Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Senin yüzünü görmedikten sonra, varsayalım ki yüzlerce dünya görmüşüm, ne çıkar?
Reklam
kimi sevsem sensin hayret sevgi hepsini nasıl değiştiriyor gözleri maviyken yaprak yeşili senin sesinle konuşuyor elbet yarım bakışları o kadar tehlikeli senin sigaranı senin gibi içiyor kimi sevsem sensin hayret senden nedense vazgeçilemiyor her şeyi terk ettim ne aşk ne şehvet sarışın başladığım esmer bitiyor anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli dudakları keskin kırmızı jilet bir belaya çattık nasıl bitirmeli gitar kımıldadı mı zaman deliniyor kimi sevsem sensin hayret kapıların kapalı girilemiyor kimi sevsem sensin senden ibaret hepsini senin adınla çağırıyorum arkamdan şımarık gülüşüyorlar getirdikleri yağmur sende unuttuğum hani o sımsıcak iri çekirdekli senin gibi vahşi öpüşüyorlar kimi sevsem sensin hayret in misin cin misin anlamıyorum ATTİLA İLHAN
Zeynullahın dükkanında oturanlar her geleni boynuna sarılarak karşılıyorlar, her kalkıp gidenin de arkasından, yağmur gibi dedikodulara başlıyorlardı.
Sayfa 336
Yanımda olmanı istiyorum diyemediğim için bu yağmur içimi ıslatıyor dediğimi nasıl anlamaz? Düpedüz, sarıl bana dedikten sonra sarılmanın ne anlamı kalır!
Sayfa 15 - Doğan Kitap
seni hatırlarım
Ay düşünce denize seni hatırlarım İnce ince yağan yağmur, iskeleye yanaşan vapur Haydarpaşa garı seni hatırlarım. Ay düşünce denize kalbim çarpar, telaşlı bir kuş olur, siyahlar içinde bir kadın ve yakasında ipiri kırmızı bir gül seni hatırlarım. Ay düşünce denize söylenmemiş sessiz bir şarkıydım, tozup giden bir ilk kar solgun begonya kalkmak üzere bir tren seni hatırlarım. BEHÇET AYSAN
Reklam
"...Ah Milena, bugün yağmur göz kapaklarıma yağıyor."
Sonra gittin. Beyaz bir küf büyüdü evde, tersten yağan kar gibi. Keşke dünya toz şekeri ile kaplı olsaydı. Çocuk oldum sonra ağladım, yağmur bile beni ayıpladı. Söz dedim, söz verdim. Yüzüme bir daha çiçekli masa örtüleri sermeyeceğim.
Yağmur yağarken dışarda Ömür Hanımla sohbet ettim
Susmak yalnızlığın ana dilidir, Ömür hanım, şiiridir, beni konuşmaya zorlama ne olur. Sözün sularını tükettim ben, kaynağını kuruttum. Geriye bir büyük sessizlik kaldı yüreğimde, kalabalıklar, kalabalıklar kadar büyük...Yalnızım Ömür hanım, geceler boyu akıp giden ırmaklar gibi karanlıklar içre, öyle yitik, öyle üzgün, yalnızım...Sularım toprağa sızıyor bak. Yüzümü geceler örtüyor.Binlerce taş saklanıyor içimde. Kim kimin derinliğini görebilir, hem hangi gözle?
Bu yorgunluk neyin nesi Allah'ım.. şu yağan yağmur mu, yoksa hüznüme taktığım birkaç kelâmın dize bulmuş hâli mi? bu çöken omuzlarım mı Allah'ım! Tutmaz mı olmuş ellerim, yoksa tutunamaz mı?.. Sana emanet Allah'ım, ne desem diyemiyeceğim bu bitkinliğim de, hâlsiz düşmüş hallerim de sana emanet.. Ve iyi ki de sana emanet.
Reklam
sen olmadığın vakit büyük yalnızlığım var dalgaların kendilerini taştan taşa vurmaları sonbahar yıldızlarının sessiz sedasız çırpınmaları ve büyük yalnızlığım var biliyorsun hani o rüzgârın gözüne karanlık bir yelken gibi açtığım içimsıra vahşi bir kadın gibi taşıdığım yalnızlığım . . sen olmadığın vakit ben de olmuyorum
Sayfa 13
Tüm o nankör kedilerin Ve zarif bir hançerle gelmiştin. Bazı insanlara yağmur yağıyordu. Ben zaten yıllardır seni bekliyordum.
Damarlarımda canlanıyor gece şarkıları Ve susuz duvarlarına yağıyor ruhumun Sarhoş edici yağmur.
Yağmur altında çamura bulanmış bir avuç toprak içinde yalın ayak üç çocuk gördüm,ağlamışım farkinda olmadan gözlerim bunu izlerken içim kan ağlıyordu geçmişin acı yüzü kendini her zaman hatırlatmakta
Dediklerimi değil, demek istediklerimi anlayacak biri!
Hava kötü dediğimde sadece havadan söz etmediğimi anlamak bu kadar zor mu? İlle de ben bu hayattan bıktım, türünde sözlerimi etmeliyim? İşim çok dediğimde bana sahip çıkacak birine ihtiyaç duyduğumu anlayacak biri... Yanımda olmanı istiyorum diyemediğim için bu Yağmur içimi ıslatıyor dediğimi nasıl anlamaz? Düpedüz, sarıl bana dedikten sonra sarılmanın ne anlamı kalır! Olmayacak duaya amin deme duygusunu yaşıyorum sürekli.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.