Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tam mənlik ortam
""şapka kutusu şekilli dükkanların tuhaf derecede sessiz olmasının ötesinde, bir de tabelaları tamamen anlamsızdı. Her birinde farklı dillerde yazılar vardı. Bazılarında "Gece Yarısı Bir Ara Açık" yazıyordu. Bir başkasına da "Dün Tekrar Gelin" yazılmıştı."
Çukur
Modern Kore edebiyatından Çukur! Biraz farklı kültürlerin edebiyatını tanımak hevesiyle önce Japon edebiyatına sardım. Haruki Murakami, Osamu Daza falan derken oradan Arap edebiyatına atladım. Necip Mahfuz, Nizâr Kabbani filan... Sıra geldi Kore edebiyatına. Aradığımı buldum mu, tartışılır. Adının hiç de önemli olmadığı bu çekik gözlü
Reklam
Bana göre evlilik, bahar demektir. Nasıl ki baharın gelmesiy­le doğa gözlerini açar ve içinde sakladığı çiçek, böcek, güneş vs. bize sunarsa, işte evlilik de böyle hayatımıza gözlerini aç­tığı anda mutluluk, huzur, güven, saygı, aşk, evlat gibi tüm hayati değerleri bize sunar. Herkesin bir umudu vardır... bir kaybedişi... bir de hikâyesi. Benim hikâyem de 16 yaşında evlenmemle başladı. Henüz lise ikinci sınıfa geçmiştim. Artık tamamen cehennem azabına dönen evimizdeki huzursuzluklardan kurtulmam gerekiyordu. Ama nasıl? O yaştaki bir çocuk için ancak biri­ ne tutunmaktı çözüm. Ben de öyle yaptım ve aile dostumu­zun oğlu ile nişanlandım; ardından okulu bırakıp evlendim. Bu kısmı tasvip etmiyorum fakat o andaki şartlar altın­ da bunu yapmasam daha kötü sonuçlar alacaktım. Evet ev­lendim; çocuk gelin oldum o yaşta! Yığınlarca sorumluluk... Maddi sıkıntılar... Ama bunların hepsini bana unutturan eşi­min sevgisi ve bana verdiği huzurdu. Ben de bunlara karşılık elimden gelen tüm fedakârlığı yapıyordum. Verdiğim bu örnekte küçük kızın evlendiği erkek iyi bir in­san çıkıyor, ama çoğu kez şans herkese bu denli gülmüyor. Genç kız da kendi yaşından umulmadık bir olgunlukla ko­casının sevgisi ve verdiği huzuru görebilmiş ve değerini bil­miş.
Sayfa 19
Kuantum fizik­ çilerinin yaptığı nefes kesici bir buluş, hayatımızı her an tamamen değiştirebileceğimizi ve istediğimiz her şeyi gerçekleştirebileceğimizi, bize bir kez daha gösterdi.... Bu arada kuantum fiziği, kuantum dalgası denilen şeyin, örneğin düşünce ve inançlarımızın, sadece fi­ziksel olarak yayılmakla kalmayıp zaman içine de yayıldığını bulmuştur. Yani inançlarımız sadece yer değil, zaman da değiştiriyorlar (zaman dalgaları). Demek ki "normal kuantum dalgası" diye adlan­dırdığımız, geçmişten geleceğe giden kuantum dal­ gaları var.
Sayfa 79
"Biz hak ettik", "ben başardım" demiyoruz. Bu mü'min edebine de hakikate de aykırıdır. "Ben başardım" demeyiz, "Allah muvaffak kıldı", "Allah yardım etti, biz de bu işi yapabildik" deriz. Onun için kitapların önsözü ve sonlarında şu yazıya rastlarsınız: "Tevfik Allah'tandır." Dolayısıyla cenab-ı Hakk'ın dilediği kimseye afiyet ve hidayet vermesi, onu küfür ve delaletten koruması tamamen Cenab-ı Hakk'ın fazl u keremidir.
Reklam
Meselelere ve sorunlara ideolojik yaklaşmak her durumda haklı olduğuna inanmaktır. Bu durumda haklı çıkmanın çok kolay bir yolu var. Eğer her zaman muhaliflerinizin kusur ve eksikliklerini görürseniz daima kendinizi haklı çıkarabilirsiniz. Böylece muhalif olduğunuz düşünceyi tamamen reddettiğiniz için siz otomatikman iyi olmuş olursunuz. Yani ideolojik bir bakış açısı her zaman haklı çıkabilmek için daima muhaliflerinin eksik, olumsuzluk ve kusurlarını görür. Bu yüzden sıra asla kendisine gelmez. Bence ülkemizdeki en önemli mesele ve sorun budur! Mutlu ve erdemli bir insan olmayı istiyorsak bu tarz bir bakış açısından vazgeçmeliyiz!
"Temelde hayatta başımıza gelen her şeyi kendi suçumuz. Başka hiç kimsenin değil. Bizlerin başından geçen zorlukların pek çoğu başkalarının da başından geçiyor, ama onlar tamamen başka tepkiler veriyorlar."
Sayfa 158Kitabı okudu
uslu oluyor ve tamamen mutsuzlaşıyor.
Benziyor...!
Orta sınıf henüz tamamen bitirilememişti. İskeleti kalmıştı ama gücü yoktu. Hayatta kalmaya devam eden küçük üretici ve iş adamları tümüyle oligarşinin insafına terk edilmişti.
Sayfa 186
Reklam
440 syf.
4/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Sen ne zor bir kitaptın öyle... Defalarca yarıda bırakmaya kalkıp az sayfa kaldı burda bırakılmazlarla devam ettiğim kitap sonunda bitti... 23 Gün sonunda görev başarılı! Matruşka bebekler gibi hikayenin içinden hikaye çıkıyor. Gerçek mi yoksa hayal mi/masal mı arasında gitmekten serseme döndüm okurken. Bahsedilen kişiler gerçek; İsmail Şah, Ekber Şah, Yavuz Sultan Selim ama bir kısmı da tamamen hayali Argalia, Kara Göz, Ayna.. O kadar karman çorban bir anlatım ki, halbuki çok heyecanlı bir şekilde başlamıştı. Hindistan'da tahtında hakkı olduğunu savunan bir gezgin, Ekber Şah'a olayları anlatmasıyla başlıyor, ona ulaşmak için yolda akka-tukkalar çeviriyor ama kalan 330 sayfa boyunca hep masal dinliyoruz. Sürekli nerde olduğumuza adapte olmaya çalışmaktan koptum. Hint edebiyatından bayağı bir süre uzak durmayı düşünüyorum.
Floransa Büyücüsü
Floransa BüyücüsüSalman Rushdie · Can Yayınları · 2019532 okunma
Şahsen hayattaki en büyük arzum bu dünyaya ait olduğumu tamamen unutmak.
Saati tamamen indirdim duvardan. Rahatlarım diye düşündüm ama çivi konuştu Muazzez. Çiviyi söktüm duvar konuştu, sanki kireç noktalarında yüzün belirdi. Duvarlar da benimle beraber delirdi. Bütün ev sen diye inliyor Muazzez, duy sesimizi...
İçinde hâlâ acıyan bir yer vardı, ama iyi şeyler vaat eden bir acıydı bu, tamamen kapanmadan önce kabuk tutarken yanan yaralar gibi sıcak, ama yumuşak bir acı. Stefan Zweig
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.