Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tasavvufun kaynağı Kur'an'dadır. İslam'ın temel hükümlerini içselleştirmekse, onlara karşı mesafeli durmak değil, tam aksine onların anlamını daha derin bir şuurla yaşamaktır. Kelime-i tevhid, birinci kısmında hakiki olmayan görüntüden (la ilahelilah yoktur, ilahi nitelik taşıyan hiçbir şey yoktur), hakiki olanı (illa Allah/ ancak Allah vardır) ayırırken, ikinci kısmında ( Muhammed Allah'ın elçisidir) ise, tabiatta ve tarihte yer alan her şeyi menşei ve gayesi bakımından Allah'a Bağlar. Zaten her şey yüce Allah'ın bir mesajı ve bir "ayeti işareti"dir.
Tasavvufun asıl gayesi insanı kendi manevi merkezinden uzaklaştıran, nefsin her türlü heveskâr arzularına karşı deruni mücadele demek olan büyük cihad ile birlik ve bütünlük içinde bir İslam topluluğu gerçekleştirmek için bu topluluğu ilahi kanuna odaklanmaktan alıkoyacak her türlü putataparlık,iktidar,servet,sahte bilgi veya sahte ilahlara karşı durma eylemi demek olan küçük Cihat arasında bir denge kurmaktır
Reklam
Tasavvufun inandığı hürriyet, nefsin kin, kibir, yalan, gösteriş, menfaat, benlik gibi insanı hayvanlaştıran esâretinden kurtulması olduğuna göre, velîlerin gayesi âdem oğlunu, cemiyetin hür adamı yapmaktır.
Zaten şiirin çok da anlaşılır olması iyi bir şey değildir. Bülbül ötüşünden zevk alırız ama neden bahsettiğini bilmeyiz, merak da etmeyiz. Sadece şundan eminizdir “güzel şeyler söylüyor mutlaka!” s.7 “Teberri olmadan tevelli olmaz” Yani zararlıdan, kötüden, hayırsızdan uzaklaşmadıkça, güzele yanaşamazsınız asla. Cem-i zıddeyn muhaldir, (iki
Tasavvufun gayesi, Hakk’ın rızasını kazanmak için, nefisleri temizlemek, güzel ahlâk sahibi olmaya çalışmak, kısaca Allâh ve Resûlü’nün ahlâkıyla ahlâklanmaktır.
Tasavvufun teorisyenleri olarak tanımlayabileceğimiz Serrâc, Kelâbâzi, Ebu Talib Mekki, Kuşeyri ve Hucviri gibi yazarların esas gayesi ve çabası, tasavvufun temel umdelerinden taviz vermeden söz konusu 'uzlaşma'yı sağlamaktı.
Sayfa 264 - Emin YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Tasavvuf alan ve konusu hakikat, yöntemi müşahede anlamına gelen marifet, gayesi ise Allah'ın bilinmesi olan ilimdir. Dolayısıyla tasavvuf alanı, yöntemi ve gayesi olan dini-şer'i bir ilimdir.
Sayfa 62 - Emin YayınlarıKitabı okudu
Tasavvufun Gayesi
Hakikaten ilahi sır ve hikmetlerden nasip alabilmek nefsani arzulardan sıyrılıp "hiçlik" haline varabildikten sonra başlar .Bunun içindir ki tasavvufun gayesi de ilahi kudret azamet ve saltanat karşısında kulun kendi acizliğini idrak ederek Rabb'ine tam bir teslimiyetle itaat etmesidir.. |Osman Nuri Topbaş
Müslüman Kimliğin Korunması
... Yıllarca bir taraftan ateist ve komünist rejimlerin asimilasyonuna, bir taraftan global kültü erozyonuna, diğer taraftan da yoğun misyoner faaliyetlerine maruz kalan, başta Balkanlar, Kafkasya, Orta Asya ve Afrika ülkeleri olmak üzere, pek çok İslâm toplumunda müslüman kimliğini koruyabilmeyi başaranların, daha ziyade tasavvuf ikliminden feyz almış mü'minler olduğu görülmüştür. Zira tasavvufun gâyesi, en şiddetli inançsızlık ve küfür fırtınaları karşısında dahi sarsılmayacak derecede, kalplerdeki îmânı kuvvetlendirmektir.
Sayfa 136 - Kampanya Kitaplar, Baskı Yılı 2015Kitabı okudu
Tasavvuf ve Gayesi
Tasavvuf, bir Müslüman'ın İslâm ahlâkı ile ahlaklanması için lâzım olan bilgileri ve yolları öğreten ilimdir. Tıb ilmi, beden sağlığına ait bilgileri öğrettiği gibi, tasavvuf ilmi de kalbin ve ruhun kötü huylardan kurtulmasını öğretir. Tasavvufun iki gayesi vardır. Birincisi imanın kalbe yerleşmesini ve şüphe getiren tesirlerle sarsılmamasını sağlar. İmanı kuvvetlendirmenin yolu da zikirden geçer. Zikir ise her işte ve her harekette Allahü Teâlâ'yı hatırlamak, O'nun rızasına uy- gun iş yapmak demektir. Tasavvufun ikinci gayesi ise fıkıh ilmi ile bildirilen ibadetlerin seve seve kolaylıkla yapılması ve nefs-i emmâreden doğan tembelliklerin, sıkıntıların giderilmesidir. İbadetlerin kolaylıkla yapılması ve günah olan işlerden uzaklaşılması, ancak tasavvuf ilmini öğrenip, bu yolda ilerlemekle mümkündür.
114 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.