Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?"
Bu defaki, dâvaların davası... Bu defaki, temelinden, topyekûn meselemiz... En çetin ve belki yükü kaldırılmaz dâva... Onun için, Yunus'un dediği gibi "zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?"
Yunus Emre'nin dediği gibi: "Zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?"
Sayfa 230Kitabı okudu
''Zehirle pişmiş aşı yemeye kimler gelir?'' Dilsizce, yalnız ALLAH demeye kim gelir?
Yunus'un dediği gibi «zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?» diye ifadelendirebileceğimiz bu dâvaya, dünyalar arası büyük murakabe gözüyle bakabiliriz. Belki sahura kadar 3 gece sürecek olan bir konuşma... İşte sizi, sofranıza zehirle pişmiş bir kazan aş sunduğum takdimiyle, lezzetli iftarınızdan sonra, öyle bir acı iftara davet etmekteyim ki, fikir çilesini sevmeyenlerin dilini yakabilir ve yüzünü buruşturabilir.
Sayfa 9
Yahya Kemal hakkında
Sonradan dostu olduğum ve her mısra ve kelimeme dikkat eder olduğunu gördüğüm Yahya Kemal, muhakkak ki, eşyanın dış yüzüne müstesna bir zevk ve (estetik) gözlüğüyle bakmış, fakat ileriye geçememiş, bütün küçüklükler ve aşağılıklardan arınmış, fakat büyük «ulvî»ye yükselememiş, has ekmek yerine pasta kreması yuğurmuş ve ondan ibaret kalmış, kütük ve nakşı birbirine mezcedememiş, çileli tecritten yoksun, sadece (plâstik) bir idrak... O, şahsıyle de, mâverâ kurcalayıcısı bir görünüş ifadesine sahip olmak yerine, sınıfta burnunu karıştıran dalgın dâhi mevkiinde kaldı; ve Yunus Emre gibi «zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?» sualini nefsine sormaksızın, Abdullah Lokantasında hindi dolması yemeye bayıldı. Bunlara rağmen hakikiliğini koruyabildi.
Yunus Emre'nin dediği gibi: "zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?"
Sayfa 208 - Büyük Doğu YayKitabı okudu
Büyük muhasebe işi bu, kolay değil..!
BATI TEFEKKÜRÜ Şimdiye kadar yaptığım konuşmalar, muhtelif ana fikir aynalarında cemiyetin gösterdiği kemal ve zeval tezahürlerinin kendi teşhislerimiz zaviyesinden parça parça aksettirilmesiydi. Ama bu defaki öyle değil... Bu defaki, dâvaların dâvası... Bu defaki, temelinden, topyekûn meselemiz... En çetin ve belki yükü kaldırılmaz dâva.. Onun için, Yunus'un dediği gibi «zehirle pişmiş aşı yemeye kim gelir?» diye ifadelendirebileceğimiz bu dâvaya, dünyalar arası büyük murakabe göziyle bakabiliriz. Belki sahura kadar 3 gece sürecek olan bir konuşma... îşte sizi, sofranıza zehirle pişmiş bir kazan aş sunduğum takdimiyle, lezzetli iftarınızdan sonra, öyle bir acı iftara davet etmekteyim ki, fikir çilesini sevmeyenlerin dilini yakabilir ve yüzünü buruşturabilir.
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.