+Bazı günler zorlu geçiyor! Dedim. -Ruhumu okudunuz ama nasıl? +Birçok açıdan birbirimize benziyoruz,diye yanıtladım. Duyarlılıkları büyük içsel yankılanmalar uyandırarak daima birlikte titreşen ve asabi mizaçları nesnelerin temel ilkeleriyle sürekli uyum içinde olan keder ve haz karşısında ayrıcalıklara sahip bulunan o nadide varlıklar grubuna
Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Kemed - Sevda
Bu, kalbin en şiddetli hüznüdür. Bunda gözyaşı olmaz; ancak bu sevdaya tutulan biri, çok ah ve of çeker, inler durur, daima iç çeker. Bu öyle bir yüzümdür ki aşık, onu kendinde bulur; ne yoksun kalabilir ne vazgeçebilir bundan; fakat bir türlü sebebini de bilemez. Bu, aşıkların bir sıfatıdır ki hassaten sevgiden başka bir sebep yoktur bunun. Bunun biricik ilacı da sevgiliye kavuşmaktır. Aşık, Sevgilisiyle öylesine meşguldur ki kendisini saran bu aşk nedeniyle, her türlü duyguya karşı körelmiş. Bu sevda aşığı yok eder, eritir, bitirir.
Reklam
ah laikse aşkımız biter elbet bir kış baharyaz günü gözlerin uçurumlar kaydeder avuçlarıma bir çınar gövdesini bir hamle daha yayar üç içbükey komodin silah çeker vurulur sen gidersin, denklem düşer, ben aşk olduğumu ağlarım bir kelebek konduğu yerde bir mayın olduğunu anlar
Sel Yayınları
"ATA'M İZİNDEYİZ!" Atam, hâlâ yaşıyorsak: Edepsizlik sayesinde! Altı oku soruyorsan, Politika dehlizinde! Hele partin senden sonra, Devrimlerin tavizinde!
Milliyet YayınlarıKitabı okudu
Ah, devası zehir olan Acıyı kimler İyi eder? İnsana fazla sevgisinden Üstüne nefreti kim çeker? Hakir görse de, hakir gören, Sevgisi kendine yetmiyen, Dünyada ancak kendini yer.
Derkenar/Yusuf’u Zindana Attıran Zeliha
Anlatırlar ki, Züleyha Yusuf’u zindana attırdığı vakit onun ayrılığıyla ardından yanıp yakılmaya başlamış. Hem kendisinden ayırmış, hem hasretini çeker olmuş. Bu yüzden zaman zaman zindanı ziyarete gider: “Hükümlüm kaçmış olmasın!” diye kontrol eder, ama içten içe hasret giderirmiş. Eğer Yusuf’u uyurken bulursa hücresinin önünde bekler, seyreder, uyanık bulursa azarlar, böylece yüzüne bakarmış. Nihayet bir keresinde sesini de çok özlediğini fark etmiş ve bir köle çağırıp: “Hemen şimdi, Yusuf’u yere yık, adamakıllı kırbaçla! Öyle vur ki ta uzaktan ah ettiğini duyayım.” demiş. Köle emre itaate niyetlendiyse de Yusuf’un güzel yüzünü görünce kıyamamış. Hücrede bir post var imiş, onu yere sermiş ve başlamış vurmaya. Kölenin her kamçısında Yusuf mahsustan feryad etmekte, çığlık atmaktaymış. Zeliha ise bağırmaya devam ediyor: “Daha hızlı vur, adamakıllı vur!” Nihayet köle Yusuf’a yalvarmış: “A güneş yüzlü, Zeliha gelir de sırtında kamçı izi göremezse şüphesiz beni öldürür. Omzunu aç, dişini sık, bir kerecik olsun kamçıya dayan!” Yusuf elbisesini sıyırmış. Köle öyle bir vuruşla vurmuş ki Yusuf yere kapaklanmış. Zeliha, bu sefer Yusuf’un ah edişini duyar duymaz bağırmış: “Yeteeeer!”
Sayfa 396 - Çok beğendiğim bir kıssa...Kitabı okudu
Reklam
772 öğeden 631 ile 640 arasındakiler gösteriliyor.