Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sen şimdi su olduğunu düşün ve kendini su gibi hisset. Su gibi özel, su gibi berrak, su gibi yararlı.. Su gibi hayat kaynağı ve su gibi bitmez, tükenmez olduğunu hatırla.. Ama yine su gibi bir küçük bardağın içine sığdır ki kendini; girebilmeyi öğren insanların damarlarına. Hayat ver.. Vazgeçilmez ol!
Gerçek dostluk, araya hiçbir dostu koymamaktır.
"Nasıl ister! Onu ateșe atan Rabbi. Allah istemeden hiçbir şey gerçekleşmez. Allah dışındaki her şey sebep değil mi? Dostu onun ateșe atıldığını biliyor, görüyor. Gerçek dostluk araya hiçbir dostu koymamaktır. Gerçek dostluk, dost ne yaparsa yapsin hakkında su-i zanda bulunmamaktır. Gerçek dostluk, dostun sırrını hiçbir dostla paylaşmamaktır. İşte İbrahim, Cebrail'e böyle deyince, o an Rabbi onu Hali'i(dostu) olarak kabul etmiş. Komșu kadın saygıyla, "Dost olmak kolay mı?" dedi. Sâre bir müddet dalgın gözlerle sustu.Komşu kadının konuşmasını başıyla onayladı.Hikâyenin sonunu merakla bekleyen çocuklar gibiydik karşısında. Sâre'nin dilinden kelam tekrar berrak bir su gibi akmaya başladı. "Biz dost olalım diyoruz, dosta hep sıkıntı vermeyi düşünerek.Dost bizim sıkıntımızı çeksin diyoruz. Dostun mihnetini istemiyoruz. Oysa dostun mihnetini çektiğimiz kadar dostuz.Sonunda Cebrail'i de arada istemeyen İbrahim için, Allah ateșe seslenmiş: 'Ey ateş! İbrahim için serin ve selametli ol!' "
Reklam
- Ey, dedim, ne diyecektim? Yoksa topal martının mı matemini tutuyorsun? Önce kafasını gösterdi: - Kafa dediğin eskir, ihtiyarlar, ölür bile insan öl- meden, dedi. Sonra kalbini gösterdi: - Eskimeyen, eksilmeyen şey buradadır. Sustu. Koca adam, barut gibi adam, köyde kimse- nin sevmediği, hoşlanmadığı adam. Ölüsünü burada bulunca ağladım, dedi. Sen hani geçen balığa gelişimizde hastalanmıştın, ben de öyle hastalandım. Balık tutmadan döndüm. Her tarafım kıyılıyordu. Eve gittim yattım. Sabahleyin ağzım zehir gibi uyandım. Dolapları karıştırdım, bir ilaç ararmış gibi. Bu tülü buldum taktım. Çengel gibi parmaklarıyla siyah bezi yakasından söktü, denize attı. -Bu da deliliğimizin bir başka türlüsü, dedi. Deniz mi bizi böyle eder, nedir? Aç şu şişeyi. Fincanın içine rakıyı koyduk. Gözünden bir damla yaş düştü berrak, keskin kokulu suya. Göğsüne vurdu. - Bu yürek, bizim yüreğimiz, bir tahtası eksiklerin yüreğidir, dedi.
Taş gibi olma, su gibi ol. Gözlerini yum, taşı ve suyu düşün. Suyun, taşın üzerinden nasıl zarafetle aktığını düşün. Dünyadaki en yumuşak şeyin, dünyadaki en sert şeyin üstünden ne kadar kolayca atlayıp gittiğini düşün. Hayatına biraz kozmik zarafet getir.
Hadi, sen şimdi "su gibi olduğunu" düşün ve kendini "su gibi hisset. Su gibi özel, su gibi güzel, su gibi berrak, su gibi yararlı... Su gibi yaşam kaynağı ve su gibi bitmez tükenmez olduğunu anımsa. Ama yine su gibi "bir küçük bardağın içine"sığdır ki kendini girebilmeyi öğren insanların damarlarına... Yaşam ver... Vazgeçilmez ol...
Sayfa 28 - Venedik yayınlarıKitabı okudu
Niçin bu kadar kambur olduğunu biliyor musun? Kalbini saklamaya çalışıyorsun! Dik dururken kalbin çıplaktır ve kalbin çıplakken tüm varlığını önce kendine, sonra da başkalarına açarsın. Cesaret, kendi varlığınla yüzleşebilmektir. Korkacak bir şey yok, dik dur. Taş gibi olma, su gibi ol.
Sayfa 206Kitabı okudu
Reklam
_Kanatsız uçmaya kalkışma! _Ham, pişkinin halinden anlamaz; öyle ise söz kısa kesilmelidir vesselâm. _O, kırmızı güldür, sen ona kan deme. O, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma! _Hakiki olan vaadleri gönül kabul eder; içten gelmeyen vaadler ise insanı ıstıraba sokar. Kerem ehlinin vaadleri görünen hazinedir; ehil olmayanların vaadleri ise
Su gibi berrak ol yavrum.. :)
Küçük kız işte o gün suyun gücünü öğrendi. Akarken değirmenlerin çarklarını döndüren, donduğunda buz dağı olup gemileri batıran, buharlaştığında pistonları çıldırtan suyun gücünü. Rüzgarla birleştiğinde dalga, ateşle birleştiğinde buhar, soğukla birleştiğinde aysberg olan su, bardakta ne kadar sakin ve gösterişsiz duruyordu.
Sayfa 164 - ŞuleKitabı okudu
9. BÖLÜM SONSUZ SABIR Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti. Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
KAFKASYA ve KAFKAS DAĞLARI Çocukluğumuzda ninelerimizin bize anlattıkları masallar arasında bir Kafdağı ve bu dağın arkasında büyük bir sarayda periler padişahı yaşardı. Periler, cinler, altından saraylar... Dünyada ne kadar meraklı ve cazip şey varsa hepsi orada idi. Böylece, bu masallar ülkesi uzun zaman çocuk muhayyilemizde yaşadı durdu.
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.