Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Celalettin Topbaş

Celalettin Topbaş
@DrCelalettin
Hobbit
Topraktaki bir oyukta bir hobbit yaşardı.
Sayfa 15 - İthakiKitabı okudu
Reklam
Ve Polo: "Biz canlıların cehennemi gelecekte var olacak bir şey değil, eğer bir cehennem varsa, burada, çoktan aramızda; her gün içinde yaşadığımız, birlikte, yanyana durarak yarattığımız cehennem. Iki yolu var acı çekmemenin: Birincisi pek çok kişiye kolay gelir: cehennemi kabullenmek ve onu görmeyecek kadar onunla bütünleşmek. Ikinci yol riskli: sürekli bir dikkat ve eğitim istiyor; cehennemin ortasında cehennem olmayan kim ve ne var, onu aramak ve bulduğunda tanımayı bilmek, onu yaşatmak, ona fırsat vermek."
Sayfa 204 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
AYRILAR GEMİSİ
Bunlar en mutlu günleri ayrılığımızın Yanaşmadan özlemenin limanlarında Bir uzun hava içinde kendimiz kendimizin Uzasın dönmenin saçları, çağırma uzasın
Sayfa 19 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Babası olsa aşağı yukarı şunları söylerdi: Eğer bir kimsenin her istediğini yapmasına müsaade edersen çok geçmeden şaşkınlıktan kafasını bir yerlere çarpar. Veya şöyle derdi: Her istediğini gerçekleştirebilen biri, çok geçmeden ne isteyeceğini bilmez olur.
Sayfa 29 - Aylak Adam YayınlarıKitabı okudu
Dünyadaki kötülük neredeyse her zaman cehaletten kaynaklanır ve eğer aydınlatılmamışsa, iyi niyet de kötülük kadar zarar verebilir.
Sayfa 135 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dünyadaki kötülük neredeyse her zaman cehaletten kaynaklanır ve eğer aydınlatılmamışsa, iyi niyet de kötülük kadar zarar verebilir.
Sayfa 135 - Can YayınlarıKitabı okudu
... endişeli bir yüreğin en büyük arzusu, sevdiği kişiye sonsuza dek sahip olmak ya da ayrılık zamanı gelip çattığında, bu varlığın ancak buluşma günü gelince son bulacak düşsüz bir uykuya dalmasını sağlayabilmektir.
Sayfa 115 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir insan için bir başka insanı derinliğine tanımak olası mıdır? Birini gerçekten tanımak, hem zaman hem de içtenlikle harcanacak çaba ister, ama gene de özüne ne derece yaklaşılabilir ki?
Sayfa 38 - Doğan KitapKitabı okudu
"Ya da patron, bütün bunları bana masal gibi anlatabilseydin. Hüseyin Ağa'nın yaptığı gibi... Bu, benim komşum olan ihtiyar bir Türk'tü; çok ihtiyar, çok yoksuldu; karısı da yoktu, çocukları da... Garibin biri; yemek pişirir, tahta siler, akşamüzeri de babadan kalma evine gelir, ninem ve öbür ihtiyar komşularla avluda oturur, çorap örerdi... Ermiş bir adamdı bu Hüseyin Ağa. Bir gün beni dizlerine aldı, hayırduası edermiş gibi elini başıma koydu. 'Aleksi,' dedi, 'bak sana bir söz söyleyeceğim; küçük olduğun için anlamayacaksın; büyüyünce anlarsın. Dinle oğlum: Tanrı'yı yedi kat gökler ve yedi kat yerler almaz; ama insanın kalbi alır. Onun için, aklını başına topla Aleksi, hayırduam seninle olsun, dikkat et, hiçbir zaman insan yüreğini yaralama!' "
Sayfa 313 - Can Yayınları, Aleksi ZorbaKitabı okudu
Her insanın kendi deliliği vardır; bana da öyle geliyor ki, en büyük delilik, bir deliliğe sahip olmamaktır.
Sayfa 175 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Cennetin, daha doğrusu art arda birçok cennetin hayalini kurarız, ama bunların hepsi, daha biz ölmeden önce bile, kayıp cennetler, içinde kendimizi kaybolmuş hissedeceğimiz cennetler haline gelirler.
Köy tamamen yok olmadan sezilip bilinebilseydi, bazı çareler aranabilir, belki de bulunabilirdi. Oysa şimdi çoluk çocukla birlikte toprak damlar, hayvanlar, avlular, ağaçlar, hatta ses gibi, koku, gülüş ya da acı gibi şeyler de büyük bir yokun içindeydi. Üstelik bütün bunlar kendi yokluklarının içinde, yıllardan beri yok olduklarından habersizdiler...
Sayfa 126 - EVEREST YAYINLARIKitabı okudu
Elindeki makasın ucunu bir an için havaya dikip onuruma içilecek bir kadeh gibi yavaşça kaldırarak, hoş geldin beyim, dedi berber. Belki çırak da aynı şeyi söyledi, ama onun sesi işitilmedi; yalnızca ağzı açıp kapandı. Koltuğun çevresinde yarım adımlarla, berberin hareketini kollaya kollaya dönüyordu. Ustası makası şıngırdatarak kimsenin bilmediği bir oyun havası tutturmuştu da o durup dinlenmeden oynuyordu sanki.
Sayfa 7 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Çok fazla çabalamak gerekiyor, bir insanın yapıp ettiklerinin önem taşıdığına ve yaşamın ölüme baskın çıktığına inanmak için fazlasıyla kibir ya da fazlasıyla aşk gerekiyor.
İnsan değil ruhtu o artık, tıpkı sonsuz boşluktaki bulutlar gibi, bedeninin etten kemikten çerçevesi içinde sınırları çizilmiş "saf ruh hissiyatıydı".
Sayfa 270Kitabı okudu
Reklam
Bugünün katili yarının fatihi olacaktı ama bu esnada dünkü alışkanlıklarla yoğrulmuş bugünün korkunç kötücüllüğüne de tahammül edecekti.
Sayfa 258Kitabı okudu
"Birlikte gülüyorsanız mutluluktur, birlikte ağlıyorsanız dostluktur; ama birlikte susuyorsanız bu aşktır."
İnsanı kendi düşüncelerinin doğruluğuna en iyi inandıran araç, yine kendi alkışlarıdır.
Sayfa 415Kitabı okudu
Inan ki hiç bir ölümlü insan, ağırlığınca kitap kadar etmez...