Her insanın, karşı karşıya olduğu "ben kimim?", "niçin yaşıyorum?"
ya da "ne yapmalıyım?" sorularına yanıt bulabilmesi için ilk önce şu
soruya yanıt vermelidir: "o bütün nedir?" (ki o, bütünü
tanımamaktadır, sadece kısacık bir zaman diliminde bütünün küçücük
bir parçasını tanımıştır.) bir insanın kim olduğunu anlayabilmesi
için önce, birbirlerini anlamayan, kendisi gibi insanlardan
oluşan bütün o gizemli insanlığı anlaması gerekmektedir.
Bir insanın ömrünün gerçeklik peşinde koşması ve hayatından keyif alamadan her gün intiharı düşünerek yaşaması çok üzücü. Yazarın kendi ruh dünyasını anlatan, anlatırken de hayatı ve inançları sorguladığı tanrıya inancıyla dünyasının nasıl anlamlandığını anlattığı bu soruların cevabını, dine ve hayatın anlamının ne olabileceğine dair görüşlerini hayat üzerine düşünceler cevaplar verilerek işlemiş kitapta (çölde yolunu kaybeden ve kuyuya düşen seyyah hikayesini). Alıntılaması da güzeldi fakat, ince bir kitap olmasına rağmen bitirmek biraz zorladı. Yayınevi seçimi gerçekten çok önemli hem çevirisi hem yazım dili çok kötüydü okurken ara ara sıkıldım bazı terimler yanlış ve hiç açık değildi onun dışında kitap güzeldi. Okumanızı tavsiyede ederim