Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Sosyalizmin veya liberalizmin sihirli gücüne dilediğiniz kadar inanın. Eğer çocuklarınız gerektiği şekilde eğitim almadan hayata bir hiç olarak atılırlarsa, yasalar ve bütün sosyal haklar var olmasına rağmen toplumsal hayat yine de sönük ve ruhsuz olacaktır. "
Anlamı Olmaz - Muhammed Işık Yine eve geç geldi yemeğini yedikten sonra televizyonun karşısına geçti. Buna daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum. Görücü usulü evlenmiş olmamız, bana âşık olmaması, böyle yapmasını gerektirmez ki. Ben onu sevmeye başlamışken onun evliliği hayatın bir parçası olarak görmesini içime sindiremiyorum. Az biraz sevgi
Reklam
“Ruhsuz bir dünya ve idealsiz bir hayat iğrençtir.” Faydacı Anglo-Sakson felsefesi işte bu imanı yıktı.
Sayfa 70
"Yuvasının harikâlude mahir ve hassas sanatkarı olan eski istanbul kadınının yerine şimdi hoyrat ve ruhsuz bir dişi var. Bu kadın çok kere muzır ve tembeldir,ruhsuz ve işsizdir. Mütemadiyen gezer,çok harcar. Yuvasını bırakmıştır, Avrupalı gibi hayat sahasına atılmamış ,sokakla evin arasında kapı eşiğinde kalmış gibidir."
Sayfa 60 - Dergah YayınlarıKitabı okudu
" istediğiniz kadar kusursuz anayasalar yapın. Özgürlükler alanında da halka dilediğiniz kadar haklar tanıyın. Sosyalizmin ve liberalizmin sihirli gücüne dilediğiniz kadar inanın. Eğer çocuklarınız gerektiği şekilde eğitim alamazlarsa, hayata bir hiç olarak atılırlarsa, yasalar ve bütün sosyal haklar var olmasına rağmen toplumsal hayat yine de sönük ve ruhsuz olacaktır. "
Sayfa 64
tıpkı ruhsuz bir bedene benzer özgürlükten yoksun hayat, ve aynen şaşkın bir ruh gibidir düşünceden yoksun özgürlük
Reklam
Burada oluşumun nedeni sizlerin sevgi dolu kalpleri.Daha neler yaşayabilir neler görebilir kaybederde sabaha uyandiğımızda hayata nasıl devam ederiz.En hissiz ruhsuz hatta kalpsiz olduğunu dusunenlerimizin bile.Yatağı mezar.Bizi bir var edenimiz var.Bizden alan sınayan kendini hatırlatan unuttuğumuz aşikar.Bunlar neki diyemiyorum.Kalbim dayanmıyor dediğimde umut bilinci bir ve tek olana.En acımasız senaryolar düşünün ve daha kötüsünü.Her şeyi süsleyebiliyor lakin ölüme yakıstıramıyoruz.Bir sonraki hayat var.Bilemedigimiz kadar bildiğimiz.Sahip olamadıklarımızdan daha çok olacağımız.Ahiret ve sonsuzluk.Ne akılla tarifi mümkün nede algısı fakat bu bir gerçek.Kolayken ne kadar zor olabilir inanç ile insanca yaşabilmek.Paylaşmak için zorluğu,sahip olduklarımız için kaybetmeyi nefes almak için ölüme bir o kadar yakın kalbimizin atışlariyla nefesimizin daraldığı.Çaresizlik insan olmak ve sadece seyretmek.Elimizden hiç bir şey gelmiyor.Hangi ile neler feda etsek tesiri geçici gücümüz olanaklarımız.Zorla kapa gözlerini ALLAH ım.
Bizimki de hayat mı? Sokulmuşuz ahlaksızlık yatağı, ruhsuz şehirlere..
Sayfa 15
Insanlığı esas alçaltan ve utandıran, Marx'ın "kalpsiz bir dünya" ve "ruhsuz" bir varlık düşüncesidir, böyle bir hayat, duygusuz bir madde dünyasında kör ve bitmez bir diyalektik çelişkinin oyuncağı olup, üzerinde kalp kırıcı kapkara inkâr hâlesi dolaşan "gözyaşları denizi"nde boğulup giden insan içindir.
Sayfa 54 - Birleşik Yayıncılık, İkinci basım, 1999Kitabı okudu
Bir tarafta tamamen kişisel mutluluğun küçük önemsiz şeylerine, ucuz hesaplarına, bütün biçimleriyle sefalete adanmış çaba ve mücadelelerin uzun, sıkıcı, ruhsuz kaydını ihtiva eden kitlelerin hayatı-bu hedeflere ulaşılır ulaşılmaz her taraftan can sıkıntısının taciz edip durduğu (daha doğrusu tasallutundan kurtulamadığı) ve insanın yüzüstü bırakıldığı ve işte bu yüzden heyecanın vahşi ateşiyle yeniden bir başka hareket biçimine uyarılmadıkça iflah olmayacak bir hayat. Diğer tarafta düşünce bakımından zengin, hayat ve anlam dolu bir yaşam süren, onlara kendisini verecek vakit bulduğu her fırsatta derhal kıymetli ve değerli amaçlarla meşgul olan, en soylu hazzın kaynağını kendi içinde taşıyan, yüksek bir zihinsel kudret düzeyine sahip bir insan. Harici dürtü yahut uyarıcılardan gereksinim duyduğu şey tabiatın eserlerinden ve insanlığın durumunu ve bütün çağların ve ülkelerin büyüklerinin arkalarında bıraktıklarını düşünmekten gelir, ki bu sözünü ettiklerimizi sadece bunlar anlayıp, onlarla aynı hissiyatı paylaşabilecekleri için, eksiksiz biçimde ancak bu tür insanlar tarafından değerlendirilirler. Ve dolayısıyla bu bütün çağların ve ülkelerin büyükleri gerçekten sadece bunlar için yaşamıştır; onların hitap ettikleri sadece bunlardır; kalanı gerek onları gerekse onların takipçilerini ancak yarım yamalak anlayabilen tesadüfi dinleyicilerden başka bir şey değildir.
Sayfa 48 - İnsan Mutluluğunun İki Temel Düşmanı: Istırap ve Can SıkıntısıKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.