"....
Kendisini vuran bir avcı gibi ,
Ne söylersin söyle öyle sağır ki.
İnsan kılığında sanki bir bitki,
Uymuş hırsa, nêfse, gelmiyor yola...."
youtu.be/bBHuFOCdWQ4?si=...
ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ
Bu, kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir.
Bakara 2
اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ
Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak
Arif isen bir gün seni seslerler,
Bülbül deyûgülistanda beslerler,
Bir gün seni rehberinden isterler,
Kimin izni ile girdin yola sen.
Özün eğri ise yola zararsın,
Derdini yetişmiş derman ararsın,
Maslahatın nedir şarı sorarsın,
Sarraf olmayınca girme şara sen.
Kapıdan çıkınca köşe gözetme,
İçinkarartıp da dışın düz etme,
Şah Hatayî ötesini uzatma,
Mümin isen bir ikrarda dura sen.
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
_Evrimsel Psikoloji_
_Beynimiz evrimleşiyor. Artık, mağara adamları gibi kadınların başına vurup saçlarından sürüklemek yerine kulaklarına güzel saçmalıklar, boş şeyler fısıldıyoruz. Çağ’a uyum sağlayamayan medeniyetsizler ise doğal seçilimle elenmeye başlıyor.
_Evrimsel psikoloji, insanın sinir sisteminin doğurduğu davranışların evrimsel
"Özün eğri ise yola zararsın Derdini yetişmiş derman ararsın Maslahatın nedir şârı sorarsın Sarraf olmayınca girme şâra sen..."
Arif isen bir gün seni seslerler, Bülbül deyü gülistanda beslerler, Bir gün seni rehberinden isterler, Kimin izni ile girdin yola sen.
”Tek sınır bizim kendi koyduklarımızdır.”
Kişisel gelişim kitapları okumayı sevmem çünkü bana pek gerçekçi gelmezler. Ancak bu kitapta yazar kişisel gelişime farklı bir boyut kazandırmış. Yazar vermek istediklerini doğrudan, madde madde sıralamak yerine; bir kahraman üzerinden kurgulayarak kendinizi bir terapi seansında hissetmenize vesile olmuş.
Kitabın içeriğine kısaca spoiler vermeden geçecek olursam; Paris’te Eyfel kulesinin en tepesinde intihar etmek üzere olan kahramanımız Alan’ı Psikiyatr Dubreuil’in onu kurtarmasıyla hayatının değişimini okuyoruz.
Kitap; özgüven, korku, kaygı ve kendi bakış açımızla kendimize dair koyduğumuz engelleri nasıl aşacağımızı Alan’ı evrenselleştirerek kaleme alınmış.
Gounelle diyor ki “Korkularımızın çoğu kendi zihnimizin ürünüdür.”
“İnsanları değiştiremezsin, biliyorsun. Onlara ancak bir yol gösterebilir, sonra da bu yola girme arzusu verebilirsin.”
“ Sen itersen o direnir. Dumanı tersine çevir…”
"İnsan murat ettiği her iyiliği kendinde aramalıdır. Eğitime, daha doğru isimlendirmeyle terbiyeye, güzel bir yola girme ve orada mesafe alma işine esasen kendinden başlamalıdır. Kendini düzeltirsin, kendinle meşgul olursun, daha iyiye doğru gidersin. Bunda samimi olursun, etrafındakiler de senden istifade eder. Söze hacet olmaz. Çünkü insanlar söze bakmaz; bakar gibi yapar ama hakikat öyle değildir. Haline bakarlar. Bu yüzden demedi mi eskiler? "Lisân-ı hâl, lisân-ı kâlden entaktır." Hâl ve tavırlar, konuşmaktan daha çok şey anlatır. Sen kendini düzeltince âlem düzelir. Sen doğru ol, her şey doğru olur."
_Eğitim – Öğretim_
_Eğitim, bilgilenme ve gelişme sürecidir ve yaşam boyu devam eder. Süreklidir. Plansız ve programsız da olabilir.
_Öğretim, eğitimin okullarda planlı yapılan kısmıdır. Eğitimin bir parçasıdır. Öğretim, planlı programlıdır. Süresi vardır.
_Her eğitim, öğretim değildir. Fakat her öğretim, eğitimdir.
_Öğrenme
( Nuh’un büyükbabası Enok )
_Meleklerin Düşüşü ve Masonluk_
_İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. Melekler, göklerin çocukları onları görüp şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: “Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.” Liderleri Semyaza onlara dedi ki: “büyük bir günahın cezasını
_İnsan nasıl canını kurtarmak için kaçarsa bir ayıdan, ben de öyle kaçıyorum karım olduğunu iddia eden o karıdan. Ben artık kendimin değilim. Ben bir eşeğim. Bir kadının kocasıyım. Üstümde hak iddia eden kadına aitim. Siz nasıl atınız üstünde hak iddia ediyorsanız o da benim üstümde öyle. Bir hayvana sahip çıkar gibi istiyor beni. Hani beni bir
_İslam = Arapçılıktır. Asimilasyonla inananı araplaştırır. Her müslüman halk, araplaşmaya mahkumdur. Kuran’ın kendisi, Araplar için Arapça olduğunu söyler.(Şura 7) İnsanın tüm yaşantısı, giyimi, yemesi, içmesi, gezmesi, eğlenmesi, sevmesi, düşünmesi ve inanması “çöl bedevîlerinin kabile kanunu” ölçütlerine göre ayarlanmaktadır. İslamlaşarak milli