" 
Karacaoğlan "
Âşık Edebiyatı'nın en önde gelen saz şairlerindendir...
Doğum yeri, yılı ve ölüm yeri, yılı kesin olarak bilinmemekle beraber 17.yüzyılda yaşadığı kuvvetle ihtimal görülen Karacaoğlan 'ın yaşadığı yöre ise şiirlerinden bilindiği kadarıyla Toroslar ve Güney Anadolu'dur...
O, çok sevilen/sevdiğim halk türkülerinin birçoğunun şairidir... Yıllar boyunca ağızdan ağıza aktarılarak gelen o şiirler/türküler zamanla kelime değişimlerine uğramasına karşılık anlam ve duygu bütünlüğünü hiç kaybetmemiştir...
Çünkü; yürekten yazılmıştır, hissedilmiştir...
Türküleri, okunduktan sonra Karacaoğlan'a ait olduğunun dile gelmemesi ise, en üzücü taraf maalesef, daha çok değer verilmeli, saygı görmeliydi bunu çookkk çokk fazlasıyla hakediyor diye düşünüyorum...
Çünkü; Karacaoğlan Sevdadır,Hasrettir,Gurbettir...
youtu.be/d1TStdkkXkA
ŞİİRCE ...
Bakar da görmezsin bazen. Sonra susarsın dibine kadar ne kadar konuştuğunu bilsinler diye. Kalbin feryat figan eylese de her gününü sen bir bardak sıcacık şiir içersin. Hem de öyle kış olduğu için değil. Gönül bahçen hazana uğradığı için. Aşka şiir yazılmaz şiir aşktır çünkü.
Yazarımız imgelemler ile deneme türüne farklı ve özgün bir bakış açısı katmış. "Biraz da böyle değil midir hayat?" dedirten satırlar içinize işliyor. "Hüzünlenseniz neye hüzünleneceksiniz?" Yazar size bir kulple şiir dolduruyor.
Şairane bir üslupla kaleme alınmış satırlar.
Kılavuzun Pusulası kitabını okuduysanız şayet bu kitap ile birbirini tamamlıyorlar.
Kimi zaman yarım kalan bir sevdadır hayat.
Okunmuş ama geri dönüş yapılmamış bir şiir yalnızlığıdır belki de ömür.
Onun gelmeyeceğini bile bile yine de ona şiirler biriktirmektir kalp dolusu.
Çocukluktur biraz da tüm bu olanlar.
Çünkü çocukça,saf,tertemiz sever kalp.
Lakin gönül vuslata ne denli erse de içimizde bir parça ayrılık şiiri kalır hep.
Özümden Sözüme bir şiir oldu bu kitap.
Biraz ayrılık biraz vuslat kabul eyledim bu kitabı.
Ama en güzel şiir yazılmamış olandır.
Gelin bu kitap tutsun elimizden. Yolumuz özümüzden sözümüze ve de şiire çıksın.
