Aşk diyorum 3 harfe çok sey sigdirmis. Sen 3 harflik bi seyken neden bu kadae sey barindirirsin ki. Anlamiyorum ben. Acı, mutluluk, dert, bazen sevinç bazen tarif edilemeyen icimde kelebekler ucusuyor coskusu, bazen yuregimi cikarsan sanki elin kana bulanacak uzuntusu. Gecmeyen yaralar, alismak istemedigim özlemler. Ben gercekten cok özluyorum. Yasadigim seyleri ona anlatip anlam katmasini saatlerce onun resmine bakmayi tum gunumu ona heba etmeyi durup durup mesajlari okuyup sacma sapan kelebek hissini. Simdi mi ne yapiyorum? Her karesini ezbere bildigim yuzune bakiyorum tum gun. Deli gibi ihtiyacim oluyor ona. Her cumlem '' O olsaydi daha guzel olurdu, O olsaydi böyle kötuye gitmezdi''. Her seyin en guzeli her seyin en iyiysi onla olandi. O gidince her sey kötulesti her sey daha beter bi hal aldi. Hastaligimin adi O'nsuzluk bence. Donsun cozulsun her sey gelsin yerli yerine otursun bir seyler duzelsin. Hatta gelsin cozulmesin yerine oturmasin duzelmesin ama yeter ki gelsin.
#sevvalgulseda
Beş günlük Kayseri ziyaretimi 
Ferah Ablam ile taçlandırdıktan sonra canım güzel Ankara'mın yollarına koyuldum. Ferah Abla melankolik bir profile sahip gözükse de bildiğiniz gibi değil. O kadar hazırcevap, esprili ve eğlenceli ki :) Ve troll! Önüne geleni şakalıyor :)) Ona münasebetsiz, saçma sapan sorular soran herkesi öyle güzel karşılamış ki hayret ettim, nerden aklına geliyor abla o cevaplar :) Güler yüzü, kabına sığmayan enerjisi, gülüşüyle cıvıl cıvıl bir kadın o. Gözümüzün nuru 
Nur-AL Ablamın da yüzünü gördüm uzakları yakın eden teknoloji sayesinde :) Sizleri yüzcek tanımak da çok güzeldi. İsmiyle müsemma insanlar. 1000K'daki iyi şeylerden biri aklımıza hayalimize gelmeyecek yerlerden dostlar, kardeşler, arkadaşlar edinmek. Neyseki yüzümüzü güldürecek şeyler de oluyor. Esen kalın enteller :))
GÖVDE GÖSTERİSİ
Bu incelemeyi (?) daha çok kitabı okuyan ve yarım bırakan arkadaşlar için yazıyorum. Sürprizbozan içerebilir demek istiyorum ama hangi sürprizi bozabiliriz ki diye diyemiyorum. Yani okumamak size kalmış. Bu kitap gibi, daha az kişiyi hedef alarak kaleme alıyorum. 
Murat Sezgin'in
Absürd Tiyatro Üzerine Birkaç Söz
Harold Pinter absürd tiyatro yazarı. Absürd oyunlarda olay örgüsü, konu bütünlüğü olmadığı için ilk kez bu türle tanışan biri afallar. Mesela ben öyle olmuştum.:) Ama karakterlerin söylediklerine dikkat edildiğinde aslında bir konudan değil ama birçok konudan bahsedildiği anlaşılır.
Aslında absürd tiyatronun belli bir konusu yoktur.
Çocukluğumuz…
Hani o okula ilk başladığımız zamanlar…
Öğretmen derste bize bir şeyler anlatmaya çalışırken pencereye kayan gözlerimiz ve ders vakti bomboş gözüken bahçede oynayan hayallerimiz… Teneffüs zili çaldığında kalabalığa yakalanmamak için depar atan bacaklarımız… Düştüğümüzde kanayan dizimize rağmen pes etmeyen inatçılığımız…
Bu mecrayı kendime bir şeyler katmak adına kullanmayı seviyorum. Yeni kitaplarla, dizelerle ve düşüncelerle tanışmama , kendime bir şeyler katmama vesile oluyor. Fakat burada kendini hipodromda gibi hissedip başkalarıyla yarışırcasına hareket eden, birileriyle sözde tanışmak adına sürekli mesaj atan hatta cevap almayınca ağza alınmayacak şeyler söyleyen, saçma sapan eleştiriler yapan insanlar görüyorum. Başkalarını düşüncesizce eleştirmeden önce kendine bir bakabilmeli insan, haddi olmayan şeylere burnunu sokmadan ''aynı şey bana yapılsaydı n'apardım'' diyebilmeli yani empati yapabilmeli.. Ne yazık ki empati ve saygı yoksunuyuz.. Saygı duymak nedir öğrensek daha yaşanılabilir yer olacak belki dünya. Çok zor değil kendi yaşantınıza odaklanıp başka insanların hayatlarına saygı duymak ve karışmayı adet edinmemek, bir deneyin derim. Sevgiler.