Katharina: Gidicisin, gidici. Besbelli.
Petrichio: Ne demek gidici?
Katharina: Tekerlikli araba gibi.
Petrichio: Aman ne iyi! Bin üstüme de götüreyim seni.
Katharina: Eşekler yük taşır, senin gibi.
Petrichio: Kadınlar taşınmak içindir, senin gibi.
Katharina: Semersiz katıra binmem ben.
Petrichio: Semerin olsa bile ben de sana binmem. Körpecik, hafif bir şeysin.
Katharina: Öyledir elbet. Öyle hafifim ki uçup gidebilirim, senin gibi hantal biri zor yakalar beni.
Petrichio: Uçup gidermiş, sinek gibi. Vızzzz!
Katharina: Anlayana sivrisinek saz.
Petrichio: Anlamayana davul zurna az.
Dublörün Dilemması(İkilemi)
Bugüne kadar hiç Murat Menteş okumamış biri olarak açılışı bu kitapla yaptım. Afili Filintalar ekibinden Emrah Serbes, Alper Canıgüz’ü daha önceden okuduğum için büyük bir şok yaşamadım. Lakin bunlardan birini okumamış olsaydım “ben ne okudum öyle?” diye hafiften bir afallardım
Nuh Tufan, İbrahim Kurban, Umur
Mahmudu Gaznevî'nin nedîmi olan Ayaz ile 8sultan beraber salatalık yiyorlardı. Sultan, salatalığı soyuyor; yarısını Ayaza, kendi eliyle veriyor, yarısını da kendi yiyordu. Salatalığı yiyen Sultan, onun zehir gibi acı olduğunu gördü, fakat karşısında aynı salatalığı tatlı tatlı yiyen Ayaza hayretle sordu: «Yediğin salatalık acı neden yüzünü bile buruşturmadan yiyorsun da, ağzından atmıyorsun?» Ayaz: «Aman sultanım, sizin elinizden nice tatlı nimetler yedim. O nimetlerden sonra elinizden yediğim salatalık acı imiş ne çıkar? O el bana yüzlerce tatlı nimet sundu, şimdi bu nimet acı diye yemeyip tükürürsem, yaptığım nankörlük olmaz mı? Hem o el tarafın dan ikram edilen nimet acı bile olsa bana tatlı geldi.» dedi.
Anlayana sivri sinek saz! Anlamayana davul zurna az!... Ayaz, kendisine nimet ikram eden ve nihayet bir kul olan şahsa karşı nankörlük etmekten bu kadar çekinirse; bir insan oğlunun, kendisine hiç kimsenin veremeyeceği lütûfları, nimetleri ihsan eden Allaha karşı nankörlük etmesinin karşılığı bilmem ki ne olmalıdır?
İşte; bizim lâyık olduğumuz bir musibeti, Allah bize verdiği zaman bu felaketleri Allaha atf etmek edepsizlik ve kendini bilmezlik olur.
-Muzaffer Ozak Efendi / İrşâd 2. Cilt