Bazı kitapları değer verdiğiniz kişi tavsiyesiyle okursunuz, bazı kitaplar nicelik olarak yükselmiştir ilginizi çeker okursunuz, bazı kitapları yazarın kalemine güvendiğiniz için seçersiniz ve daha muhtelif nedenler söylenilebilir, fakat ben bu kitabı tamamen tesadüfi gördüm, haritası yoktu elimde, olumlu bikaç tanıtım yorumlarını da okuyunca ve
“Bir yolculuktu bu ve yolun sonunda
Ulaşmak istediğim kendimdi
Yalnızlığımın parmak izlerini
Bırakarak geçtiğim yollara.”
Ataol BEHRAMOĞLU
Giriş
Genç Adam, romanın başkahramanıdır. Dört yüz yirmi iki sayfalık bir kitap. Gülcamal’in kaleminde şehir yaşantısının günlük alışkanlıklarını resmedildiği bir portre... Zengin bir anlatım tarzının, zengin
Michel Foucault, iktidar olgusunun bireyler üzerindeki güç ilişkisini orta çağdan itibaren modern çağa kadar nasıl değiştiğini incelemiş.
Orta çağda, toplum suçluya yapılan fiziksel azabı veya ölüm cezasını tören şeklinde meydanlarda seyrederdi. Bu törenin amacı kralın güç gösterisidir . Kral yasadır. Egemenin gücü sergileniyordu. Fakat
Bir insanın kendine karşı en büyük ödevi hakikati keşfetmektir. (#73093133)
______
En hoşlanmadığım hususların başında aklımla dalga geçildiği hissi yaşamak veya başka bir ifadeyle aldatılmışlık hissi yaşamak gelir. Bu hissi en çok yaşadığım hususların başındaysa Atatürk’ün şahsının ve onun icraatlerinin din ve
William Shakespeare
23 Nisan 1564’te Stratford-Upon-Avon’da doğan Shakespeare’in yaşamı hakkında bildiklerimiz kilise, mahkeme ve tapu kayıtları gibi resmi belgelerle çağdaşlarının onun kişiliği ve eserleri hakkında yazdıklarına dayanır. Hali vakti yerinde bir esnaf olan, aynı zamanda yerel yönetimde sulh hakimliği ve belediye başkanlığı gibi
EHL-İ SÜNNET ALİMLERCE
EHLİ BİD'AT OLARAK İLAN EDİLEN
YAZARLAR….
1- Mihr Ali İskender Evrenesoğlu; kendisi Mehdi ve peygamber olduğunu söyleyen bir sahtekardır...
2- Harun Yahya(Adnan Oktar); kendisinin Mehdi olduğunu söyleyen bir sahtekardır, ayrıca dansöz oynatıp, yarı çıplak kadınların üzerinden dinle dalga geçmektedir....
3- Prof.
Eleştiriye (hem halkın eleştirisi hem de edebi eleştiri) göre mi yazı şekillenir, yoksa yazıya göre mi eleştiri? Belki de hepimiz, yazıya (esere) göre eleştiri şekillenir demek isteriz. Çünkü doğru görünen budur. Fakat, eleştiri korkusuyla yazısını (eserini) şekillendirenler de az değildir. Eleştiri korkusu acaba bir önsezi midir? Örneğin, ben
Virginia Woolf'un ilk özgün eseri sayılan Jacob'un Odası , Jacob Flanders adında hassas 1genç adamın hikayesidir. Jacob'ın hayat hikayesi, karakteri ve arkadaşları, çocukluğundan ayrı sahneler ve anlar kesitler halinde anlatılır, Jacob'ın hayat hikayesi, karakteri ve arkadaşları, çocukluğundan Cambridge'deki üniversiteye, Londra'daki aşk
Hikayemiz bu ileti altından yürütülecektir.
Katılımcı sırası ve yorumlar için: #11646309
NigRa
Saat gece yarısını çoktan geçmiş "yarım" diye belirtilen 12.30'u göstermekteydi. Akreple yelkovan iki ayrı uçtaydı, kavuşamayan iki aşık gibi diye düşündü. Sonra aklı yine yarım kavramına kaydı. 24'ün yarısı 12
1.Allah’ın varlığında tereddüt
2.Allah’ın ülûhiyet istihkakına ortak koşmak
3.Allah’ın cisim olduğunu sanmak
4.Allah’ı cisim icaplarından biriyle vasıflandırmak
5.Allah’ı zaman kaydı içine almak
6.Allah’ı mekan kaydı içine almak
7.Allah’ın ezeliyetini ve ebediyetini inkar etmek
8.Annesi ve oğlu olduğunu, doğurulmuş ve doğurmuş bulunduğunu
"Benim için fark etmez." İyi müzik, iyi mekan, eğlenceli yer, iyi yemek yapan yer, yeni açılmış mekan, farklı ortam değil, Eda nereye gidiyorsa oraya gitmek gibi basit, sabit ve anlaşılır bir sebebim vardı.