Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mataramda Tuzlu Su
West Indies,Kızıl Elma,İtaki,Maçin! Uzun yola çıkmaya hüküm giydim. Beyazların yöresinde nasibim kalmadı yerlilerin topraklarına karşı şuç işledim zorbaların arasında tehlikeli bir nifak uyrukların arasında uygunsuz biriyim vahşetim beni baygın meyvaların lezzetinden kopardı kendime dünyada bir acı kök tadı seçtim yakın yerde soluklanacak gölge
Sayfa 29 - TıyoKitabı okuyor
251 syf.
3/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Yazarı ilk okuyuşum zaten bir daha okumam iki gerzek kahraman yeterince baymıyor gibi ilave bir durum var ki tam can sıktı bahsedicem incelemede :D Lake Starlight adlı serinin son kitabı Alaska'da bir kasaba ve orada çiftlerin birbirini bulup aşık olması anlatılmış . Palmer ve Hudson çok yakın iki arkadaş bir gece içip sıçıp gidip seks
The Drawback of Single Dads
The Drawback of Single DadsPiper Rayne · Piper Rayne Inc. · 01 okunma
Reklam
Karşındakini yargılamayı bırakırsan ‘bana zarar verdi’ yargısından kurtulursun. ‘Bana zarar verdi’ yargısından kurtulursan zarar dediğin şeyden de kurtulmuş olursun. İyi de ben güçlü filan değilim ki! Böyle vir vir vir konuştuğuma bakma. İnsan başka çaresi olmayınca öyleymiş gibi yapıyor.” “Bazen insan, konuştuğu kişi daha ağzını açmadan neler
Kendimi bütün ruhumla unutmanın uykusuna bırakmak istiyordum. Unutmam mümkün olsaydı, unutmak sürekli olsaydı, gözlerim kapansaydı da azar azar uykunun ötesine, mutlak hiçliğe gömülebilseydim, varlığımı artık hissedemez olacağım noktaya varsaydım, bir mürekkep damlasında, bir musiki ahenginde ya da renkli bir ışında erir giderdim ve sonunda dalgalar ve şekiller öyle büyürlerdi ki, hissedilemezin içinde silinir, yok olurlardı. O zaman dileğime kavuşurdum.
Artık demir almak günü gelmişse zamandan Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol. Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli, Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu. Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden, Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Yahya Kemal Beyatlı
Yahya Kemal Beyatlı
Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında. Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat her şeyi gördüm içim rahat gök yarıldı, çamura can verildi linç edilmem için artık bütün deliller elde kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de. Sözlerim var köprüleri
Reklam
816 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
ESİR ŞARKILAR VADİSİ Herkese Merhabalar. Sizlere severek okuduğum bir kitap ile geldim. Kalın bir kitap ama öyle de akıcı ve soluksuz okunuyor. Bu kitabı okurken nedense aklıma Türkan Şoray'ın oynadığı "Şenlik Var" filmi geldi. Eee yeşilçam sevince insan hop yapıştırıyor. Neden derseniz de buyurun yoruma ee hazır bilgi yok
Esir Şarkılar Vadisi
Esir Şarkılar VadisiKimberley Freeman · Arkadya Yayınları · 2017862 okunma
211 syf.
6/10 puan verdi
Kırmızı Saçlı Kadın
Roman; Orhan Pamuk; Y.K.Y. 5.Baskı / Ağustos 2016 ; 195 Sayfa (4)(16.07.2017) Devrettim Orhan Pamuk'un son romanı olan KIRMIZI SAÇLI KADIN başlıklı kitabı. Giriş bölümü fena değildi, gelişme bölümü idare ederdi, sonuç bölümünde epeyce puan kaybetti benden. On altı yaşında bir çocuğun, annesi olabilecek yaştaki bir kadınla tek gecelik ilişkisi çarpık bir düzeni işaret eder en çok. Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz. Aydın kabul edilenler Türkiyemiz'in içerisinde bulunduğu bu durumu alay ederek, kamu görevlilerini küçük düşürerek kitabında kullanıyorsa art niyet var demektir. Nobel kazanmış bir yazarımız olduğu için Pamuk'u yerden yere vuranlara karşı savunmuş biriyim. Artık bu gerçeği geçmiş zamanda kullanacağım. Bu romanda Pamuk, kendisini vatan düşmanlığı yaptığını iddia edenlere karşı tavır koyuyormuş, o kesime olan hıncı yüzünden yazdıklarıyla bir parça kendini avutuyormuş gibime geldi. Romanın Türkçesi geçer not alamadı benden. Bir metni hem de dünya çapındaki bir yazarımızın metnini bu hâlde kitaplaştıran ekibe de bir çift sözüm olacak. Yahu Kardeşim Türkçemize hakkıyla hakim olan yok mu(ydu) aranızda? Şu hâliyle roman bana yabancı bir dilden Türkçemize kötü çevrilmiş bir metin gibi geldi. Yazarımızdan okuduğum kaçıncı roman bu saymadım ama Orhan Pamuk'un bu kitabını okuduğum için pişmanlık duydum. On altı yaşındaki çocuğun annesi yaşındaki bir kadınla tek gecelik ilişkisini kimse bana destanlardan yola çıkarak savunmaya kalkmasın. Roman yazacağım, ünümü devam ettireceğim gayesiyle şu romanı yazmaya başlamış ise kendisine, Yazıklar olsun, diyeceğim. Pazar,16 Temmuz 2017
Kırmızı Saçlı Kadın
Kırmızı Saçlı KadınOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201950,3bin okunma
Atatürk inanıyordu ki, modern millet kavramı bugün cihanşümul medeniyetin temel taşıdır ve insanlık cihanşümul bir medeniyete sahip milletlerin ahenkli bir topluluğu olmaya doğru gitmektedir. Atatürk bu yüksek insanlık idealini tam bir açıklıkla ifade etmiştir: “Beşeriyetin hepsini bir vücut ve bir milleti, bunun bir uzvu addetmek icabeder."
ilk dizeyi "Anla­mıyor dünya beni" diye okumak gelenekti ama o "Anlamaz ol­du dünya beni" derdi, bu şekilde kendini acındırmadığını, da­ha az melodramatik, daha teslimiyetçi, aklı daha karışık oldu­ğunu hissederek. Anlamaz oldu dünya beni Ben ona bunca zamanımı harcadıktan sonra. Şarkı bir ressamın hayatını an­latıyordu ve kendisi kesinlikle ressam değildi. Fakat kaybet­meyi, kendini dünyadan koparmayı, inziva ve emniyet dünya­sına çekilmeyi, kaçış ve keşif arzularını aynı anda tatmayı de­rinden, adeta hayvani bir dürtüyle sezinliyordu. Hiçbir anla­mı yok benim için Dünyanın beni ölü bilmesinin Hayatta­yım diye bağırsam ne çare Ben geçmişim artık bu dünyadan.
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitap okumaya yeni başlayanlar varsa Hakan Günday’ı anlamak biraz sizi zorlayabilir. Çoğu bölümünde yok artık dediğim, şaşırdığım bazende üstümde kara bulutların dolaştığı durumlar oldu. Melankolik bir ruh haline sahipseniz ve yalnız..depresyona sokabilir. Kitap zaten çok akıcı ilerliyor, HİÇ olan kısım ise biraz daha etkiledi beni. Karakterimiz olan Zargana insanları etkisi altına almayı son derece iyi öğrenmiş olup insanları kukla gibi oynatıyor. Bu kadar senaryo kukla vs tabiki hayatta olmazsa olmaz dediğimiz aşkla bağlantılı.. Betty’ e. İşte o kısım; Zargana öğreniyordu. Aşık olunanla yapılan şeyin hiçbir değerinin olmadığını yazıyordu zihnine silinmez bir mürekkeple. Yapılan işlerin, gidilen yerlerin sadece aşık olunanın dışındaki insanlarla birlikteyken önemli olduğunu öğreniyordu. Çünkü kendi dışındaki bir varlıktan sırf nefes alıyor diye zevk alınabildiğini görüyordu ilk kez. Betty hiçbir şey yapmasa bile, sadece içine oksijen çekerek mutlu edebiliyordu Zargana’yı. Bir de parklarda el ele yürümeleri gerekmezdi. Hatta birbirlerine dokunmaları bile gereksizdi. Sadece var olduklarını göstermeleri yeterdi aşkı yaşayabilmeleri için. Keyifli okumalar.
Zargana
ZarganaHakan Günday · Doğan Kitap · 20137,3bin okunma
Ölümün yok etmesi, artık hiçbir şey değildir, çünkü o zaten her şeydir, çünkü hayat kendisini beğenmişlikten, boş sözlerden, zil ve çıngırak gürültüsünden başka bir şey değildir. Kafatası haline dönüşecek olan baş daha şimdiden boştur. Delilik ölümün daha şimdiden gelmiş halidir.
Hayvan Okulu ( Temsili; Öğütüm Sistemimiz)
Bir gün ormandaki hayvanlar bir araya gelerek okul açmaya karar verirler. Bir tavşan, bir kuş, bir sincap, bir balık ve yılanbalığı yönetim kurulunu oluşturdu. Tavşan, müfredatta koşmanın bulunmasını istemektedir. Kuş, uçmanın dahil olmasını, balık, yüzmenin dahil olmasını ve sincap, ağaca tırmanmanın mutlaka zorunlu dersler arasında olması gerektiğini söylemektedir. Bütün bunları bir araya getirip, bir müfredat programı yaptılar. Ve bütün hayvanların bu dersleri görmesini istediler. Tavşan, koşu dersinde A alıyor olmasına rağmen, ağaca tırmanmak onun için çok ciddi bir sorundu. Sürekli kafa üstü düşüyordu. Bir süre sonra beyni hasar gördü ve artık eskisi gibi koşamadı. Artık koşuda A almak yerine, C alıyordu. Ve tabii, ağaç tırmanmada ise her zaman zayıf alıyordu. Kuş, uçmada çok başarılıydı, ama sıra toprak kazmaya geldiği zaman, o kadar başarılı değildi. Sürekli gagasını ve kanatlarını kırıyordu. Bir süre sonra, toprak kazma notu hâlâ F olmasına rağmen, uçma notu C'ye düşmüştü. O da ağaca tırmanmakta çok zorlanıyordu. Sonuçta, sınıf birincisi olan hayvan her şeyi yarım yapabilen, geri zekalı yılan balığı oldu. Ancak eğitimciler çok mutluydu çünkü herkes bütün dersleri görüyordu. Ve buna "geniş tabanlı eğitim sistemi" dediler. Buna gülüyoruz ama gerçek bu. Sen de bunu yaşadın. Biz aslında herkesi başka biri yapmaya çalışıyoruz. O yüzden de insanların kendi olma potansiyellerini yok ediyoruz.
Öfke eğer kendisi ne ölçü tayin edilmesine tahammül ediyorsa başka bir isimle adlandırılmalıdır. O artık, dizginlenemez ve ehlileştirilemez olduğunu değerlendirdiğim öfke değildir; yok eğer tahammül etmiyorsa o zaman da tehlikelidir ve yardımcı güçler arasında sayılmamalıdır. Yani bu tutku ya öfke değildir ya da öfke faydalı değildir.
Sayfa 36
Daha iyi bir insan olduğumu iddia edecek cesaretim yok elbette, ama daha mutlu bir insan olduğumu biliyorum, çünkü o buz gibi donuk hayatım için yeni bir anlam buldum, yaşamın kendisinden başka bir sözcükle açıklayamayacağım bir anlam. Ait olduğum kesimin normlarını ve kalıplarını boş bulduğum için artık ne kendimden ne de başkalarından utanıyorum.
Sayfa 67 - FriedrichKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.