Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir çok metafor barındıran, diğer eserlerine göre daha az etkili bulduğum (bkz: Umibe no kafuka) Murakami'nin bir eseridir. Araştırıp, bu çok kalın, tuğla gibi bulanlar olacaktır. Onlar için tavsiye; cilt olarak satışı vardır. O şekilde de değerlendirebilirler. Ayrıca, içinde harika eserlere yol çizmiştir. Louis Armstrong'tan tutun da, Vivaldi'ye kadar... jikad.org.tr/2012/index.php?...
1Q84 (Tek Cilt)
1Q84 (Tek Cilt)Haruki Murakami · Doğan Kitap · 20163,436 okunma
164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
KİTAP İNCELEMESİ (8) Kitabın Adı : Kürk Mantolu Madonna Üst Başlık : Yok Yazarı : Sebahattin Ali ( 1907 – 1948) Çevirenler : Türkçe Yayınevi : Yapı Kredi Yayınları Yayıncı : ykykultur.com.tr Sayfa Sayısı : 160 Kategori : Roman Baskı : 82. Baskı Eylül 2016 İstanbul ISBN :
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021315,8bin okunma
Reklam
384 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Okundu. 364 sayfa bitti. Dumura uğradığım için tarihsel notlar dediği kısmı okumadım. Evettt 363. sayfada ağzınız açılıp,nasıl yani bu kadar mı diye şaşkınlık içinde kalıyorsunuz! Kitabın bir sonu yok ve bir son bekliyorsunuz. Mutlaka bu hikayenin bir sonu olmalı! Okurun hayal gücüne bırakılan sonları sevmiyorum. Damızlık kızın öyküsü her ne kadar distopya bir eser gibi gözükse de bir çok coğrafyada yaşanan bir olay olarak okudum. Kadının bütün yaşamsal haklarının elinden alındığı. Sadece üreme makinesi olarak kullanıldığı bir zamandan bahsediliyor. Herşey yavaş yavaş başlıyor. Hic farkına bile varmıyorlar,değişimlerin.bir gün içinde tüm haklarının elinden alınması ve doğurganlık yetileri karşılığında, üst mertebedeki kişilere damızlık olarak verilmeleri anlatılıyor kitapta. Isimleri ve benlikleri onlardan alınıyor. Kırmızı uzun elbiseler ve kulaklıklı beyaz sapkalar artık onlarla bir bütün oluyor. Cinsel kimlikleri olmamalı. Kitapta sevmediğim diğer bir nokta zamansal geçişler. Bugünü anlatırken,bir anda bakıyorsunuz ki geçmişe gitmiş ve o zamanı anlatıyor.tabi siz o geçişi hemen idrak edemiyorsunuz veya ben idrak ederken zorlandım Değişik bir konuydu. Distopik kitapları sevdim. Yıllardır varlıklarından bile habersizdim. Ütopik veya distopya tarzında yazılmış kitap önerilerinizi bekliyorum.
Damızlık Kızın Öyküsü
Damızlık Kızın ÖyküsüMargaret Atwood · Doğan Kitap · 201911,1bin okunma
163 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitabın sayfa sayısı 163. Okurken sizin hissettiğiniz 363. O kadar dopdolu bir kitaptı ki böyle olacağını beklemiyordum hiç. Gelişen her olayın mutsuz sonla bitmesi bir zaman sonra iç baymaya başladı ama aksi zaten bu kitap için mümkün olmazdı. Emrah Serbes' in dilini kesinlikle çok sevdim fakat uzun bir süre yeniden okumayı düşünmüyorum. Henüz değil . Bu ruh halindeyken olmaz. Şayet eğer hayatınızın en boktan zamanlarındaysanız bu kitaba bulaşmayın.
Müptezeller
MüptezellerEmrah Serbes · İletişim Yayınları · 20167,6bin okunma
338 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Öncelikle belirtmem gereken şey kitabın fiziki yapısı. Kitap 363 sayfa gibi dursa da esasen 550 sayfa hacminde. Kitaptaki diyaloglar alt alta değil yan yana ve hatta aynı cümle içinde verilmiş. Okurken bazen konuşulanı kimin söylediğini karıştırıyorsunuz. Konuşmalar tırnak içine alınmadığı için de neyin anlatım neyin konuşma olduğunu anlamakta zorlanıyorsunuz. Bir cümle bazen bir sayfaya yakın sürüyor ve cümle sonunda başını unutmuş oluyorsunuz. Paragraflar öylesine uzun ki bazen 3 sayfayı bulabiliyor. Halbuki tek bir paragrafın en az 10 paragraf olması gerektiğini görüyorsunuz. Kitap, Hz.İsa'nın hayatını anlatmaktan ziyade alternatif bir İncil olarak kaleme alınmış. Dolayısıyla katolik hıristiyanların İncil'ini bilmeden alternatif İncil'i okuduğunuzda da çoğu konu havada kalıyor. Mesela kitapta yazar sıkça şunu demeye getiriyor; "Siz bakmayın bugünkü İncil'e, o olay aslında böyle oldu". Halbuki biz bugünkü İncil'de o konu nasıl anlatılıyor bilmiyoruz. Halbuki Hz.Muhammed'in hayatını anlatan bir eser olsaydı ya da İslamiyetin doğuşunu anlatan bir kitap, o zaman mukayese imkanımız olacaktı. Ayrıca gerek bizlerin gerekse hıristiyanların inandığı Hz.Meryem ya da Hz.İsa karakteri ile kitapta yer alan karakterlerin uzaktan yakından bir ilgisi yok. Mesela kitap Hz.Meryem'in kocası ile yaşadığı cinsel münasebet ile ilk bölüme başlıyor. Hz.İsa'nın 9 kardeş olması gibi de bir durum var kitapta. Bütün bu eleştirilerimin yanında akıcı, kolay anlaşılan ve ilgi çekici bir kitap. Kısacası; yazarın bu kitaptan sonra ülkesinden neden ayrılmak zorunda kaldığını anlamak zor olmadı benim açımdan. Keyifli okumalar.
İsa'ya Göre İncil
İsa'ya Göre İncilJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20182,408 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
Halit İrdal ve Hayri Ayarcı yahut Saatli Bombaları Ayarlama Enstitüsü 《Hayatta uğradığımız bütün güçlükler az çok kafamıza gelen ilk fikirden bir türlü silkinip çıkamayışımız yüzünden değil midir?》 Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, s. 373 1- (Halit Ayarcı) Gülerek bana baktı: - Aziz dostum, dedi, zavallı dostum! Yahut Zavallı
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,8bin okunma
Reklam
368 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Robin Wasserman’ın Soğuk Uyanış Serisi Üçlemesinin ilk kitabı. Açıkçası kitap hakkında başka ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Kitap çabuk okunuyor. Ben sekiz günde bitirdim, ama o benim yoğunluğumdan kaynaklıydı sadece. İsteyen bir günde de üç günde de bitirebilir. Bir de şu durum var, ilk sayfaları Lia’nın makinenin içinde uyandığındaki düşünceleri epey heyecan verici ve merak uyandırıcıydı, ama ondan sonra, yaklaşık olarak 200. sayfaya kadar biraz sıkıcı ilerliyor diyebilirim. (Ve evet kitap zaten 363 sayfa) Ayrıntılı inceleme için; merilands.com/makineye-hapsol...
Donmuş
DonmuşRobin Wasserman · Martı Yayınları · 2018480 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Merhamet zulmün merhemi olamaz.
Ben bir insandım, biz bir insandık... Müslümanlar, Hristiyanlar, Yahudiler, Ezidiler... Ve bizi dil, din, ırk vs ayrımıyla ayıran bütün gruplar olarak insandık. Sonra ne oldu? Doğumumuzdan ölümümüze bir film şeridi gibi geçirin yaşamınızı. Biz ne yaptık? İşte dünyada saniyede oluşan insan istatistikleri: Tarih 20/07/2019 Saat 15:00 Şu anki
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,8bin okunma
159 syf.
10/10 puan verdi
En sevdiğim yazarlarda başı çekecek gibi Güntekin. İlk okuduğum ama daha önce okuduğum kitaplara oranla daha çok doyum aldığım bir kitap oldu. 363 tane osmanlıca kelime olması biraz can sıkıcı ama kelime dağarcığımızı genişletelim değil mi? Bulunduğu yer de çok başarılı olan Zehra adında bir öğretmen var. Fakirlere, ailesi kötü olanlara çok acımasız davranıyor. Yine de herkes seviyor nedense bunu, ben olsam hemen ihraç ederdim. Ama neden böyle bu kadın ya demekten kendimi alamadım ve bir çırpıda bitirdim kitabı. Babasının ölümünü haber alınca gitmek istemiyor Zehra ama cenaze işleri falan mecbur gidiyor. Çocukluğundan beri ailesini mahvedenin babası olduğuna inanmış. O yüzden nasıl bir nefretse artık ölüsünü görmek bile istemiyor. Lakin babasından kalan sandıkta bulduğu hatıra defteriyle gerçeklerle yüzleşiyor. Acıyor babasına, kim acımaz ki? Zavallı adam. Anlatılan her şeye, olayların göründüğü gibi olduğuna inanmamak gerek. Bir insanın içini bilmek gerek. Sormak, soruşturmak, kötü de olsa insanların yanında olmak gerek. Aile içi sorunları, acıyı, kederi, sefaleti, bir insanın çöküşünü ince ince anlatmış Reşat Nuri. Film-dizi tadında bir kitap. Okumuyor, yaşıyorsunuz adeta. Velhasıl-ı kelam okuyun canlarım pişman olmazsınız. Sevgiyle, kitapla kalın. ️ (not: Önyargı pişmanlıktır.)
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139,5bin okunma
117 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.