Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir ihanet vaktindeyiz seninle Bir öfke günündeyiz
***** Düşlerin sonsuza koştuğu yerde Sabrın çiçeklerini açtığı yerde Asla kapanmaz yaşanan defter Çünkü tarihin en güzel yerinde Son sözü hep direnenler söyler ***** Gazze ! ! !
Sayfa 51 - Yurt Kitap - YayınKitabı okudu
Yepyeni bir giyotin dikmişlerdi ve bu görülmemiş makinenin etrafındaki taş yığınlarının üzerinde toplanan birkaç düzine küçük çocuk vardı. Hızlı bir şekilde, adam sepetten çıkarıldı ve nefes almasına zaman tanımadan, çaktırmadan, sinsice, utanmaz bir şekilde kellesi koparıldı. Ve buna kamu hareketi ve yüksek Adalet töreni denir. Rezil kinaye! Öyleyse, kral eşrafı medeniyet kelimesinden ne anlıyor? Bu konuda neredeyiz? Adalet stratejilerle ve hilelerle hiçe sayıldı! Kanun ise tedbirlerle! Korkunç! Bu nedenle, ölüme mahkûm bir insan için, toplumun bu şekilde ihanet etmesi çok korkunç bir şey!
Reklam
Thomas More
Kendisine ölüm cezasının uygulanacağı tarih bildirildiğinde durumu güler yüzle karşıladı. Son sözü bile bir şakaydı. Başını kütüğün üstüne koyup sakalını dikkatlice topladıktan sonra cellada “Ne de olsa sakalım vatana ihanet etmedi. O da idam cezasına çarptırılmasın” dedi.
Bartu Sarca'nın güncesinden... 30.06.2013 Bugün seni uyurken izledim, üzerine örttüm, kabuslarını dinledim, sonra biraz daha seni izledim. Birisini ilk gördüğüm anda aşık olacağımı düşünemezdim ama seni gördüğümde ikimiz de çocuktuk, ben seni o çocuk kalbimle sevip aşık oldum ve sen o çocuk kalbimle bana hem anne, hem aile oldun. Yoluna taşlar düştü, o taşları itekledim. Yürüdün, yürürkenden dengen sarsıldı, senin dengen oldum. Benden ne istersen onu yaptım. Ve sen bugün benden Yankı'ya ihanet etmemi istedin, kendin için. İlk önce kendime izin vermedim sonra ihanetimi bile senin için gerçekleştireceğimi fark ettim. Başımı önüne eğitim, ipi geçirmeni bekledim ve sen o ipi geçirdikten sonra ben ilk ve son ihanetimi Yankı'ya senin için yaptım. Sen ise seni izlediğimin ertesi günü, yankı ile beraber beni bırakıp gittin. Yine de Lal, yine de günlüğümün her sayfasını sana feda edeceğimi bir gün dönmen umuduyla her gün seninle geçirdiğim anılarla dolduracağım. Nerede nasıl mutluysan öyle kal, benim ilk cümlem sensin, son cümlemde sen olacaksın. Birinci Sokak Nöbetçisi, Bartu Sarca
Galip Erdem:
Millî Birlik Şartı Hepimizin bildiği, yine de çoğumuzun unutur gördüğü bir gerçeği hatırlatmanın tam zamanıdır. Milletimizin düşmanları hem sayıca çoktur, hem de güçlüdürler. Nasıl bir dünyada yaşadığımızı düşünürken, aklımızdan hiç çıkmaması gerektiği hâlde , düşmanlarımızın varlığını ve gücünü hesaba katmıyor gibiyiz. Unuttuklarımız arasında,
otuzuma gelmeden bu işi bitirmeye karar vermiştim. Fakat yıllar geçtiğinden, gençliğimin gururunu kaybediyordum: Her gün, bir tevazu dersi gibi, hâla hayatta olduğumu, hayatın çürüttüğü insanların arasında rüyalarıma ihanet ettiğimi hatırlatıyordu bana. Artık var olmama beklentisinden bitkin düşmüştüm, bir aşk gecesinin üzerinde şafak söktüğü zaman vücudumu ortasından ayırmayı bir görev ve iç geçirmelerdeki ölçüsüzlüğü hafızayla beş paralık etmeyi tarifsiz bir kabalık addediyordum. Ya da başka anlarda, gururu göğün tahtına çıkaran bir ferahlama içinde her şey kavranıldığında, mevcudiyetiyle zamana hâla nasıl hakaret edilebilirdi? O zaman da bir insanın utanmadan yerine getirebileceği tek işin hayatına son vermek olduğunu; kendini, günlerin birbirini izleyişi ve mutsuzluğun ölgünlüğü içinde küçültme hakkı olmadığını düşünüyordum. Ölümü seçenler dışında hiç kimsenin Tanrı'nın sevgili kulu olamayacağını tekrarlıyordum kendime. Şimdi bile, kendini asan bir kapıcı yaşayan bir şairden daha değerlidir gözümde.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
sabahları tanıştığı dostlar, akşamında ihanet ediyor onun, son sevgilisini oksijene gömdürmüş -hüznü caizse-
Hırsızlığı Üstüne Alan Hasan
Her ikisi de ağlamıştı; kızarmış, şişmiş gözlerinden belliy. di. Baba'nın karşısında, el ele durdular; insanların canını böy- lesine yakmayı ne zaman ve nasıl öğrendiğimi merak ettim. Baba doğruca konuya girdi: "Bu parayı çaldın mı? Emir'in saatini çaldın mı, Hasan?" Hasan'ın cılız, çatlak bir sesle verdiği yanıt, tek kelimeydi: "Evet." Yüzüme tokat yemişçesine irkildim. Yüreğim ağırlaştı, gerçeği haykırmaya hazırlandım. Sonra, anladım: Bu, Hasan'ın benim için yaptığı son fedakârlıktı. Hayır, deseydi Baba ona inanırdı, çünkü Hasan'ın asla yalan söylemediğini he pimiz bilirdik. Ve Baba ona inandığı zaman, ben suçlanacak- tım; durumu, gerçekte kim olduğumu açıklamak zorunda kalacaktım. Baba beni asla, asla bağışlamayacaktı. Aynı anda, dank etti: Hasan biliyordu. O geçitte olup biten her şeyi gördüğümü, orada öylece durup kılımı bile kıpırdatmadığımı biliyordu. Ona ihanet ettiğimi bilmesine karşın, beni bir kez daha, belki de son kez kurtarıyordu. O an onu bütün yüre ğimle sevdim, hiç kimseyi sevmediğim kadar çok sevdim ve ona otların arasındaki yılan olduğumu, göldeki canavar olduğumu söylemek istedim. Bu özveriye değmezdim; ben bir yalancıydım, bir hain, bir hırsızdım. Bunları söylerdim de, ama içimdeki bir şey, küçücük bir parçam, memnundu. Bü tün bunların yakında sona ereceğine seviniyordu. Baba onları kovacak, biraz üzülecek, ama yaşam devam edecekti. İşte bunu istiyordum; devam etmeyi, unutmayı, taze bir başlangıç yapmayı. Yeniden soluk alabilmek istiyordum.
Sayfa 108Kitabı okudu
Yüzük'ün Bulunuşu
2-Eğer karşılaştıklarında yüzük yanında olsaydı belki de Bilbo'ya hemen saldırırdı; ama yanında değildi ve üstelik hobbit elinde, kılıç gibi kullandığı bir elf bıçağı tutuyordu. O yüzden zaman kazanmak için Gollum Bilbo'yu bir Bilmece oyununa davet etti; eğer Bilbo soracağı bilmecenin cevabını bilemezse onu öldürüp yiyecekti; ama eğer
Emanet
Emânet, Peygamberlerin sıfatıdır. Mü'min olmanın şartı da emîn, inanılacak kimse olmasıdır. Emânete ihânet münafıkların sıfatıdır. Vedâ hutbesinde Efendimiz (sav) "kadınları size emânet ediyorum" buyurmuştur. Son nefesinde Efendimiz (sav) şöyle buyurmuştur: "Size iki emânet bırakıyorum. Bunlara sarıldıkça sapıtmazsınız. Biri Kitâb-ı Kerîm, diğeri Sünnet-i Resûl' dür (sav)." Kıyâmetin alâmeti, emânetin zâyi olmasıdır. "Cenâb-ı Hakk emâneti ehline vermenizi emreder."¹ buyuruluyor.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.