Franz Kafka
Franz Kafka’nın okunması kolay olmayan ve yarım kalmış romanlarından bir tanesi Şato.
Ağustos 1917’de Kafka’ya tüberküloz tanısı konmuş, 27 Ocak 1922’de Şato’yu yazmaya başlamış fakat tamamlayamadan 3 Haziran 1924’te ölmüştür. Yarım kalmış bu roman ,1926 yılında Kafka’nın yakın arkadaşı Max Brod tarafından yayımlanmıştır.
Kafka bu romanında modern bürokrasi ve bunun toplum üzerindeki etkilerine farklı bir pencereden bakmaktadır.
Roman K.’nın şato tarafından kadastrocu olarak atanmasıyla başlar. K.’nın istediği , işini yapabilmektir. Fakat daha ne olduğunu anlayamadan , şatonun bürokratik düzeneğinin dişlilerine takılıp kalır ve hiçbir ilerleme gösteremez. K. hiç durmadan ve usanmadan otoritenin merkezi şatoya ulaşmaya ve kendisini ifade edebilmeye çalışmaktadır; ancak roman boyunca bunu başaramayacaktır ne yazık ki.
Aslında Kafka’nın romanlarındaki kahramanları , tıpkı kendisi gibi ikilemler ve belirsizlikler arasında yolunu bulmaya çalışan, umutsuzca bir yol arayışı içindedirler. Kafka kendi özel hayatında da birkaç kez nişanlanmış ancak bu nişanlılık dönemlerini evlilikle sonlandıramamıştır. Romanlarında da tıpkı kendi özel
hayatında olduğu gibi hep bir çıkışsızlık hali vardır.
Franz Kafka yaşadığı dönemi çok iyi analiz etmiş bir yazardır. Romanlarında ele aldığı sorunlar yalnızca yaşadığı dönemin sorunları değil, bugünün dünyasının da sorunlarıdır.
İyi okumalar…
ŞatoFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20179,8bin okunma
Sabiha Sertel ve Zekeriya Sertel tarafından çıkarılan Resimli Ay adlı edebiyat gazetesinin 1929 yılı Haziran-Temmuz sayılarında "Putları Yıkıyoruz" başlıklı, imzasız iki yazı yayımlanır. Dönemin ortamına getirdiği yeni edebiyat anlayışı, edebi çevrelerce (salt hasetlik münasebetiyle) pek hoş karşılanmayan bu isimsiz kahraman Nazım'dan
Bir yanılgının, binlerce yenilgiden daha keskin olduğunu gördüğünde eve dönmek isteyeceksin ama ev; kapı duvar olacak. Ve sen, bildiğin denizlerde yeniden boğulacaksın. Aşina yüzler el olacak, ve yalnızlığı şah damarında hissedeceksin. Sonra geçecek. Her şey geçer, bilirsin.
Ve sonra yolun tam ortasında ayaklarının dermanı kesilecek, dizlerinin
Türk düşün ve yazın hayatının seçkin isimlerinden olan Kemal Tahir, 15 Nisan tarihinde İstanbul Vezneciler semtinde, İsmail Kemalettin adıyla dünyaya geldi. Kimliğinde 13 Mart olarak görünen doğum tarihi, 1917 yılında yapılan takvim değişikliğinden kaynaklanan bir yanlışlığın sonucudur. Babası 2. Abdülhamit'in hünkar yaverlerinden ve baş
İlgili söz:
İnsanların umutlarıyla oynama, belki tek sahip oldukları şey odur.
Konfüçyüs
KAPKARA SINIRLARIMIZ VARDI
Her sabah en erken gelen oydu. Bahçede dolanıp durur, bulabilmişse lastik bir topu tekmeler, bir oyun arkadaşı beklerdi. Kendisi gibi erken gelen öğretmenini görünce yarım yamalak Türkçe’siyle birkaç kez bağırırdı.
“Günaydın
İnceleme Öncesi Giriş Notu: Bu incelemeyi okumak yerine karakter incelemesinden bölümlerin tek tek incelemesine kadar dinlemek istiyorum diyenlere gelsin:
youtube.com/...H7zx6Tmq0UwH...
Çeviri Notu: Bu kitabın dilimizdeki üç çevirisinin de karşılaştırması
Sevim Burak Okuma Etkinliği...
Alıntı ve incelemeler için: #77571257
Merhabalar!
Altı ay önce sizinle beraber ilk okuma etkinliğimi düzenlemiştim. Yerli tiyatromuza değinip değerli bir tiyatrocu olan Güngör Dilmen'i yaptığımız okumalarla yâd etmiştik.
#56846731
6 ay süren