Her an ölümle yüz yüze kalabilirim. Ama yaşayabildiğim sürece ölümü karşılamaya gitmem gerekmez. Bir gün ister istemez ölümle karşılaşacağım; bu önemli değil. Önemli olan benim yaşamamın veya ölümümün başkalarının yaşamını nasıl etkileyeceği...
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski İstanbul mudur
"Çekilmez bir adam oldum yine:
Uykusuz, aksi, nalet.
Yine her seferki gibi haksızım.
Sebep yok,
Olması da imkansız.
Bu yaptığım iş ayıp, rezalet
Fakat elimde değil
Seni kıskanıyorum
Beni affet..."
"Sonsuz aşk ile anlık heves arasındaki fark, anlık hevesin biraz daha uzun sürmesidir, der. Doğrudur da. O yüzden, bir seylerin sonsuz olacağını düşünerek anlık heveslerin senin canını acıtmasına izin verme."
"Sadece sen, benim hakkımda hiçbir şey bilmeyen sen, hiç bir şey umurunda olmayan biri gibi davranan veya her şeyi ve herkesi yok sayan sen. Sadece seni sevdim, beni hiç tanımamış olan ve hep sevdiğim seni."
"Her insanın bir yıldızı var ama hepsi birbirinden çok farklı. Yıldızlar; yolcular için birer kılavuz, bilginler için ise gökyüzündeki birer ışık kaynağıdır. Şu iş adamına göre ise birer altındır. Bütün yıldızlar sessizdir. İşte, senin yıldızın hiç kimsenin yıldızına benzemeyecek."
"Geceleri gökyüzüne baktığında, ben, o yıldızlardan birinde oturuyor ve gülüyor olacağım. İşte o zaman, bütün yıldızlar sana gülüyormuş gibi olacak. Yalnızca senin yıldızın gülmeyi biliyor olacak."