Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Artık o yerlerde bana rahat yok..
Bu yabancı, içimi ılıtan tatlı gülüşüyle, güzel sözleriyle bir güven duygusu uyandırmıştı bende. Hiç kuşkum yok, adım gibi biliyordum artık: benim hayatım, sevinçleriyle, acılarıyla o gün, o davranışımla başladı. Kendim bir karar vermiştim o anda, kararımı uygulamaya geçmiştim. Doğru buluyordum yaptığım şeyi, cezalandırılmaktan da korkmuyordum.
Reklam
O sıralar Balzac okuyordum, katil Vautrin ile Lucien de Rubempre arasındaki tüyler ürpertici konuşmayı hâlâ anımsıyorum; Vautrin, Lucien'e toplumun gözle görülmez yasalarını göstererek onu intihar güdüsünden kurtarır; zavallı Lucien'i, bir zamanlar benim de çok iyi bildiğim öfke ve tutku karışımı garip bir duygudan yola çıkan şairi, isterse bu yasaları kendi yararına işletebileceğine inandırarak. Gerçek kötücüllüğün dayanılmaz albenisiyle "Artık yasalar falan yok," diye fısıldar Lucien'in kulağına, "yalnızca görenekler geçerli: birtakım kalıplar."
Sayfa 53 - Yapı Kredi Yayınları, Çeviren: Tomris Uyar, Kitabın Özgün Adı: The Last Testament of Oscar WildeKitabı okuyor
"ilk yapmamız gereken şey, kendimizi asla yargılamamak, Bu güne kadar yapmış olduğum her şey, anlamam için gerekliydi. Değişimi ve evrilmeyi kabul etmek, aynı zamanda geçmişimizi anlayışla kabullenmektir. Eski savaşlarımız bizim için çok önemli birer antrenmandı. Bu beni bugün olduğum kişiye dönüştürdü: bugün artık gücünün ve zayıflıklarının farkında, yepyeni amaçları olan biriyim. Kendimi kurban ilan etmemin veya geçmişten piş man olmamın hiçbir faydası yok. Geçmişte o zamanki amaçları mıza uygun olarak yaşadık, hepsi bu."
Sayfa 178Kitabı okudu
"Bir şey soracağım" diye başladı Peppone. "Diyelim ki bir Hıristiyan yaptığı bir şeyden dolayı kendini huzursuz hissediyor, gelip bunu size anlattığında onun yanlış yaptığını anlarsanız, hatalarını yüzüne vurur musunuz yoksa umursamaz mısınız?" Don Camillo irkildi. "Nasıl olur da bir din adamının dürüstlüğünü sorgularsınız? Bir rahibin ilk görevi, pişman olmuş günahkârın bütün hatalarını açıkça yüzüne vurmaktır!" "Tamam, o halde itiraflarımı duymaya hazır mısınız?" "Hazırım." Peppone cebinden büyük bir kâğıt çıkarıp okumaya koyuldu: "Yurttaşlarım, partimizin zaferini kutlarken..." Don Camillo bir el hareketiyle Peppone'yi susturdu ve sunağın önüne diz çöküp İsa ile konuşmaya başladı: "Efendim" diye mırıldandı, "artık benden günah gitti!" "Olmaz öyle şey" diye cevap verdi İsa. "Peppone seni köşeye sıkıştırdı ve sen şimdi görevini yapmak zorundasın." "Ama efendim, beni onların partisi için çalışmaya zorladığınızın farkında mısınız?" diye itiraz etti Don Camillo. "Sen dil bilgisi için, söz dizini için, imla için çalışıyorsun, bunun da şeytani hiçbir yanı yok."
248 syf.
7/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Chaos Fuel adlı Rock grubu serisinin ilk kitabı dil akıcılık iyi olmasına rağmen çiftin arasında olan aşk net hissedilmiyordu bence . Chaos Fuel grubu tam çıkış yapmak üzere yani tanınıyor ama tam patlayacak turne yaklaşıyor . Fakat grubun pr sıkıntısı büyük devamlı basçıları değişiyor ve her bir elemanın basında çıkan hoş olmayan halleri var . PR sorumlusu olarak Tess işe alınıyor güzel işinde iyi 31 yaşında bir hatun . Şimdi hatunun sıkıntısı istenmiyorum herkes beni terk ediyor tarzı babalar gibi travmaya sahip olması . Grubun solisti Brad ile bunlar ilk karşılaşmada aralarında bir elektrifikasyon oldu yazar tam veremese bile anladık yani :D Brad otuz küsur yaşında gayet yakışıklı bir abimiz aslında düzgün adam konumu yüzünden son derece hızlı yaşamış ama artık daha sakin . Birde sekiz yaşında kızı olduğu için mecburen sakinlemiş adamın sevgililerinden yediği ayrı kazıklar onda ayrı travmalara sebep olmuş . Şimdi bunlar karın ağrısı gibi başladılar ilişkiye dakika bir gol bir hemen olay ardından başka olay ama aldatma vs yok bakın . Kadın daimi vesvese halinde ya kazık kadar kadınsın git ne canını sıkıyorsa konuş dimi sor anlamaya bak durumu . Yok abi bu bok böceği gibi kapanıyor kurmaya başlıyor . Brad devamlı ayrı stres halinde bu ilişki yine patlar mı kızım üzülür mü Tess üzülür ben alışamazsam ilişkiye . Dedim salın artık abi bu nasıl kıl ağlak sorunlu ikili :D Yemin ederim adamın 8 yaşında ki kızı bu ikisinden akıllıydı son durumu o kurtardı zaten :D
Mayhem
MayhemAmy Booker · Renaissan Publishing Ltd. · 01 okunma
Reklam
BEYZA ALKOÇ - BUL BENİ
"Bak Derin. Bu çocuk bir aydan fazlaca bir süredir ortada yok, bizim her ayrıntıya ihtiyacımız var yoksa onu zaten canlı bulma ihtimalimiz kalmayacak artık. Belki senin de anlatmadığın bir şeyler vardır Derin, Baran'ın sana aşık olduğunu bile yeni itiraf ettin." Sonra durdu, yüzüme uzun uzun baktı ve son bir cümle kurdu. "Belki de bu hikayenin eksik sayfası sensindir Derin, ne dersin?" Yutkundum ve çaresizce kesik bir nefes aldım. "İnanın bana, işe yarayacak her şeyi anlattğımı düşünüyordum. Baran'ın bana aşık olduğunu düşünmem işe yarayacak bir bilgi gibi gelmemişti. Veya dergiyi devredeceğimiz kişilerle ilgili benim onunla inatlaşma sebebim..." 'İnatlaşma sebebin." dedi Musa Hoca, "Yani bir sebebin vardı.'' ''Evet..." dedim çaresizce, "Vardı." "İşte onu istiyorum Derin, neydi o sebep?"
344 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Yıldız Gezgini tam olarak irade, Darwinizm, düalizm, felsefe, tarih, mitoloji, macera, hümanizm reenkarnasyon, astral seyahatin yoğun işlendiği Jack London eseridir. Kitabı okurken Darrell Standing'in iradesi karşısında şoke olabilirsiniz. Yıllarca geçirdiği tecrit sonrası idama götürülüşü onun için önemsiz bir olaydır. Çünkü düalizm sonucu beden ve ruhu ikiye ayırıp ruhun gücünün önemini benimsediği için ölüm onun baska bir hayata uyandığı rüyadır. Madde onun için değişen bir özellikte ve geçicidir ama ruh öyle değil kendisini sürekli olarak yaşatır. Özellikle astral seyahatle gittiği maceralar olağanüstüydü. Kızılderililerden kaçamamış bir çocuk, Kore'de bir soylu, Kudüs'te Roma askeri, ıssız ada da hayatta kalmış bir gemici... Bu arada yazarın etkilenerek kaleme aldığı maceraların karakterlerini de araştırınca daha da çok şaşırdım. İsa'yı çarmıha geren Plitnus, Joseon Hanedanı, İskandinav mitolojisindeki Ragnar... Yazarın da yazdığı gibi o maceraları unutmam imkansız. Kadına ithaf ettiği cümleler de çok sıradışıydı. Yazar kendisini, deneyimlerini o kadar iyi işlemiştir ki kitap başdöndürücü bir muazzamlıkta. Jack London çok başka bir yazar. Her klasik yazarı donanımlıdır ama Jack London'ın donanımı çok başka kendini her yönüyle çok iyi geliştirmiş gerçekten eksik bir yanı yok. Jack London' ın kesinlikle en sevdiğim kitabı artık. Neden eseri okumaya bu kadar geç kaldım bilemiyorum. Okumanızı tavsiye ederim, iyi okumalar diliyorum.
Yıldız Gezgini
Yıldız GezginiJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20146,8bin okunma
Derdini anlatmak için açlıkla terbiye olup ölüme yatmak günleri bitti zannetmiştim. Yanılmışım. Meğer bitmemiş. Öyle ya, zulüm ve düşmanlık bitmedi ki. Ne çabuk unutmuşum Habil ile Kabil’i. Mermer sunaklar yeni kurbanlarını bekliyor. Haydi, seyre duralım hep birlikte. Ne kadar da küçükmüş meğer. Sığamadık yeryüzü sofrasına. Kibir denizinde boğulmuşuz da haberimiz yok. Değirmenimiz susmuş, unumuz bitmiş. Fırınlarımız da kararmış, kalplerimiz gibi. Artık burnumuzda sıcak ekmek kokusu yerine kan kokusu var… İyi o zaman ne diyelim afiyet olsun
"Çocukluğumda ve gençliğimde bildiğim o muhteşem dünya silindi gitti. Artık yok."
Reklam
"Tükendim çok yaraları açan Dağılmıyor içimdeki duman Sen istersen yanalım o zaman Gel artık yok yüreğe dokunan..."
349 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Efsane Efsane Efsane
Ben Canım Osmanlı'ya bir daha aşık oldum galiba. Muhteşem Osmanlının Muhteşem Yüzyılının banisi Kanuni Sultan Süleyman asla zihinlerimizde işlenen yanlış tasavvurla sahip biri değil, o çok başka bir daha.. Kanuni ve dönemini kısmen de öncesini anlatan muazzam bir eser. Kitapta her satır beni benden aldı ama özellikle Koca Mimar Sinan'ın, Kanuni ve Hürrem Sultan'ın kızı Mihrimah Sultan'a olan kısmen platonik aşkı ve bu aşkını yaptığı tüm eserlerine işlemesi beni benden aldı. Süleymaniye Camii, Şehzade Cami, çeşmeleri, Üsküdar ve EdirneKapıda karşılıklı bulunan iki tane Mihrimah Sultan Camileri ve geri kalan tüm büyük eserlerine aşkını işlemiş meğer koca mimar. Bahsettiğim yerleri daha önce görmüş olmamdan kaynaklı olsa gerek çok etkilendim, o satırları okurken sanki bir yandan bu eserlerin mekanlarında geziyordum bir yandan aşkını izliyordum koca mimarın. Farkındaysak günümüzde artık böyle büyük eserler yok acaba sebebi öyle büyük aşklarin da kalmamış olması mı? Neyse hülasa çok güzel kitap. Yazardam Allah razı olsun.
Muhteşem Osmanlı Kanuni Sultan Süleyman
Muhteşem Osmanlı Kanuni Sultan SüleymanYavuz Bahadıroğlu · Nesil Yayınları · 2013654 okunma
“Kölelerden oluşan hiçbir devlet sonsuza kadar yaşayamaz. Eski gelişim yasası işlemeye devam ediyor. Gösterdiğim gibi varoluş mücadelesinde, güçlüler ve güçlülerin soyu hayatını sürdürme meyli gösterirken, zayıflar ve zayıflardan türeyen nesillerse ezilip yok olma eğilimindedir. Bunun sonucunda güçlüler ve güçlülerin soyu yaşamaya devam ederken,
Sayfa 384 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
186 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın incelemesi değil kendi düşüncelerim
Bir inceleme yazısı için okumak istemeyeceğiniz kadar uzun arkadaşlar o yüzden hiç başlamamanızı tavsiye ederim. Yaşadığımız çağda her iki cenahta da gerek sosyal platformlar gerek sözlü müzakereler yoluyla tartışma değerini sürekli koruyan kadının çalışması konusunda müstakil olarak kaleme alınan kitap sayısı yok denecek kadar azdır. (Nefes
İslamda Kadının Çalışması ve Sosyal Güvenliği
İslamda Kadının Çalışması ve Sosyal GüvenliğiFaruk Beşer · Nun · 200921 okunma
SAUDADE Bu Portekizce Kelime karşılığı, anlamı başka bir lisan da yok. Saudade sevdiğimiz kişi uzaklarda olduğunda hissettiğimiz o boşluk hissidir. O içimizde yanan ve hiç sönmeyecek alev… Evimizle ilgili anıları canlandıran o ılık esinti ya da birinin veya bir şeyin hiç geri dönmeyebileceğini bildiğimizde hissettiğimiz melankolidir. Saudade artık olmayan bir şeyin eksikliğini hissetmektir. Sevgiyle hatırladığımız fakat muhtemelen sadece geçmişte kaldığını bildiğimiz birine ya da bir şeye duyulan özlemdir. Hüzün ile sevgi karışımına benzeyen yoğun bir duygudur. Biz umutla beklemeye devam etsek de hiçbir zaman gelmeyecek bir şeyin acı-tatlı tadını bırakır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.