“Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı…”
Bir adam vardı, canı sıkılan; çorabından ayakkabısına, gömleğinden hırkasına başkasının giydirdiği; çayına şeker atmaktan aciz, kendi sorumluluklarını uşağına, dostu sandığı kişilere yıkan. Sorumluluklarını yapmamanın cezasını her defasında daha büyük bedellerle ödeyen. Şimdi değil
Şuan bu sitede Dursun Akçam'ın okunma sayısı "44" Söz eyleme nasıl dökülür? Şair Ergin Günçe'nin bir cümlesi var: "Bildiri olup dağılmalı insan büyüyünce" evet dağıldık ama bildiri olarak değil değerlerden, mücadeleden, okuma eyleminden, gerçek yazarlardan uzaklara doğru dağıldık. Merkezde kalan bir avuç insanı da Dursun Akçam
Öbür dünya için de namazı, orucu, haccı satın almak mümkündür. Hem bu dünyada, hem öteki dünyada işin iş olur. Paran çoğaldı mı, Kabe'yi ziyaret edebilirsin. Her yer senin olur; herkes çekinir senden; herkesin üstünde oturursun. Bir dediğin iki edilmez. Parası olan bunların hepsine sahip olur; parası olmayan da hiçbirine sahip olmaz. Aç kulağını. Parayı bulmak kolay ama parayı tutmak zordur. Para biriktirmenin yolunu öğrenmelisin. Ben saçlarımı değirmende ağartmadım. Parayı hangi yolla bulursan bul, mübahtır. İnsan adam yerine konulur. Benden sana nasihat bunlar. Böyle yaparsan, okumuş yazmış mühendis fabrikandaki makineyi çalıştırımakla övünür; mimar evini yapmak ister; şair gelir, yaltaklanır, metheder seni. Bir ömür açlık çekmiş ressam resimlerini yapar. Gazeteci, milletvekili, bakan hepsi sana uşak olur. Tarihçi biyografini yazar, ahlakiyatçı ahlakındaki üstün vasıfları örnek getirir. Bütün bu boynu bükükler paranın uşağıdır. ilim ve okumak niye hayatta işe yaramaz biliyor musun? Okursan, yine para babalarına uşak olursun da ondan.
.
Bu koca ayılara koskoca bir def gerek,
Şereften yoksun onlar, tümüne şeref gerek.
Boynuzlular çoğaldı, pezevenkler revaçta
Bu memlekete artık yeni bir EŞREF gerek.
Uluğ TURANLlOĞLU
~SON~
Bugün inceleyeceğim konu tarihte birçok defa tartışma konusu olmuş. Yer yer hasıraltı edilmiş olan oğlancılığı anlatacağım. Her ne kadar başlıkta Türk Tarihi diye yer vermiş olsam da genellikle bahsedeceğim tarih Osmanlı İmparatorluğu'nu anlatacaktır. Çünkü elle tutulur kaynakların fazlalığı bu dönemde çok daha fazla. Yine de Türk Tarihinde
Erbâb-ı teşâur çoğalıp şâir azaldı
Yok öyle değil, şâirin ancak adı kaldı
Zamanımızda şair geçinenler çoğaldı ve şair azaldı.
Yok, yok... Öyle de değil!.. Şairin yalnızca adı kaldı...
Sâbit