5 - Allah'ı bırakıp da kıyamet gününe kadar kendisine hiç bir cevap veremeyecek olan putlara dua eden kimseden daha sapık kim olabilir? Oysa taptıkları şeylerin, onların yalvarışlarından haberleri bile yoktur.
6 - Kıyamet günü insanlar biraraya toplandığı zaman taptıkları şeyler kendilerine düşman kesilirler. Ve onların kendilerine tapmalarını inkâr ederler.
Ahkaf Sûresi meali
Allah'ı bırakıp da kıyamet gününe kadar kendilerine cevap veremeyecek olan(lar)a tapınan (ondan güç alıp ona sığınan) kimseden daha sapık kim olabilir? Halbuki onlar, bunların tapmalarından (bile) habersizdirler.
Doğrusu biz, senin üzerine ağır bir söz bırakacağız. (Müzzemmil sûresi, 73:5)
Sen de peygamberlerden azim sahiplerinin sabrettiği gibi sabret. (Ahkâf suresi, 46:35)
Biz insana anne babasına en güzel şekilde davranmasını önemle emrettik. Çünkü annesi onu nice zahmetlere katlanarak karnında taşımış ve nice güçlüklerle doğurmuştur. (Ahkâf Sûresi 15)
-Ömer Çelik / Hakk'ın Dâveti Kuranı Kerim Meâli ve Tefsiri Cilt 4
Mekke'de inen Lokman sûresi, Kûfiyyûna göre 44 âyettir.
Rahman, Rahim Allah 'ın Adıyla
1. Elif-Lâm-Mîm.
2. Bunlar {bâtıla karşı Allah tarafından muhkem kılınmış} hakim kitabın âyetleridir.
3. (Bunlar) ihsan edenler {yani, takva sahibi olan kimseler} için {dalâletten kurtaran} bir hidâyet ve {azabtan uzak tutan} bir rahmettir.
Allah Teâlâ,
Rabbim sana sadık, sana sadakatli bir kul olmadan geçirdiğim yıllar için bağışla. Şüphesiz sen en çok af dileyenleri sever, sonsuz merhametinle affedersin.
Sûrelerde verilen öğütleri ve sûrelerin nelerden bahsettiğini elimden geldiğince kısa bir şekilde not aldım okumak isteyenler için incelemeye de birakacağım.
Allah'a emanet olun
"Rabbimiz Allah'tır!" deyip sonra da özde ve sözde dosdoğru olarak inanç, amel ve ahlâkta sapmadan doğru yolu takip edenler var ya, onlara hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar cennetin yârân ve yoldaşlarıdır; yaptıklarının bir mükâfatı olarak orada ebedi kalacaklardır. (Ahkâf Sûresi 13, 14)
-Ömer Çelik / Hakk'ın Dâveti Kuranı Kerim Meâli ve Tefsiri Cilt 4
O kimseden daha sapık kim olabilir ki, Allâh’ı bırakıp da, kıyâmet gününe kadar kendisin(in hiç bir isteğin)e hiçbir cevap veremeyecek olan (putlar gibi âciz) kimselere ibadet etmektedir. Üstelik bu (tapınıla)nlar o (tapa)nların duasından bile habersizdirler!
Tasavvuf ve tevessül karşıtı bazı kimselerin bu ve benzeri âyetleri, mürşitlerine râbıta yapan veya Allâh-u Te`âlâ nezdinde yüksek mertebe sahibi olduğuna dâir hüsn-ü zanda bulunulan kişilerin kabirlerini ziyaret edip, onların yüzü suyu hürmetine Allâh-u Te`âlâ’dan bazı isteklerde bulunan kişiler aleyhine bir delilmiş gibi ortaya atmaları, ilgisiz bir şeyi konuya katmaktan başka bir şey değildir. Zira bu âyet-i kerîme Allâh’ı bırakıp da başkalarına tapanların, onlara yalvarışından bahsetmektedir. Tevessül ehli ise, Allâh-u Te`âlâ’ya ibadet ve duayı hiçbir suretle terk etmemekte, peygamberleri ve velîleri ise yine Allâh-u Te`â lâ’nın: “Sizi Bana ulaştıracak vesile arayın!” (Mâide Sûresi: 35) emri gereği, Allâh-u Te`âlâ’ya yaptıkları duanın kabulüne bir aracı edinmektedirler.