Fransız yazar Emile Zola’nın ‘’Nasıl Ölünür’’ adlı eseri biz okuyuculara mecburen şu soruyu sormaya mecbur bırakıyor: Ölüm dediğimiz ve herkesin önünde sonunda eline alacağı bu tek yönlü gidiş bileti, gerçekten de herkesi sanıldığı gibi eşit kılıyor mu? Ölüm zengine ayrı fakire ayrı mı davranıyor? İşte Emile Zola’nın bu eserinde beş ayrı sınıfın
Bu inceleme eser miktarda küfür içerecek.
Kendimi alnımdan öpebilseydim eğer, bu kitabı listeme kattığım için öperdim. Benim ana listem Ölmeden Önce Okunması Gereken 1001 Kitap listesini taramam ve seçtiklerimdir. Bunun dışında liste demenin artık ayıp kaçacağı bir ajanda listem var. Araştırma konusunda anneme çektiğim için gözüm dönerek, hangi
Bu sefer nefretim var. Doğru yolda olmaya içelim yoldaş. Kaybedeceğimizi bilelim ve bu yolda olalım. Neden biliyor musun? Gerçekte yaşananlar hırçındır, tıpkı boyu arşı aşmış dalgalara sahip denize benzer. Dalgaların dövmesiyle oradan oraya sürüklenen geminin içinde sarhoş sen. Gemi batmadığı takdir de seni koruyan tek şey o sarhoşluk. Uzat ellerini tenine dokunan buz gibi soğuğu hisset, mavinin şiddetini hisset, her kötülüğün bile çabalamaya değer bir şey olduğunu hisset. Ancak o zaman sarhoşluktan kurtulabilirsin ve hırçın denizleri arkanda bırakırsın.
Genç adam Bilgeye sordu:
"Muslüman olduğu halde insanların kaba ve sert olmalarını anlayamıyorum. Bunun nedeni nedir efendim?"
Bilge derin bir nefes alıp gence baktı. Sesini acı bir tebessüme sarıp konuşmaya başladı : "Allah'ın söylediklerini öğrenip Allah'ı öğrenmeyenlere baktığında onların kaba ve sert olduğunu
Ne kadar sarhoş olursak olalım, acımızın ve akıl karışıklığımızın kurşuni bulutları bir ara dağılır da, herkesin bildiğini hissettiğimiz -sandığımız- gerçeği bir an görürüz...
Zülfü Livaneli'nin Serenad'dan sonra bitirdiğim ikinci eseri, Huzursuzluk.2016 yılında yayınlanan kitap Livaneli'nin son eseridir ve yürek burkan bir hikaye ile okuru Ortadoğu gerçeğiyle yüzleştiren bir kitaptır. Kitabı okurken Başından sonuna kadar bu huzursuzluğu hissediyorsunuz. Sanki kitaba başladığım andan itibaren diken üstünde gibi