Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
622 syf.
8/10 puan verdi
Kitap geçmişe daha uygun olsa da günümüze uyarlayarak her türlü tehlikeden korunup her ortamda güçlü bir birey olabiliriz kitap genel olarak bir yasa verip ardından o yasalarla ilgili uyulan ya da uyulmayan örnekleri vererek pekiştirme yapıyor bence okumaya değer aşağıya da genel bir özet bırakıyorum; YASA 1 ÜSTÜNÜ ASLA GÖLGEDE BIRAKMA Üstünü
İktidar - Güç Sahibi Olmanın 48 Yasası
İktidar - Güç Sahibi Olmanın 48 YasasıRobert Greene · Altın Kitaplar · 20232,091 okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
Başkaldıran İnsan
Başkaldıran İnsan
Albert Camus
Albert Camus
Analiz Kitap,insanın yaşamın anlamını aramasıyla evrenin anlamsızlığı arasındaki çelişkiyi absürdizm felsefesi üzerinden ele alan bir eserdir. Kitap, insanın varoluşsal sorgulamalarını ve toplumsal değişim arayışlarını derinlemesine incelerken, başkaldırının hem tarihsel hem de metafizik boyutlarına değinir. Camus, kitapta
Başkaldıran İnsan
Başkaldıran İnsanAlbert Camus · Can Yayınları · 20152,627 okunma
Reklam
314 syf.
·
Puan vermedi
Denemeler !!
Her kitap severin bir baş ucu kitabı vardır, bazıları çoktan bulmuştur onu, bazıları ise arayış içerisindedir. Çünkü başucu kitabı öylesine değerlidir ki bir insan için, yolumuz karardığında yolumuzu aydınlatan bir yıldız, yokuşları tırmanırken bize uzanan bir yardım eli olabilirler. İnsan bir kere buldu mu onu, her kelimesini unutmamak ister.
Denemeler
DenemelerMontaigne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202054,6bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Büyüklerin büyüklüğü
Dinle, küçük adam! Kitabın bu isimle karşımıza çıkması çok yerinde bir tercih olmuş açıkçası. İlk sayfalardan itibaren Ali Şeriati'nin kitaplarına başlarken kullandığı ifade aklıma geldi :Merhaba, sizi rahatsız etmeye geldim. Evet Wilhelm Reich da sanırım bizi rahatsız etmeye gelmiş. Konformizm malesef günümüzde almış başını gidiyor. Olan
Dinle Küçük Adam
Dinle Küçük AdamWilhelm Reich · Cem Yayınevi · 013,1bin okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
YENİLENLERİN YAZGISINI YAZAN ADAM: ‘’STEFAN ZWEIG’’
Bu kitabı her kitapçıya gittiğimde en çok satanlar listesinde görüyordum. Demek ki haklı bir nedeni varmış. Sadece Zweig’ın hayatını – dış dünyasını - anlatmakla kalmıyor, iç dünyasına da ışık tutuyor. Zweig’ın eserlerine başlamadan önce okunması gereken bir ön-hazırlık kitabı niteliğinde. Akıcı, sade anlatımı ile çok çabuk bitirilebilecek bir
Stefan Zweig
Stefan ZweigKerem Kına · Destek Yayınları · 2021807 okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
kitaphaber.com.tr/ben-buradan-oku... Ben Buradan Okuyorum Sen Nereden Okuyorsun 14.02.2022 09:00 - Ülker GÜNDOĞDU Kurmacaya ihtiyacımız mı var? Bu soruya Jonathan Franzen'in müthiş cevabı: "Bir yazarın ancak tek başına, yoğunlaşarak, Twitter'ın sağır edici gevezeliğinden uzakta
Ben Buradan Okuyorum
Ben Buradan OkuyorumTim Parks · Metis Yayıncılık · 2016200 okunma
Reklam
730 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Birinci Cilt Üzerine
İkinci Cinsiyet. 1949’da yayımlandığından bu yana sayısız insanın zihninde yankı uyandırmış, sayısız insana ilham olmuş bir eser. Artık ben de o insanlardan biriyim. Dilimize ilk olarak Payel yayınları tarafından “İkinci Cins: Genç Kızlık Çağı, Evlilik Çağı ve Bağımsızlığa Doğru” olarak çevrilmesine karşı, 2016 yılında Gülnur Acar Savran
İkinci Cinsiyet
İkinci CinsiyetSimone de Beauvoir · Koç Üniversitesi Yayınları · 2019529 okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
İnsanın kendisine zarar getirecek olanın ne olduğunu bilmeden olur olmadık her şeyi merak etmesi, öğrenmek istemesi ve sonra acı gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalması güzel bir şekilde aktarılmıştır. Her ne kadar merak ettiğimiz bir durum da olsa öğrenmemiz istenmiyorsa, o şeye daha temkinli yaklaşmalıyız. Bence hakkında bilgimiz olmayan şeylerin
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198,7bin okunma
152 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Eşitlik Mi? Göz Yummak Mı?
Başlarda sıkıcı gelse de hatta zorla bitirmek istesemde o zorlamanın sebebinin kitabı bitirdikten sonra aslında vermek istediği mesaj açısından bi noktada beni çektiğinden dolayı olduğunu anladım. Kitap sadece yansıttığı dönemin değil, her dönemin kitabı olarak okunmalı ve okutulmalı. Tarihsel zamana yüz tutmuş bütün kitapları sevdiğimi söyleyebilirim ve Hayvan Çiftliği de tam olarak bunu yansıtır içerikteydi. Insanlardan kaçarken, domuzlara tutulmak gibi bişeydi okuduğum. Fazlasıyla sinirlenerek okudum. Neden dedim neden bu domuzlar bu kadar ayrıcalıklı onlari diger hayvanlardan farklı kılan ne olabilirdi? Neden diğer hayvanlar çok çalışarak mutlu olmaya çalışırken domuzlar yattıkları yerden mutlu olabiliyorlardı (!) Napolyon'un lider olarak seçilmiş olmasına ne demeli peki? Seçilmiş mi dedim pardon, tek aday fakat oy birliğiyle seçilmiş sizce de çok ironik değil mi? Hiçbir hayvan, (sözde) hiçbir hayvanın efendisi değildi ve hepsi eşitti. Bunun içindi insanlara karşı vermiş oldukları mücadele. Ama ne olmuştu o eşitlik? Evet bütün hayvanlar eşitti, ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşit olmuştu. Işte böyleydi aslında gerçekler, hayatımızda var olanların yansımasıydı bu. Hayvanlar o iki ayaklı olan onları ezen, sömüren kişilerden kurtulurken bi anda kendi içlerinden olanların emrinde daha acımasız daha dikdatör bir rejimle karşılaşmışlardı. Özgürlüklerini savunamayanlar her zaman daha büyük bir bedel ödemeye mahkumdur. Bu böyledir özgürlük değerlidir ve ulaşmak her zaman çetrefilli yollardan geçirir. Ne farkı kalmıştı? Kitapta da dediği gibi... İnsanlar domuzlara, domuzlar insanlara dönüşmüştü...
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,3bin okunma
280 syf.
9/10 puan verdi
·
200 günde okudu
Geleceği Gören Makineler Yapay Zeka Ekonomisine Giriş A.Agrawal- J.Gans – A.Goldfarb • Öngürü, eksik bilgileri doldurma işlemidir. Öngörü, çoğunlukla “veri” olaraka adlandırılan sizdeki bilgileri alır ve onlarla sizde olmayan bilgiler oluşturur. • Daha ucuz öngörü, daha fazla öngörü demektir. • Öngörü, gelecekle ilgili bilgi üretir aynı zamanda
Geleceği Gören Makineler
Geleceği Gören MakinelerAvi Goldfarb · Babil Kitap Yayınları · 201933 okunma
Reklam
176 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İrade Terbiyesi yaklaşık yüz otuz yıllık bir eser olmasına karşın özellikle öğrencilerin ve eğitimcilerin güncel sorunlarınlarına dair çözümler sunmaktadır. Psikoloji biliminde son yüzyılda çok fazla şey ortaya konduğundan kitaptaki birtakım fikirler geçerliliğini yitirmiş olabilir. Bu son derece doğaldır. Zaten bizler okuduğumuz kitaplarda iddia
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201828,8bin okunma
341 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Barışın egemen olduğu toplumlarda korku yoktur. Savaş, hırslar ve menfaatler için, bir insan topluluğunu katletmektir. İnsan özgürce okumalı, özgürce uyumalıdır Otto Frank’ın da dediği gibi... ‘Özgürlük, kimsenin sana zarar vermeyeceğinden emin olarak uyumaktır... ‘ Barış içinde yaşamak dünyada ve toplumda en önemli ölçütlerden birisidir. Barış
Anne Frank'ın Hatıra Defteri
Anne Frank'ın Hatıra DefteriAnne Frank · Epsilon Yayınevi · 20227,6bin okunma
224 syf.
7/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Özgürlük, her şeye özgürlük sunmak mı demek? düşüncesini ele alan yazar kitabında hümanist, liberal değerleri savunan özgürlüğü ve bu sisteme karşı olan düşünceleri konu etmiş. Bir toplumun büyük emeklerle özgürlük adına ortaya çıkarmış olduğu değerleri korumak gerekmekte olduğunu savunuyor ve bu yapıya uygunsuz düşünceleri hoşgörüyle karşılamak çok kötü neticelere gidebileceğini ifade ediyor. Hoşgörüde sinir nedir? Hümanistlik neden özgürlük için değerlidir? Dinlerin geri kalmasını, özgür toplum yapısına açık olmamasını eleştiriyor. Devlet bazında idari sistemin seküler yapıda yürümesi, bütün vatandaşlar için en uygun olduğunu söylemekte. Hiçbir fikir seküler yapıyı etkilememeli, ama seküler idare her bireyin özgürlüğüne yaşam ortamı sağlamalı. O nedenle her birey ve seküler idare karşılıklı özgürlük anlayışı sergilemeli, bu değerleri korumalı ve buna karşı olanlara hoşgörü alanı vermemeli... Kitabın Türkçesi yok. Almancasını okudum.
Die Grenzen der Toleranz
Die Grenzen der ToleranzMichael Schmidt - Salomon · Deutsch · 20161 okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
Şeffaflık, hayatımızın bir çok noktasında sık sık kullandığımız ve karşılaştığımız kavramların başında geliyor. Elbette bunu kullanmamızın nedeni olumlu bir anlam yüklü olması. Bu yüzden en çok da iyi bir politik malzeme işlevi görmektedir kamuoyunu manipüle ve kontrol etmek açısından. Yüzyıllar önce Marks'ın bahsettiği yabancılaşma günümüzde yerini (varlığını da yitirmeden) Baudrillard'ın simülasyonuna bırakmış durumda. İletişim teknolojisinin hızla ve tüketime endeksli bir alan olarak büyümesi, insanın artık sanal alem ile gerçek alemi ayırt edemeyecek duruma gelmesine neden olmuş, hız, teşhir, kontrol, şeffaflık gibi başlıklar temel yaşam kuralları haline gelmiş oldu. Günümüz neo-liberal dünyasında şeffaflık bir iktidar aygıtıdır. Hem siyasi, hem de ekonomik güçler şeffaflık ilkesini bir yaşam alanına dönüştürerek bu alan içerisinde insanın özel, gizli olarak tuttuğu her şeyi ''bilgi'' kapsamında yok eder. Şeffaf olmak bu anlamda çok değerlidir. Buna bir tür neoliberal ahlak yasası da demek mümkün açıkçası. neo liberalizmin sınırsız özgürlük (olmayan) arzusu aslında bir kontrol mekanizmasından başka bir şey değildir. Bu nedenle şefaflaştırılmış toplum, kural koyucular tarafından kendilerine göre ahlaklaştırılmış ve kontrol altına alınmış bir toplumdur. Byung Chul Han ise bir kısacık kitabında daha ansiklopedi yazarcasına kavramlar içerisinde muazzam bir geçişler yaparak bizlere, düşünenlerin farkında olduğu şeyleri bir araya getirerek anlatmış. Bu açıdan harika bir kitap daha. Han'ı okuyun okutun.
Şeffaflık Toplumu
Şeffaflık ToplumuByung-Chul Han · Metis Yayıncılık · 20172,097 okunma
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.