Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
...... Bulutlar ak veda mendilleri gibi gidiyor ve rüzgar sallıyor onları yolcu elleriyle. .......
Herkesin matematiğe veda ettiği bir an vardır. Kiminin ilk x'i, y'i gördüğünde, kiminin ilk karekökü gördüğünde beti benzi atar.Kimi de limit ve türevle karşılaştığında “Sanırım bu iş buraya kadar” diye içinden geçirir. O olmayan, “işe yaramayan” kavramları zihninde zaten zar zor bi yere oturtabilmişken, şimdi de onlara yeni kavramlar eklenmiştir. Matematikten anlamadığınızı kemiklerinize kadar hissedersiniz. Hocanın anlattığı fog(x)’lere, Z’lere, cot(x)’lere büyük bir ciddiyetle bakarken beyninizin içinde tridi efekti ile yapılmış bir bebek neşeyle dans ediyordur. Anlatılanların kafanızın içinde hiçbir karşılığı yoktur, resmen bi bok anlamıyorsunuzdur.
Reklam
"Bazen kısa hikayelerin vedası daha uzun olur diğerlerinden. Çünkü yarım kalan, yaşanmamış ne varsa, en çok onlar uzatır vedayı. Yaşayamadığınız ne kadar şey varsa onunla aranızda, bir boşlukta hepsini yaşamış gibi tüketmeye çalışırsınız. Veda en çok, sizin ona son dokunuşunuzla, başkasının ona ilk dokunuşu arasındadır. Tüm hayatınız o iki dokunuşun arasında şekillenir. Ya kendinizi kurtarırsınız ya da geç kalıp kaybolursunuz. Veda uzar, uzar ve sihirli bir dokunuş gibi, bir başkası ona dokunduğunda sona erer. Bir hikaye yarım kaldığında, tamamlansaydı ne olurdu merakının esiri olmakla, iyi ki daha çok yaralanmadım hissinin arasında bir yerde durursunuz. Aşk, bir suçluyu, suçtan daha çok sevmektir. Evet onlar suçludur, çünkü bir kez tadına bakılmış her şey hayatta yarım bırakılmış demektir."
YARIM
Bugün, hepimizin bildiği bütün hayatlar ''paramparça'' iken piyasada bunca çeşitli aşk şarkısı olması, aşkın kendisinin var olmamasından mı acaba? Belki de birileri Gorki'nin üniversitelisi gibi bizim adımıza, olmayan bir sevgiliye yazıyor bu satırları... Ve biz stadyumlarda toplanıp o mısraları dinlerken, aşk varmış gibi yaparak ağlaşıyoruz.... .... yaralı kalbimizin sökükleri dikilirken bir yandan...
Sayfa 125
Nereye tutunacaktık ? Bana ne diyen, bacağında asılı koyunların dudak büken, omuz silken kalabalığı içinde yapayalnızdık. Bana bunların böyle olduğunu anlatan sebepler çoktu... Elini yoksullardan en son çeken mübarek ekmekle kara zeytine bile veda ettiğimiz günlerden bir gün annem........
Her neyse, o manyak topun yanında kıçım dona dona dikiliyor ve maça bakıyordum. Yalnız, maçı pek izlemiyordum. Orada öyle takılmamın nedeni; kendimce bir çeşit veda duygusu yaşamaya çalışmamdı. Birçok okuldan, birçok yerden ayrıldım, ayrıldığımı anlayamadım. Bundan nefret ediyorum. Ayrılışlarım acıklı, hatta kötü olabilir, ama bir yerden artık ayrılıyorsam bunu anlamak istiyorum. Bunu anlamadığınız zaman kendinizi daha kötü hissediyorsunuz.
Reklam
Kapı kapandı ve başka dünyaların başka insanları ile yeni bir hayat mücadelesine başladık. Doktorlar elbette ellerinden geleni yapacaktı ama benim tek isteğim ço-cuklarımla biraz daha beraber olmak ve onların yanında veda etmekti hayata.
...susuşları ve istemsiz veda edişleriyle; tamamlanmamış bir cümledir insan.
Sayfa 15
"Ama insanın kaybedecek bir şeyi olmayınca, yaşam o kadar güç değildir."
Sayfa 123 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.