Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Büyüdük ama hâlâ başımızın hafifçe okşandığı bir hayat diliyoruz biz. 5 veya 6 yaşlarındayım. 2 yaşındaki kardeşim evden çıkıp gitmiş köyün arasına oyun oynamaya. Fırlamaydı kerata. Kişiliği neredeyse bende silinmeye yüz tutmuş hacı dedemi hatırlıyorum. O sırada balkonda rengi güneşten kreme çalmış sandalye üzerinde oturuyor. Ben geldim o sıra.
İVAN İLYİÇ’İN ÖLÜMÜ [ ALINTILAR ]
Babası Petersburg’da değişik bakanlık ve devlet dairelerinde kendine iyi kötü dünyalık yapabilecek mevki ve makamlarda bulunmuş bir memurdu; buralar öyle yerlerdir ki, böylesi koltuklara ulaşabilen insanların ellerinden doğru dürüst bir iş gelmeyeceği açıkça görülmesine karşın uzun hizmet geçmişleri ve sahip oldukları unvanlar düşünülerek bunların
İş Bankası Kültür Yayınları, İvan İlyiçKitabı okudu
Reklam
Trabzon, kıyıda demirlemiş, her biri aşağı yukarı ikişer grostonluk dört paslı askerî nakliye sefinesi ile, mazı ve akçaağaçlar içinde âdeta kaybolan Fâtih Câmii ve çevresindeki, herbiri mütevâzı birer mimârî şâheseri olan küçük evler ile, başta Zağnos Paşa’nınki olmaküzere taş köprüleri ve nice câmi ile, Küçük Ayvasıl Kilisesi, hükümet binâları,
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
- Bana kalırsa yürek, horozdan başka bir şeye benzemiyor, dedi. O yalnız büyük, kırmızı bir horoza benziyor. Horoz öttükçe sen de yaşıyorsun. O nalları dikti mi, her şey yallah diye bayır aşağı yuvarlanmaya başlıyor. Ondan sonra elveda ayaklar, elveda hayat, elveda sümsük, pısırık Yovan.
Sayfa 176 - PetarKitabı okudu
520 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
"EL YAZMALARI YANMAZ"
Evet, upuzun bir inceleme olacak gibi. Bu kitabı ilk gördüğümde lisedeydim, Instagram'da karşıma çıkmıştı. Yalan söyleyemem, incelemeyi okumayıp kapağına vurulmuştum ve doğru hatırlıyorsam kitap fuarından 28 TLye almıştım. Çok ilgimi çekiyordu ama kimi görsem okuması çok zor bir kitap diyordu, bir de rus edebiyatına girdiğinden daha da
Usta ve Margarita
Usta ve MargaritaMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20207,1bin okunma
Reklam
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
Sağlam spoiler yersiniz ona göre
Londra'da geçen bir hikaye. Iping kasabasında bir hana yeni müşteri geliyor. Garip görünüşlü. Yüzü sargılı, her yeri kapalı ve eldivenli filan. Handaki ve çevredeki herkes ciddi bir kaza geçirdiğinden dolayı yüzünün kötü halde olduğunu düşünüyor haliyle. Bu karakterimiz han sahibine getirilmesi gereken bavulları olduğunu ve acilen onları
Görünmez Adam
Görünmez AdamH. G. Wells · Timaş Yayınları · 20197,8bin okunma
Mutlak
NOT ! : Arkadaşlar 5 bölümden sonrasını yayınlamayacağım.Buraya kadar yayınlamamın sebebi insanlara okutup olumsuz eleştiri alıp kötü yanlarımı görmekti.Beş bölümün genel hikayeyi kafada tam oluşturamayacağının farkındayım hatta %1 bile oluşturmaz desem yanlış olmaz ama şuanlık bu kadarının yayınlanıp insanlardan anlatımım üzerine yorumlar almayı
Şiirin Ayırıcı Özelliği Anlamsal-Teknik Niteliktedir
Cevdet Kudret, Kuvâyı Milliye destanının arkasına eklediği notlarda, bazı dizelerin son biçimleriyle ilgili olarak kimi açıklamalar yapıyor. Örneğin, ''Mansur doğruldu apansızın/yana attı kendini/kaçıyor bayır aşağı'' dizeleri, çeşitli değiştirmeler sonunda, ''Mansur doğruldu apansızın/kaçıyor bayır aşağı''
Sayfa 117 - (Sayfa: 114-117)Kitabı okudu
Galata'da Gün
Burayı bir günlük edasıyla kullanmak hoşuma gidiyor. Bu yazı da onlardan biri olacak. Elimde
Samiha Ayverdi
Samiha Ayverdi
’nin Yolcu Nereye Gidiyorsun adlı kalınca kitabını tutarken, içimden, sanki bana soru soruyormuşçasına Şişhane’ye diye ona cevap veriyorum. Kalınlığından mütevellit bir noktadan sonra parmaklarıma hücum eden kasılma ve yorgunluk yer yer el
Reklam
Çocukluğunu ne kadar geride bırakıp bugüne ne kadar yaklaşırsa sevinçleri de o kadar değersizleşip kuşkulu bir hal alıyordu. Hukuk okulundan başladığı söylenebilirdi bunun. Her şeye karşın iyi, güzel şeyler vardı orada: Neşe, dostluk, umut gibi. Ama sınıflar büyüdükçe iyi anlar azalıyordu. Sonra vilayetteki ilk görevi olan maiyet memurluğu sırasında da iyi bazı anları olmuştu: Kadınlar ve aşka dair anılar... Sonra bunların hepsi birbirine karıştı ve iyi şeyler daha da azaldı. Sonra da azaldıkça azaldı. Evlilik... öylesine beklenmedik, öylesine hayal kırıklığıydı ki... Karısının ağız kokusu, o şehvetli haller, yapmacıklık! O ruhsuz işi, para hırsı, bir, on, yirmi yıl hep aynı şey... Gitgide artan bir mutsuzluk! “Tepeye tırmandığımı zannederken aslında bayır aşağı koşmak. Tam böyleydi durum.İnsanların gözünde giderek yükselirken, aynı anda hayatta benden o kadar eksiliyor, ayaklarımın altından çekip gidiyordu."
Sayfa 71
Her şey bunlar için. Bu yalnızlığın da, yabancılaşmanın da tek sebebi bunlar. Para !" deyip 50 000 lirayı aldım yere attım. Ardından da "Allah belasını versin !" diye ekledim. Sevdiceğim ani bi hareketle elimi bırakıp bayır aşağı yuvarlanan paranın peşinden koşarak, ayağıyla onu durdurmaya çalıştı. Bi müddet paranın esiri olmuş sevgilimin düştüğü durumu ve parayla cebelleşmesini izledikten sonra ben de ardısıra koştum. Kendimden emin bir şekilde paranın peşinden koşup üstüne bastım, eğilip alarak tekrar cebime koydum.
Sayfa 28 - :)Kitabı okudu
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.