Buna göre dünya da dahil evrendeki her şey, doğarak gelir. Bütün doğumlar;
Her şey yaratıldı bir tek noktadan
Noktada gizlidir esrarı yezdan
nefesinde de dillendirildiği gibi, ‘Nokta’nın kendi kendisini doğurmasıyla varlık alanına gelirler. Her şey doğarak gelir, doğumdan gelmeyenler ispatsızdır. Onlar yokturlar.
Belirttiğim gibi Kızılbaş Alevilikte de gerek Yol Kardeşliği ya da Yol evlatlığı, gerekse cinsler arası ilişki, kaynağını işte bu dünya görüşünden alır. Bu bağlamda, kız ya da erkek her Yol adayı bir kez, eril ile dişil olanın yani ana ile babanın birleşimi yoluyla Anasından doğarak gelir bu dünyaya. Bu biyolojik bir doğum olarak Yol dilinde, “Bel Evladı” olarak dillendirilir. Anasından doğmuş olmak, adaylık için yeterlidir ama bu bireyin Alevi olduğunu belirlemez. Bunun için bir de Yoldan Doğması gerekmektedir. Eş ve Eşitlik ikrarından geçtiğinde ve Meydanda hazır bulunan canlardan rızalık alıdığında, “ölmeden ölmüş” ya da bir adım önceki benliğinde ölmüş, yeniden doğmuş olarak kabul görür. Yoldan doğmuş sayılır ve o saatten itibaren YOL Evladıdır.
Yola devam etmeden önce bir kez daha dönüp bakıyorum dünyaya geldiğim hastaneye. Daha önce hiç merak etmeyişime şaşırıyorum. Gerçi ne yapacaktım? Mum yakıp karşısındaki kaldırıma mı oturacaktım? Hastaları mı ziyaret edecektim? Doğum günüme bir ay vardı. Günü gelince sevdiklerimi toplayıp bekleme salonunda gizli bir parti mi düzenleyecektim? İçerideki kuvözlerden birine büzülüp her şeye yeniden mi başlayacaktım?
Ölüm, başımıza gelen en büyük felakettir. Aslında biz öyle anarız.
Oysa, başımıza gelen şeylerin en ağırı, ilk anda üzerine iyi ya da kötü etiketini yapıştıramadıklarımızdır. Birine aşık olmak iyidir. İyinin de ötesinde muhteşemdir. İstediğin arabayı almak iyidir. Daha iyi ev de iyidir. Diğer tarafta ise ölüm kötüdür. Ayrılık kötüdür. Bir dostu
Namusluyla namussuz
Paltosu bir batman gelirmiş Deli Halit Paşa’nın
Katlayıp attığında adam da devirirmiş.
Paltosu tılsımlıymış söylence olmuş.
Kurşunlar girer de çıkamazlarmış
Şamanca bir gösteri olarak silkince paltosunu
Onlarca yenik kurşun yerlere saçılırmış.
Deli Halit Paşa’da çifte tabanca
“Namuslu” dediği sağa takılı
Düşmana
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
Doğum ve ölüm: Yani bir karanlıktan çıkıp yeniden başka bir karanlığa dönmek. Ama bu arada da ışıkla, aydınlıkla yaşamak, bunu arzulamak ve bunu yaşayabilmek...
Kaçırılan bir çocuğa dair
...
Genç kadınların ısrarı üzerine hâkim bey kibarca öksürüp
sandalyesinde biraz doğruluyor. Herkes ağzına bakarken,
“Sizleri meşgul etmekten çekiniyorum gerçekten” diyerek
yan çizme eğilimini belli edince karısının,
“Hadi ama uzatma, herkes dinlemek istiyor” demesi üzerine tane tane,
güzel bir Türkçeyle