Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Halkçılık
Aziz milletvekilleri! Dünyaca malum olmuştur ki, bizim devlet idaresindeki ana programımız, Cumhuriyet Halk Partisi programıdır. Bunun kapsadığı prensipler, idarede ve siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır. Fakat bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz (alkışlar). Bizim yolumuzu çizen; içinde yaşadığımız yurt, bağrından çıktığımız Türk milleti ve bir de milletler tarihinin bin bir facia ve ıstırap kaydeden yapraklarından çıkardığımız sonuçlardır (alkışlar). Elimizdeki programın ruhu, bizi yalnız bir kısım vatandaşla ilgili kalmaktan men eder. Biz, bütün Türk milletinin hizmetindeyiz. Geçen yıl içinde, parti ile hükümet teşkilatını birleştirmekle vatandaşlar arasında ayrılık tanımadığımızı fiilen göstermiş olduk. Bu olayın bizim, devlet idaresinde kabul ettiğimiz, "Kuvvet birdir ve o milletindir," hakikatine uygun olduğu meydandadır (al kışlar). Kuvvetin tek kaynağı olan, Türk milletinin seçkin vekillerini, büyük mutlulukla eğilerek selamlarım (bravo, yaşa sesleri, şiddetli ve sürekli alkışlar).
Sayfa 129Kitabı okudu
Jean-Jacques Rousseau'nun "Toplum Sözleşmesi"nden:
Cumhuriyet halkın işidir. Egemenlik temsil edilemez, aynı nedenden dolayı da devredilemez de. Halkın vekilleri onun temsilcileri değildir, olamazlar da; onlar sadece halkın memurlarıdır; hiçbir konuda son kararı veremezler. Halkın bizzat onaylamadığı bir yasa hükümsüzdür. Hatta yasa bile değildir. Temsilci meclislerinde halk özgür oldu­ğuna inanıyor, bu vahim bir hatadır. Onlar yalnızca parlamento üyelerini seçerken özgürdürler; üyeler seçilir seçilmez halk onların kölesi haline geliyor; bir hiç oluyor. Egemenlik halktan kaynaklanır ve halkta kalmalıdır. Harcadığı her meteliğin sonuçlarını ölçmek biçmek zorunda kalanların kalpleri ve kafaları özgür olamaz. Mülkiyet ve mülk sahiplerine duyulan aşırı saygı", bu dünyada birçok kötülüğün ve çirkinliğin kaynağıdır. Sefalet düşünceleri kabalaştırıyor. Enerjik ve bilgili yurttaşlar kitlesini oluşturmak, sefaletten kurtulmak, yöneticileri cesur ve liyakatlilerden oluşturmak şarttır.
Reklam
Cumhuriyet bir çatıdır, aydını, ilericiyi, devrimciyi, özgürlüğü, bağımsızlığı kapsar. Başkalarının çıkarı için yasa çıkarmak bindiği dalı kesmektir. Birey için yasa çıkarılmaz, yasa toplum içindir, yararı insanlık için düşünülür.
Alpullu Şeker Fabrikası
Cumhuriyet'ten hemen sonra Türkiye'de şeker sanayinin kurulması teşebbüslerine Uşak'ta ve Trakya - Alpullu'da başladı. Uşak'ta Molla Ömer oğlu Nuri Efendi, daha meşrutiyet yıllarından itibaren rüyası olarak gördüğü şeker fabrikasını kurma işine, Uşak'ta köy köy gezerek önderlik etti. Nuri Şeker'in öncülüğünde 51 kişiden oluşan Uşak Terakkii Ziraat Şirketi aynı zamanda Türkiye'nin ilk çok ortaklı özel sektör kuruluşuydu. 1923'te başını Nuri Efendi'nin çektiği şirketin ardından, ikinci bir şirket ise Haziran 1925'te Ankara'da Istanbul ve Trakya Şeker Fabrikaları adıyla kuruldu. Başta 1913 Teşvik-i Sanayi Kanunu olmak üzere, fabrikanın faydalanması için özel bir de yasa çıkarıldı. Alpullu'da ilk Türk şekeri, 26 Kasım 1926'da üretildi. Alpullu devlet destek ve teşviklerinden faydalandığı için 'Türkiye'de ilk şekerini üreten fabrikası' ünvanına sahip oldu. Mollazade Nuri Bey ise şeker işine giren ilk şirketi kurmuş olmasına, Uşak Şeker fabrikasının temeli Alpullu'dan önce atmasına rağmen Uşak şeker fabrikasında ilk şeker, Alpullu'dan sadece 20 gün sonra üretilebildi. Nuri Şeker, büyük rüyasıru yaşı 70'e dayandığında gerçekleştirebildi. İlk ürettiği Türk şekeri Atatürk'e takdim eden Nuri Şeker, Anadolu kökenli ilk müteşebbislerdendi.
Sayfa 20 - Business DergisiKitabı okudu
"Büyük Atatürk, sen yurdumuzu kurtardın... Düşmanları kovdun, Cumhuriyet'i kurdun... Seni çok seviyoruz... Yaşa Atatürk çok yaşa!" Bu sözleri, öğretmenimiz derse başlamadan önce, onunla birlikte her gün yüksek sesle okuyorduk. Bu üç satırlık yazı karatahtanın bir köşesinde derslerimiz bitinceye dek dururdu.
[Aydınlanma Çağı’nda] toplum ve devletin bütün eski biçimleri, bütün eski geleneksel fikirler, usdışı ilan edildi ve bir yana atıldı; dünya o zamana değin yalnızca önyargılarla yönetilmişti; geçmişe ilişkin olan her şey, ancak acıma ve küçümsemeye değerdi. Ensonu gün doğuyordu; bundan böyle boşinan, haksızlık, ayrıcalık ve baskı; sonsuz doğruluk, sonsuz adalet, doğa üzerine kurulu eşitlik ve insanın devredilmez hakları tarafindan silinip süpürülecekti. Bugün usun bu egemenliğinin, burjuvazinin ülküselleştirilmiş egemenliğinden başka bir sey olmadığını; ölümsüz adaletin, gerçekleşmesini burjuva adaletinde bulduğunu; eşitliğin, yasa önünde burjuva eşitliğine vardığını; insanın temel haklarından biri olarak burjuva mülkiyetin ilan edildiğini ve ussal devletin, Rousseau'nun toplum sözlesmesinin, dünyaya ancak bir burjuva demokratik cumhuriyet biçimi altında geldiğini ve ancak o biçimde gelebileceğini biliyoruz.
Sayfa 43 - Sol Yayınları, 2008, 10.Baskı.Kitabı okudu
Reklam
Cumhuriyet görece başarılı devrimdi. Yıllar ötesinden bakıp eleştirmek kolay, hakikat şu "laiklik" yoksa bizim coğrafyamızda soluk almak mümkün değil.
Sayfa 257Kitabı okudu
Fundamentals of Rumi's Thought A Mevlevi Sufi Perspective’in Önsözü
academia.edu/116271428/Funda... Aşağıdaki yazı Fethullah Gülen'in Şefik Can'ın yazdığı "Mevlâna: Hayatı, Şahsiyeti ve Fikirleri" (Fundamentals of Rumi's Thought A Mevlevi Sufi Perspective) kitabının İngilizce çevirisine yazdığı önsözle
Fethullah Gülen ve Şefik Can
academia.edu/116271428/Funda... Aşağıdaki yazı Fethullah Gülen'in Şefik Can'nın kitabına yazdığı önsözle ilgili... Abdullah Aymaz'ın kaleminden okuyalım. 1910 yılında Erzurum'da müderris Tevfik Efendi ile Gülşen Hanım'ın oğlu olarak
128 syf.
5/10 puan verdi
Çelişkilerle dolu Ütopya
Dikkat tamamen spoiler içerir. Spoiler takıntısı olan varsa bu inceleme yazısını okumasın. Toplumsal ilişkiler, devlet, adalet vb konularda değişik fikirler edinmek isteyen kişiler okuyabilirler. Fakat çelişkilerle dolu bir kitap. Eğer her cümleyi daha önceki cümlelerden bağımsız olarak okursanız sorun yok. Yazmaya bile üşeniyorum. Daha önce kitap
Ütopya
ÜtopyaThomas More · Oscar Yayınları · 020,3bin okunma
856 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.