"o zamanlar bilmiyordum. birini tekrar düzelemeyecek kadar kötü kırabileceğimi. insan, sadece var olarak diğer bir insanda dönüşü olmayan yaralar açabiliyordu"
ben garip bir kadınım... benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız... çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır... hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum...
“Gitmek mi yitmektir, kalmak mı?” artık bilmiyorum… Yerini yadırgayan eşyalar gibiydim ya ben hep! Ve inançlı, gitmenin bir şeyi değiştirmediğine. Bilemem, belki bu yüzden Ben sana yanlış bir yerden edilmiş, Bir büyük yemin gibiydim… Beni hep aynı yerimden yaralayan o eve Yine de döneyim, döneyim istedim...”
kâmran, ben senden nefret ettiğim için, yabancı memleketlere kaçmıştım. şimdi, nefretim o dereceyi buldu ki, bu uzaklık kâfi gelmiyor, senin yaşadığın, nefes aldığın dünyadan uzaklara kaçmak istiyorum..