Ortaçağ denilince çoğumuzun gözünde veba salgınları, Haçlı Savaşları ve engizisyon mahkemeleri canlanır: İyi ki, o dönemde yaşamamışım dedirtir insana. Oysa ki, bugün zevkle izlediğimiz sinema ve tv dizilerinin pek çoğunda Ortaçağın tarihi kişileri veya efsanevi varlıkları, simgeleri, mekanları yer almaktadır. ( Merlin, Kral Arthur, Robin Hood, Vikingler, Tekboynuz, Valkyrie, Kutsal Kase, katedral ve şatolar, şövalyeler...)
Saygın bir Ortaçağ uzmanı olan Jaques Le Goff ' un bu kitabı, daha önce yazmış olduğu kapsamlı bir inceleme kitabının cep formatıymış. Temel kavramları kısa, öz ve anlaşılabilir biçimde yazarak konuya ilgi duyan her yaştan insanı kucaklıyor. Şahsen bildiğimi sandığım pek çok efsane, kahraman ve obje hakkındaki yanlışlarımı düzeltme fırsatını yakaladığım gibi, Ortaçağla bağlantılı hiç duymadığım kavramları da öğrenmiş oldum.
Yazarın önsözde belirttiği gibi özetle " düşselliğin tarihteki önemini öğrenmek, Ortaçağın neden uzun vadede hayaller kurdurmaya yönelik, dönemin toplumsal ve somut gerçeklerini kahraman ve mucizelerle yücelten bir çağ olduğunu " anlamak isteyen okurların kaçırmaması gereken bir kitap...
Tek eksikliği ise, sadece Avrupa kültürüne yer vermesi. Keşke aynı çağı yaşayan diğer uluslardan da bu çağı simgeleyen kahraman, yer ve kavramlara yer verseymiş.