., 2022
Joe'nun güvenini yitirmek, bundan böyle ömrümün sonuna dek geceleri ocak başında ona, tek can yoldaşım, arkadaşım olan bu adama uzaktan bakmak korkusu ağzımı dilimi bağlıyordu.
~°•}{Devran
~°•☆ " Adını cümlesinin öznesi yapmadı. Biliyordu ki her telaffuzunda virüs tekrar işgal edecekti yüreğini. ~°•☆ Ona bakmak bile yeterince dövüyordu yüreğindeki tunçtan girişi ~°•☆
Sayfa 75 - MüptelaKitabı okudu
Reklam
Sosyal olayların bir obje olarak, yani dışımızdaki eşya halinde tanınmaları lazımdır. Bunlara öznel varlıklar gözüyle bakmak, onları kendi ruhi yaşayışımız arasında yargılandırmak, sosyal realiteden ayrılmak demektir. Bir toplum olayını tanımak isterken, ona kendi verdiğimiz değerleri, o olaya bağlı inançlarımızı işe karıştırırsak hatalı yoldan yürümüş oluruz.
Çok güzeldi. Öyle güzeldi ki bazen ona bakmak canımı yakıyordu.
Sayfa 268
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.