_Türkler, hür ve bağımsızdırlar. Gururları çok yüksektir. Gururludurlar fakat asilzadelik taslamazlar. Türklerin karakterinde büyük tezatlara rastlanır. Hem sert ve dik başlı hem de yumuşak ve sabırlıdır. Yırtıcılığı İskitlerden, yumuşaklığı da Yunan'dan almışlardır. Fetihçi ve cahil olduklarından bütün uluslara tepeden bakarlar. Aralarında
Bu zamanda insanlar, para gelsin de nereden gelirse gelsin diyecekler, faizi hayatın ve ticaretin bir gerçeği olarak görecekler, faizsiz bir hayat olacağına dair inançlarını, ideallerini ve hedeflerini kaybedecekler.
bir sır daha var, çözdüklerimizden başka!
bir ışık daha var, bu ışıklardan başka.
hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye:
bir şey daha var bütün yaptıklarından başka
niceleri geldi , neler istediler,
sonunda dunyayi bırakip gittiler.
sen hic gitmeyecek gibisin, degil mi?
o gidenler de hep senin gibiydiler..
geçmis günü beyhude yere yâd etme,
bir
Sevilen için iyi mi kötü mü olacağına bakmaksızın, kendini onun uğruna feda etmeye duyulan sevgidir. "Onu nasıl sevdiğimi tüm dünyaya kanıtlamak için katlanamayacağım şey yoktur." Bu sevginin formülü budur. Böyle seven insanlar, hiçbir zaman sevildiklerine inanmazlar ( çünkü beni anlamayan bir kimse için özveride bulunmak, bu özverinin değerini yüceltir), çoğu kez sevdiğine bağlıdır, çünkü sevdikleri için her zaman ölmeye hazırdırlar, ama özel bir özveri gerektirmeyecek gündelik ve basit sevgi belirtileri göstermekten kaçınırlar. Sizin aç ya da tok, sağlıklı ya da sağlıksız, neşeli ya da neşesiz, uykulu ya da uykusuz olmanız umurlarında olmadığı gibi, bütün bunları yerine getirmek onların elinde bile olsa, bu konuda hiçbir şey yapmazlar; buna karşılık fırsat düşer düşmez göğüslerini kurşunlara germeye, ateşlere, sulara atılmaya, aşkınızdan verem olup yataklara düşmeye hazırdırlar. Bundan başka özverili sevgiyle sevmeye yatkın olanlar her zaman sevgileriyle övünürler, titiz, kıskanç ve kuşkucudurlar, hatta belki biraz tuhaf gelecek ama, onları kurtarmak için tehlikeli bir duruma düşsünler, onları avutmak için mutsuz olsunlar, onlara doğru yolu gösterme fırsatı ellerine geçsin diye kötü yola düşsünler isterler.
«Bütün bunlardan kurtulmak için [Sarayda çıkar kavgaları, entrikalar] İkinci Murad çare arıyordu. İşte bu sırada Şemseddin Fenari'ye çatmış olmalı... Bilindiği gibi, Şemseddin Fenari, başka adıyla Molla Fenari, Osmanlı devletinin ilk Şeyhülislâmıdır. İkinci Murad'ın dikkatini çekmiş ve Şeyhülislâm olmuştur. Bazı tarihçiler, kendisini
Gündüz çalışan babalar geceleri
yorgundur
Emekli olmaya çalışır bir taraftan
Yemeği üstüne çalıştığı gibi yıllarca
Üstelik anlaştığı fiyata kesik atar işveren
Babaların alın teri kaç kere kurumuştur
kim bilir
Emeğinin karşılığını alana kadar
Babamı düşünürüm son zamanlarda
sık sık böyle
Ve babamın nedense devleti
düşünmediğini
Bunun fatura ve sigorta ödemek dışında -Bu arada devlet tam ister
faturayı da sigortayı da-
Devletle bir alakasının olmamasıyla
ilgili olabileceği
Fatura ödeyen vergi ödeyen ve sigorta
Babaların devletini merak ederim,böyleyken
Allah başımızdakileri eksik etmesin
Başımızdan diyen annelere babalara
Bunu söyleten duygu düşünce
Bana da gelsin
Hem Hazret-i Musa aleyhisselâmın bir mu’cizesini beyan eden فَقُلْنَا اضْرِبْ بِعَصَاكَ الْحَجَرَ فَانْفَجَرَتْ مِنْهُ اثْنَتَا عَشْرَةَ عَيْنًا …اِلٰى اٰخِرِ Bu âyet işaret ediyor ki zemin tahtında gizli olan rahmet hazinelerinden basit âletlerle istifade edilebilir. Hattâ taş gibi bir sert yerde, bir asâ ile âb-ı hayat celbedilebilir. İşte şu
Yokluğun buz gibi soğuk
Uzaklardan bir ses olmanı isterdim, bir selam, bir nefes... 'Üşüme' diye seslenmeni isterdim... Bir el olmanı isterdim, bir kol... 'Özledim' deyip sarılmanı... En karanlık yerinde düşlerimin çıkıp gelmeni isterdim kınalı bir bahar gibi, umut ışığı olmanı isterdim hayatıma... Gelseydin ve yaslasaydım başımı omuzuna,