"Dinle neyden, zirâ o bir şeyler anlatmada
Ayrılıklardan şikayet etmededir.
Ney der ki: Beni kamışlıktan kopardıklarından beri,
İniltim kadın - erkek herkesi ağlattı.
Ayrılık bağrımı delik deşik eylesin,
Tâ ki aşk derdini anlatabileyim."
Sayfa 68
Gözyaşları! Amma ağlattı bu yaşam bizi. Doğrusu biraz ayıp ediyor artık. Hiç ara vermiyor. Biri biterken öbürü başlıyor.
Bu satırlar beni dün uluorta bir yerde dakikalarca ağlattı.
Anne-babalar çocuğun kendi kişiliğini oluşturma sürecinde bir ayna işlevi görüyorlar. Çocuk, kendini tanımlarken onların kendisine bakış açısı üzerinden tanımlıyor. Aynen bir ayna gibi. Normal bir ebeveyn aynasının gerçeği olduğu gibi ve biraz da şefkat filtresiyle olduğundan birazcık daha iyi göstermesini umarız. Çocuk, bu ebeveyn aynası üzerinden kendini tanımlar. O aynada gördüğü şeyler sağlıklıysa sağlıklı, sağlıksızsa sağlıksız bir benlik yapısı geliştirir. Kutsallık atfettiğimiz ve çoğu zaman sorgulamaktan çekindiğimiz anne-babaların bize sunduğu aynalar her zaman sağlıklı olmayabilir. İşte burada kırık aynalar dediğimiz durum ortaya çıkıyor. Anne babanın kendisiyle, birbirleriyle veya dünyayla sorunları varsa çocuğuna sunduğu ayna, kırık bir ayna olabiliyor. Kırık bir aynanın bize sunduğu görüntü, gerçeğin bozulmuş hâli olacaktır. Olduğundan daha çirkin, daha kusurlu ve hatta değersiz.
Sayfa 24 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
"Biraz yürürsem geçer dediğim o his beni sokak ortasında ağlattı."
Hz. Ebu Bekir Efendimiz (r.a) bir gün hastalanınca ziyaretine gelenlerle arasında şu konuşma geçti. Gelenler,
"Sana doktor çağıralım mı?" diye sordu.
"Doktor beni gördü" dedi.
"Öyleyse sana ne tavsiye etti?" dediler.
"Rabbin dilediğini hakkıyla yapandır" dedi.
Daha sonra yanına Hz. Ömer'i (r.a) çağırdı. Yaptığı sohbetle onu ağlattı. Ardından şöyle buyurdu:
"Eğer tavsiyelerimi tutarsan, senin için ölümden daha sevimli gelen bir şey olmaz. Nasıl olsa o, sana gelecektir. Şayet dediklerimi tutmazsan, senin için ölümden daha sevimsiz hiçbir şey olamaz. Ama sen, o sevimsiz gördüğünü yok edemezsin."
Hz. Ebu Bekir Efendimiz (r.a) daha sonra herkese şöyle dedi:
"Darlıkta ve yoklukta daima Allah'ı hatırlamanızı, O'ndan gereği gibi korkmanızı, layık olduğu şekilde O'nu yüceltmenizi ve bol bol Ondan günahlarınızın affı için yalvarmanızı tavsiye ederim. Hiç şüpheniz olmasın, Allah'ın bağışlaması boldur. Allah'ın selamı üzerinize olsun.
SemerkandKitabı okudu
"Jiazhen'ın öteki hayatta da benim karım olmayı istemesi beni ağlattı."
Sayfa 185Kitabı okudu
Aziz dostum seni kimler ağlattı
Tecelli derdini derdime kattı
Yalan dünya nicelerini ağlattı
Kim bilir ki son mekânın nereler.
