Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hata yapmaktan çekinme. Yanlış cümleler kur, alakasız şeyleri araya sok, korkma! Çalışman bir taslak halindeyken, hatta bittiği zaman bile senin elinden mükemmel olarak çıkmak zorunda değil. Bunun anlamak çık ama çok rahatlatıcıymış.
Sayfa 169Kitabı okudu
Karşılacağız
Seni fotoğraflarında gördüm Ama ben sana değil Senin vechine aşığım Sesini duymadım ki Nasıl bileyim ağaçların yaprak kıpırdattığını O sırada zamanın duraksadığını
Reklam
269 syf.
·
Puan vermedi
:) Suskunlar yazarın beşinci romanı ve ben çok geç kalmışım okumakta. 17 yüzyıl dönemleri (Sultan Ahmet ) ruhunu yansıtan bu kitap dili, tarzı olarak çok etkileyici. Yazar kitapları için geniş araştırmalar yaparak taslak oluşturup genellikle yaz tatilinde kitaplarını yazmış.Mesela bu kitap için musiki ile ilgili üç yıl araştırma yapmış.
Suskunlar
Suskunlarİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20219,4bin okunma
Bir sürü bilinçdışı öğenin saldırısına uğrayan, bir o kadar başka öğenin yok saydığı ahlak bilinci, var olan bir niteliktir, her zaman da varolagelmiştir, Dördüncü Zaman filozoflarının, ruh denen şeyin henüz basit, belirsiz bir taslak olduğu sıralarda icat ettiği bir şey değildir. Birlikte yaşamanın getirdiği etkinlikleri ve genetik değişmeleri bir yana bırakacak olursak, bilincimizi giderek damarlarımızda dolaşan kanın rengine ve gözyaşlarımızın tuzuna bulaştırdık, bu da yetmiyormuş gibi, gözlerimizi içimize dönük birer aynaya dönüştürdük, sonuçta gözlerimiz, ağzımızla yadsımaya çalıştığımız şeyleri çoğu zaman hiç sakınmadan gözler önüne serer hale geldi. Bu genel olguya bir de işlenen suçun basit zihinlerde yol açtığı pişmanlığa çoğu zaman en eski atalarımızdan miras kalan her türlü korkunun da karışmasının getirdiği özel durum eklendi, bunun sonucu olarak da, suçlunun işlediği suç, henüz sopayı yemeden ya da taşa tutulmadan önce, cezası iki kez hak edilmiş bir suç haline geldi.
Hafif’in ağırlaşması ya da Parmenides ‘in sözcükleri ile söylersek olumlunun olumsuza, artının eksiye çevrilmesidir bu. Ama ne gariptir ki bu dönüşüm pek de şaşırtamaz bizi. Oysa Beethoven , kuartetinin ciddiyetini Dembscher’in kesesi ile ilgili dört sesli şakacı bir kanona dönüştürseydi, asıl o zaman şaşırır, sersemlerdik. Öte yandan öyle yapsa Parmenides ruhuna ters düşmemiş olur, ağırı hafifletmiş, yani olumsuzu olumluya, eksiyi artıya dönüştürmüş olurdu. Önce (bitmemiş bir taslak olarak) o büyük metafizik gerçek, sonra (bitmiş bir başyapıt halinde) şakaların en hafifi, en sıradanı! Ama Parmenides’in düşündüğü gibi düşünmeyi unuttuk çoktandır.
Sayfa 211Kitabı okudu
‌❝Ben geçip gitmek isterdim hayattan, o iz bırakmak için uğraşırdı. O tadına doyum olmaz bir şiirdi, ben taslak halinde bir roman.❞
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Hepimiz aynı derinliklerden çı­kıp geliriz, ama bir taslak, derinliklerden çıkıp gelen bir yaratık olarak her birimiz kendi öz amacımıza varmak için uğraşıp didiniriz.
İnsan için hareket kaçınılmaz olarak geçmişten geleceğe doğrudur. İçimizdeki geçmiş sürekli olarak dışımızdaki gelecek olacaktır. Buna mukabil gelecek bizim bünyemizde geçmişimiz tarafından biçimlendirilmiş bir taslak olarak yaşadığı için her geleceğe doğru yöneliş hep içimizde tasarım olarak biçim kazanmış geçmişe bağlanma çabasını temayüz ettirecektir. Geçmişin baskısıyla öne doğru atılırken, bu atılım içinde geleceğin kuvveti altında geçmişe bağlanırız.
Önce Duy!
~ Hep konuşursan, hiç duymazsın. Ne konuşulanı, Ne de, Karşındakine duyman gereken saygıyı... Söyleneni duymazsan, Karşındakini anlamaz, Karşındakini anlamazsan, Verecek cevap bulamazsın... Saygı duymazsan, anlaşılmaz, Anlaşılmazsan, sana saygı duyacak kimseyi bulamazsın... ~ #taslak #tefekkür #aforizma
Bülent Kaya
Bülent Kaya
Deniz ne büyük sanatçıydı! Kare kesilmiş ve çeşit çeşit hörgüçle kaplı bir duvar, henüz bitmemiş bir alçak kabartma görüntüsü veriyordu; bu puslu kabartmaya bakarken, Prometheus'un Michelangelo için bir taslak hazırladığı düşünülebilirdi. Devin başlattığı işi, deha birkaç çekiç darbesiyle tamamlayacaktı âdeta.
Sayfa 267 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hata yapmaktan çekinme, yanlış cümleler kur, alakasız şeyler araya sok, korkma! Çalışman bir taslak halindeyken, hatta bittiği zaman bile senin elinden mükemmel olarak çıkmak zorunda değil. Bunu anlamak çok ama çok rahatlatıcıymış.
~ Gözyaşı iki çeşittir. Biri dışa, biri içe akar. Dışa akan rahatlatır, İçe akansa... Akmaz olsun... ~ #taslak #tefekkür #aforizma
Bülent Kaya
Bülent Kaya
Eğer bir kişi İslam devleti ve onun kurulması hakkında konuşmak istiyorsa takiye yapmak zorundadır.” Humeyni tam da bunu yapmıştır. Devrim öncesinde Velayet-i Fakih’i gündeme getirmemiştir. Şah’ın devrilmesinden sonra İslam cumhuriyetini onaylayan 1979 referandumu sırasında da bu kavram tartışılmamıştır. Hatta oylamadan sonra, Başbakan Bazergan başkanlığında hazırlanan anayasa taslağında da sözü edilmemiş, ancak taslak anayasa yeniden gözden geçirilirken artık siyasi gücü eline geçirmiş bulunan Humeyni yanlılarınca, temeline Velayet-i Fakih konularak değiştirilmiş ve anayasaya son şekli verilmiştir
1.500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.