Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Masada (İbranice Metzuda=kale) olayını hatırlar mısınız? Orada Roma'ya direnen 1000 kadar yobaz (=kana'im) Musevi, dirençlerinin başarılı olamayacağını görünce topluca, çocuklarını da öldürerek, intihar etmişlerdir. ... Orada inancın yarattığı bu vahşet karşısında dehşete düşen Romalı'ya hak vermemek ne mümkün? Benzer bir inanç, Bayan Margo Goebbels'in altı çocuğunu öldürdükten sonra kocasıyla birlikte intiharına neden olmamış mıydı? Bayan Goebbels'in davranışını her aklı başında insan korkunç bir sapıklık olarak yorumlar; ama Masada'daki aynı korkunçluktaki toplu intihar, Musevi tarihinin sözüm ona altın sahifelerinden biri addedilir. Böyle bir çifte standart akla sığar mı? Aynı çifte standart Brecht'in Stalin'in cinayetlerini gerekli görmesine neden olmamış mıydı?
Sayfa 174 - Ka KitapKitabı okudu
20 Haziran 451 yılı ilkbaharında ordularını harekete geçirdi. Ren nehrini üç koldan geçerek Roma ve Birleşik Avrupa Ordusu’nu, Paris yakınlarında karşıladı. Bir gün gibi kısa bir sürede Romalı General Ataüs komutasındaki birleşik orduyu ağır yenilgeler uğrattı . 452 yılı ilkbaharında Roma’nın kapısına dayandı. Katolon ovasında iki ordu karşı karşıya geldi. savaşın sonunda iki tarafta çok büyük kayıplar verdi bozguna uğrayan ve tamamen dağılan taraf Roma ordusu oldu. Herkes Atilla'nın kaçan Roma ordusunu takip etmesini beklerken, o tüm ordusuyla Alp dağlarını aşıp İtalya'nın kalbine savunmasız Roma'ya doğru ilerlemeye başladı amaçına ulaşmasına bir adım kalmıştı romalılar korku ve tedirgin için çaresizce bekliyordu..
Reklam
560 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Athena'nın İşareti
Serinin üçüncü kitabını da böylece bitirdim. Kitabı gerçekten çok beğendim. İki acı dolu kitabın ardından sonunda Percy ve Anabeth kavuştu ve Yediler Kehaneti'nin bahsettiği tüm melezlere de buluştu. Ancak siz de biliyorsunuz ki Romalı ve Yunanlıların bir araya getirmek hayli zor. Bu kitapta; Yedi Melez 2. Argo ile Roma'ya doğru yola koyuldu. Gündönümüne kadar kurtarmaları gereken biri var :Nico... Hazel kardeşi için endişelenme dursun, ortada bir görev daha var. Anabeth birkaç ay önce Athena-ki Athena diyebilirseniz- ile karşılaştı. Athena intikam peşinde. Kimden mi? Tabi ki Romalılardan. Diğer tanrılar gibi Athena da Romalı kimliğine sıkışıp kalmış! Anabeth'in görevi de yıllar önce çalınan bir şeyi, Athena Parthenos'u bulmak. Athena'nın işaretini takip ederek... Bu kitabın yani "Athena'nın İşareti" nin tek sorunu Anabeth'in görevinden sadece son 50 - 60 sayfada bahsediliyor. Ben kitabın neredeyse tamamının onunla ilgili olmasını beklerdim. Ayrıca kitapta Percy ve Jason' ın (Thalia aksine) iyi anlaşması çok iyi olmuş. Herkese tavsiye ederim...
Athena'nın İşareti
Athena'nın İşaretiRick Riordan · Doğan Egmont Yayıncılık · 20202,136 okunma
3 Ocak.
İsa’dan önce 47 yılının üçüncü gününde Antik Çağ’ın en ünlü kütüphanesi cayır cayır yandı. Romalı lejyonlar Mısır’ı istila ettiler ve Julius Sezar’ın Kleopatra’nın erkek kardeşiyle giriştiği çarpışmalardan birinde, alevler İskenderiye Kütüphanesi’ndeki binlerce papirüs rulonun büyük bir kısmını kül etti. Birkaç bin yıl sonra Kuzey Amerikalı lejyonlar Irak’ı istila ettiler ve George W. Bush’un kendi icat ettiği düşmana karşı düzenlediği haçlı seferinde Bağdat Kütüphanesi’nin binlerce kitabı yanıp kül oldu.
Sayfa 2 - EPUBKitabı okudu
Hain Romalı askerlerin ortasında kalmış Cüneyt Arkın gibiydim. İş arkadaşlarım, hatta bulaşıkçı kadın ve üstelik yoldan geçen devriye polisleri bile halime güldü. Ağlayarak orayı terk ettim ve bir daha kimsenin boyunduruğu altında çalışmadım. Ta ki bugüne kadar.
160 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Bruno ve Diğerleri
" Bana karşı karar alırken içinizin korkuyla dolu olduğunu biliyorum." Giordano Bruno Bertolt Brecht'in şiir, tiyatro ve hikaye alanında üretmiş olduğu eserler herkesin malumudur.  Yukarıdaki sözü söyleyen kişi ise kitaba adını veren Romalı düşünür Giordano Bruno'dur. Kendisine atılan iftiralar sonrası yargılanıp diri diri yakılacağını bile bile düşüncelerinden vazgeçmemiştir. Olayın dehşet vericiliği mutlak olmasına rağmen bana ilginç gelen yargılanmasından önce sipariş ettiği "palto"dur. Kendisi yargılanırken, konu olarak benzerlik olmamasına rağmen,  paltoyu diken yaşlı ve fakir terzinin karısının alacağının peşine düşmesidir. Okudukça Gogol'un "Palto"su sürekli olarak aklımın bir köşesinde gitti geldi ama hep kaldı. Galiba palto insan için öyle ya da böyle varoluşsal bir sorun. Hem dikenin hem de giyenin hem maddi hem de varoluşsal ölçekte birbiri ile ilişkilendiği, birbiri ile hukuk kurduğu ve nihayetinde toplumsal olana dokunduğu alan olsa gerek. Farklı uzunluklarda birçok sayıda öyküden oluşan kitap tarihin ünlü kişileri.        ( Sezar, Sokrates, Bacon...) üzerine etik,erdem,ahlak kavramlarını sorgulayan ve biraz da Brecht'in kendi anlatımıyla süslediği tadımlık hikayelerden oluşuyor. Kitabın ilk okuyucularından olmanın keyfi ile iyi okumalar dilerim.
Dinsizin Paltosu
Dinsizin PaltosuBertolt Brecht · Afrika Vakfı Yayınları · 20223 okunma
Reklam
Yunanlı ya da Romalı kaynak yazarlar anlattıkları efsanenin asıl kaynağını araştırmazlar, onu bilseler bile kimi zaman siyasal amaçlar güderek saklarlar, bile bile değiştirirler. Hem ozanlar ve yazarlar özgür müdürler? Kimin için yazdıkları, kime hizmet ettikleri belli olur. En büyük iki destan yazarı buna örnektir: Homeros İonya'lıdır, gönlü Troya'dan yanadır, ama efendileri Troya savaşını kazanmış, Anadolu'nun kilit noktası olan Dardanos kalesini yıkmış Akhalardır, onları kahraman göstermek zorundadır, oysa asıl insan-kahraman Hektor'dur İlyada'da.
"Katillerin yerinde olsam, ne Yunanlı, ne Romalı, ne Osmanlı, hiçbir hükümdara değil, doğrudan Sinan'ın eserlerine gönderme yapardım. Çünkü gelmiş geçmiş hiçbir kral, hiçbir imparator, hiçbir padişah, hiçbir devlet adamı Mimar Sinan kadar eser kazandırmamıştır bu şehre.”
Sayfa 547Kitabı okudu
Romalı şair Tibullus, "Issız yerlerde kendi kendine bir âlem ol," diye boşuna dememiştir. Kendi başınıza düşünmeniz, bir şey yaratmanız lazım. Bu şekilde yaşayınca daha sağlam olursunuz. Bir insanın kendi sınırlarını görebilmesi, ihtiyaçlarını anlaması açısından bu tek başınalık hâli mühimdir.
Sayfa 134Kitabı okudu
Modern nitelikli erkek kolay tatmin olmaz. Bu erkek hiçbir zayıflığa izin vermez. Hiçbir ayrıntıyı küçümsemez. Edilgin bir biçimde ya da doğal zarafetle değil, daha çok gösterdiği bir seçicilikle “seçkin”dir (bu seçicilik başkaları tarafından yönlendirilse de, bu başka bir konudur). Kendini kaptırma ve hoşlanma değildir söz konusu olan, başkalarından ayırt edilmedir. Seçmeyi bilmek ve yanılmamak burada askeri ve püriten erdemlerle eşdeğerdir: uzlaş­mazlık, karar, erdem (“virtus”). Bu değerler Romalı ya da Cardin’ den giyinen şık delikanlının minimum değerleri olacaktır. Rekabetçi ya da seçici erdem . İşte bu eril modeldir. Çok daha derin bir biçimde seçilmenin göstergesi olan seçme (seçen, seçmeyi bilen, tüm diğerle­ri arasından seçilir) bizim toplumumuzda ilkel toplumlardaki meydan okuma ve rekabet geleneğiyle türdeştir: Seçim sınıflandırır.
Reklam
Olgunluk evrelerinde bütünleşik yanardağlar patlarcasına püskürerek pek çok kilometre küp camsı kül ve süngertaşı savurur. MS 79 yılında Romalı bilgin Plinius'un -Plinius'lardan yaşlısının- öldüğü Vezüv patlaması gibi püskürmeler böylesi felaketlerdir; bu nedenle Plinius tipi püskürme adıyla anılırlar. Büyük bir gizli tehlike oluştururlar.
Sayfa 243 - TÜBİTAK Yayınları - Çeviri: Ülkü Tansel - II. Basım, 2008 • Yanardağlar, Tsunamilerve DepremlerKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.