“Aidiyet betondan yapılmış, özgürlük deniz kumundan. İçimde sallanıp duruşum bu sebepten.”
Sayfa 71Kitabı okudu
Dünyadaki hiçbir şey aidiyet hissini sorgulatmaz.
Koridor YayıncılıkKitabı okudu
❝Anladım ki aidiyet, kan bağından önce gelen bir şeydir.❞
Sayfa 212Kitabı okudu
bunca tanışıklığımız varken
sana dair
bana söz düşmüyor eğer düşerse benimle kutsaldır
Sayfa 29 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
Kendimden kaçmak için her yolu denedim...
Çalıştım, çok uğraştım; ama boşuna...
... aidiyet yakamı bırakmıyordu.
Sayfa 8 - Sel Yayıncılık
İnsanlar neden tarikatlara katılır?
Klişelerin tersine tarikatlara katılan insanların %95'i psikolojik açıdan sağlamdır. Tarikatlara katılanlar bireysel ve çevresel ihtiyaçlara cevap olarak bunu yapar: aidiyet isteği, yaşamın büyük sorularına cevap arama veya tarikat hayatının tecrit edilmiş, yapılandırılmış yönüne çekim. Tarikat liderleri de üyelerin tarikata alınması ve elde tutulmasında en önemli rolü oynar.
Sayfa 237 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
aynı tabaktaki salata gibi istediğin kadar karıştır bir bütün asla olamaz!
Bu kadar parçalanma eğilimi gösteren, aynı toprağı paylaşan ama bir arada yaşamayan bir toplumu nasıl birleştirirsiniz? Bunun, Amerikan siyasi aklının iyi bildiği bir yolu ve yöntemi var: Ortak düşman kavramı üzerinden bir aidiyet yaratmak.
Sayfa 213 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
Bir kişi yaşadığı topraklarda yerli mi, yabancı mı, gezgin mi, işgalci mi yahut sömürgeci mi olduğunu öğrenmek istiyorsa mensup olduğu anlam-değer dünyasının o topraklardaki işaretlerine ne kadar âidiyet duyduğuna bir baksın. Bu bakış ona hakikati fısıldayacaktır
Sayfa 40Kitabı okudu
Ezgi Hoşcan
Dilbilgisi kuralları, dahi anlamındaki de'nin ayrı yazıldığını söylüyor. Kelimeye '' aidiyet '' anlamı katan -de'nin ise bitişik yazıldığını.
Peki ya ben?
Ayrı mı yazılıyorum yoksa bitişik mi bu hayata?
Dahi anlamı mı veriyorum yoksa aidiyet mi?
Sayfa 28Kitabı okudu
"İnançlarının tehdit altında olduğunu hisseden insanlar arasında, bütün kimliklerini özetler gibi görünen şey dinsel aidiyet oluyor.
Ama tehdit altında olan anadilleri ve etnik gruplarıysa, o zaman dindaşlarıyla kıyasıya savaşırlar."
Asker muharebede ne yaptı? Evine döndüğünde katil olmanın yükünü taşıyor muydu? Gerçekten eskiden olduğu kişi miydi? Hala bir insan mıydı? Yoksa sonsuza dek barbarlık, gaddarlık ve acımasızlığa mı kapılmıştı?
Sayfa 43 - Heretik
Kanlı ellerine baktıkça midesi bulanır. Elleri gerçekten kirlidir oysa bedeni ve ruhu, manevi bakımdan daha çok kirlidir.
Sayfa 27 - Heretik
Neden Alman ulusu, kitlesel cinayetler ve kitlesel ölüm varken, yenilinceye kadar hiçbir şekilde parçalanmadı ve birlikte kaldı?
Sayfa 15 - Heretik
Suçluluk kültürlerinde, insanlar kendi eylemlerinden sorumludurlar. Suçluluğu bireysel olarak deneyimler ve Tanrı veya üst benlikleriyle diyalog içerisinde olurlar. Utanç kültürlerinde, topluluk kendini en yüksek ahlaki otorite olarak görür. Utanç, teşhir, rezil olma ve dışlanma korkusu zeminine oturur ve böylece topluluk, kendi kurallarını kabul etmeyen bireyleri tehdit eder.
Sayfa 54 - Heretik