Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gülşiir
Geceyarısı, karanlık bir bozkırda Işıklar içinde akan bir tren kadar yalnızım İçinde onca insan, içinde dünya... Soluk soluğa, demirden bir ırmağa mahkum Ve bilmeyen sonsuzluk nedir, Haklı olan kim bu kargaşada? Ateş ve su, yaşam ve ölüm, irin ve şiir Ucu bucağı olmayan bu çığlığın Ortasında nasıl barışılabilir? Anlamak isterim, hangi
"Ben Diyarbakırlıyım Gülşah" dedi sanki işlediği bir kabahati dile getirir gibi. "Sense Balıkesirli!" diyerek şaşkınlığımı ikiye katladı. Adımla hitap edişi, memleketimi bilişi? Bu nasıl işti? "Adımı biliyorsun, memleketimi de? Ama ben henüz söylememiştim." "O gece bir tek sen âşık olmadın Gülşah." "Peki, madem sadece ben âşık olmadıysam, neden olmaz diyorsun?" "Çünkü biz seninle ülkenin batısıyla doğusuyuz, çünkü biz farklı kültürlerin çocuklarıyız. Çünkü biz bitmeyen bir kavganın bitmeye mahkûm aşkıyız. Olmaz Gülşah, olmaz." Bu kitapta Diyarbakırlı yakışıklı Şahin ile Balıkesirli güzeller güzeli Gülşah'ın İzmir Ege Üniversitesi'nde tanışmalarıyla başlayıp yıllarca süren gerçek bir aşk hikâyesini okuyacaksınız. Gülşah ve Şahin ülkemizde yaşanmış binlercesinden sadece biri. Gülşah'ın sevgiyle harmanlanmış anılarında yolculuk ederken bu aşka imreneceksiniz. Onlarla beraber ağlayacak ve belki de sinirlenip isyan edeceksiniz. Bu aşkın içinde kendinizden, çevrenizden mutlaka bir şeyler bulacaksınız. Çünkü bu kitap biraz sen, biraz ben, biraz da öteki. Bir Türkiye mozaiği… "Sarışın bir kızla esmer yakışıklı bir adam yürüyordu yan yana, yana yana."
Reklam
"Bitmez tükenmez bu dert, ömür diyorlar buna Bu gece mehtab gibi aşkım da bitse suda. Gönlüm uyusun sesinde, gel dokunma şuna Bu gece mehtab gibi aşkım da bitse suda." » Biliyor musun ki, iyi yaşanmış bir hayat bir hazinedir ..
Gülşiir
Geceyarısı, karanlık bir bozkırda Işıklar içinde akan bir tren kadar yalnızım içinde onca insan, içinde dünya... Soluk soluğa, demirden bir ırmağa mahkum Ve bilmeyen sonsuzluk nedir, Haklı olan kim bu kargaşada? Ateş ve su, yaşam ve ölüm, irin ve şiir Ucu bucağı olmayan bu çığlığın Ortasında nasıl barışılabilir? Anlamak isterim, hangi
Sayfa 219Kitabı okudu
GÜL ŞİİR Geceyarısı, karanlık bir bozkırda Işıklar içinde akan bir tren kadar yalnızım içinde onca insan, içinde dünya... Soluk soluğa, demirden bir ırmağa mahkum Ve bilmeyen sonsuzluk nedir, Haklı olan kim bu kargaşada? Ateş ve su, yaşam ve ölüm, irin ve şiir Ucu bucağı olmayan bu çığlığın Ortasında nasıl barışılabilir? Anlamak
Gül Şiir Geceyarısı, karanlık bir bozkırda Işıklar içinde akan bir tren kadar yalnızım içinde onca insan, içinde dünya... Soluk soluğa, demirden bir ırmağa mahkum Ve bilmeyen sonsuzluk nedir, Haklı olan kim bu kargaşada? Ateş ve su, yaşam ve ölüm, irin ve şiir Ucu bucağı olmayan bu çığlığın Ortasında nasıl barışılabilir? Anlamak isterim,
Reklam
Leylan
Leylan
Bunları gecenin bir yarısı Yenişehir Karakolu’nun avukat görüş odasında karşılıklı oturduğumuz avukatıma söylüyorum. Elinde tuttuğu tek sayfalık “olay tutanağı”nı mır mır mır okuduktan sonra “Burda yazılanlar gerçek mi Kudret?” sorusuna verdiğim cevap bu. Masada ikimizin dışında bir bardak soğuk, kaynamaktan katrana dönmüş çayla boş
yüzlerce sene evvel çok güzel bir kız varmış. ayağına kapanıp bütün gençler yalvarmış bu eşi bulunmayan güzeli almak için. erimişler aşk denen alevden için için, güneşin sıcağıyla eriyen karlar gibi; hepsinin bu sevdadan hicran olmuş nasibi... böyle yaşıyorlarken dünyalarına küskün, güzel kız davet etmiş aşıklarını bir gün. demiş:"elbet
_Kadın olsam hayat kadını olurdum. _Bir çiçeğe konan kelebek olmaktansa, bir boka konan sinek olmayı tercih ederim. _Kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım. _Beni soğuk, kibirli, ukala falan bulduysanız sizi sevmemişimdir. Sevdiğime kedi gibi olurum ben. _Yeterince dürüstsen, fazlasıyla
kapısında 1. Yedi adam biri bir gün bir kan gördü gereğini belledi yari alsa koynuna
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.