kasabanın ölümlerden aşk beğendiği zaman: yetim çocukluğum
dizlerini karnına çekip sorardı: doğmayacak mısın
bir şehir arardım, diyelim bir yer, aksak yürürdüm sokaklarında
yüzümden bir halkın solgun meramı okunurdu:
âh hayat! bizim hayfımız hangi devrâna kaldı