"Dünyada bir zerre yoktur ki güzel yazılmak suretiyle önemli bir konu olarak kabul edilmesin."
--> #samipaşazadesezai 'nin 1891 yılında yayımlanan hikaye kitabı #küçükşeyler, Türk edebiyatında modern anlamda hikâyenin ilk örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir.
--> Eser sıradan insanın başına gelmesi muhtemel sıradan olayları, acıları, ümitleri, hayal kırıklıklarını, yani kimi hayat gerçeklerini ve bu gerçekler karşısında yaşanan duyguları ele almaktadır.
--> Samipaşazade Sezai, Küçük Şeyler için yazdığı önsözde, neyin anlatıldığının değil, nasıl anlatıldığının önemli olduğunu vurgulayarak hikâyenin gücünün ayrıntıda gizli olduğunu ve güzel yazıldığı sürece basit konuların da önem kazanacağını söyler.
--> Bir önsöz, altı hikâye ("Bu Büyük Adam Kimdir?", "Hiç", "Kediler", "İki Yüz Elli Kuruşa Bir Asır", "Düğün", "Pandomima") ile Alphonse Daudet'den çevrilen "Arlezyalı" adlı bir hikâyeden oluşan Küçük Şeyler'de sonradan eklenen mensure olarak nitelenebilecek türde yazılmış "Bir Kitâbe-i Seng-i Mezâr" adlı metin de yer almaktadır.
--> Eser edebiyat tarihçilerinin kısa değerlendirmeleri dışında pek fazla dikkat çekmemiş, ilk baskısından sonra bir daha basılma imkânı bulamamıştır. Olumlu yorumların yanı sıra süslü anlatımı nedeniyle kendisiyle çeliştiği ve edebî değerinin yüksek olmadığına dair olumsuz görüşler de vardır.