İstanbul’un işgal altında olduğu, kurtuluş mücadelesinin verildiği bir dönemde ailesi ile yaşayan Veli. Seferberlik ilanı çıkınca babası askere savaşmaya gider. Ne yazıkki orada şehit olur. Babasından kalma evde annesi ve kız kardeşi ile yaşayan Veli, ondan kalan ayakkabı kutusuyla boyacılık yapmaya başlar. Birgün evleri yanar ve mecburen dayısının yanıma taşınırlar. Ancak sonradan gelen bu misafirler evde istenmez. Veli o yoklukta bir çıkmaza girmiştir artık. Babasının bir arkadaşı ona iş teklifi sunar. Hayatının dönüm noktasını yaşayacakken bir de Rus güzeli Valentina’ya aşık olur. Bundan sonrası Veli’yi bekleyenler sürprizlerle dolu olacaktır.
Kurtuluş savaşı zamanının yokluğu, milli mücadelenin gücünü anlatan bir roman. Yazardan ilk defa okuma yapıyorum ve gel kelime ile bayıldım. Sayfalar film tadında ilerlerken o döneme şahit olmak çok güzeldi. Yokluk içinde olan halkın verdiği mücadele, iç karışıklıklar, ırk ayrımcılığı, savaşın zorlukları çok güzel anlatılmıştı. Halkın içinde bulunduğu durumu ve psikolojini anlayabileceğimiz bir kurgu. Akıcı anlatımı ve yerinde betimlemeleri ile etkisinde kalacağınıza eminim. Bu tür tarih kitaplarını okumayı çok seviyorum. Uzun süre bende etkisi devam edecek bir kitap. Kesinlikle tavsiye ederim.