Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Her şey beni yoruyor, yormayan şeyler bile. Neşeyle acının tadı, benim için bir. Ne kadar da isterdim bir bahçedeki havuzda, kâğıt­tan gemilerini yüzdüren bir çocuk olmayı, bir de asma kameriyesi olsun üzerimde, kameriyenin kafesi sığ sular­daki koyu yansımaların arasında, ışıktan ve yeşil gölge­lerden bir dama tahtası çizsin. Hayada aramda ince bir cam var. Açıkça görmeme ve anlamama rağmen, dokunamıyorum hayata."
O artık yoktu. O çocuk gitmiş, yerine sinirleri kırık bir cam parçası gibi keskin ve telgraf telleri gibi gergin, sessiz, koca gözlü bir yaratık gelmişti.
Sayfa 55 - Yaratık değil tabi.Kitabı okuyor
Reklam
Evet, yeni bir başlangıç gerekiyordu bize. Yeni, tertemiz bir kat boya.
Sayfa 168Kitabı okudu
Hiç konuşmamamıza rağmen aramızda binlerce sözcük gidip geldi.
Sayfa 116Kitabı okudu
Kayıp parçanı, seni daha güçlü kılacak şeyi bulmanın ne demek olduğunu, bunun kendini nasıl hissettirdiğini bilmeni isterdim.
Reklam
"Kötü bir zamanda mı aradım?" diye sordu. Birkaç ay sonra aramaya ne dersin?
En kötüsü de birilerinin incinmesini engellemek için aceleyle davranırken yoksa seni mi incitmiştim?
Yürekler kırılır; umutlar da öyle.
Kesinlikle!
Kemal Sayar
Kemal Sayar
: Geçen günlerde bizim üniversitemizde farklı bir fakülteden bir hoca hanımla sohbet ediyoruz. "Ailem sokakta dondurma yememe müsaade etmezdi, babam karşı çıkardı, çocuk aklımla paçasına yapışırdım bana dondurma alması için. Ben çocukluğum boyunca dondurma yemedim, artık yemem," dedi. Buna benzer çok misaller duyuyorum. Anadolu'da çok kıymetli hassasiyetler var. Lokantalarımızın penceresinde bir cam örtü olurdu. İnsanlar çerde yemek yiyeni görmezdi. Bu hassasiyetleri kaybediyoruz. Ulu orta yemek yiyoruz. Amerika'da görmüşsünüzdür, onlar yemek yemeyi ayıp bir şey olarak kabul etmezler. Ders anlatıyor adam, bu arada da hamburgerini hapır hupur yiyor, kahvesini içiyor. Kahveyi anlıyorum da... Kul hakkını, göz hakkını unutmamamız lazım. Modern dünya vahşileştikçe insanlar da o vahşilikter paylarına düşeni alıyor. Galibin ahlakıyla ahlaklanma yönünde bir eğilim gösteriyoruz. Kendimizi Garpzede, mağlup gördüğü müz için bizi yenenin ahlakını çok daha kolay benimsiyoruz. Halbuki bizi biz yapan bu değerler, hassasiyetler, inceliklerdir.
Reklam
İki çocuk bir büyük eder!
Sayfa 37 - Şule YayınlarıKitabı okudu
İçimde incinmiş bir çocuk ağıdı, Avuç avuç cam kırıkları gözbebeklerimde, Düşmemek için kendime tutunuyorum. Şükrü Erbaş
Sayfa 213 - HayatKitabı okudu
sesim bir sabah kadar gürültücü olmadıysa ne yapabilirdim göğsümü germek ve gözlerimi ovuşturmak neyi çözerdi dağın eteğine inen sisi bir büyüme nedeni gibi görmek çam ağaçları arasında aldığım yolu kutsal saymak yetmezdi bana çünkü diş çıkaran bir çocuk hırçınlığında geçti daha kaç ömrüm
Lucy -önümüzdeki şeye, sırf onun şeklini taşıdığı için Lucy diyorum bizi gördüğü zaman, gafil avlanmış bir kedi gibi, öfkeli bir hırlamayla geri çekildi; sonra gözleri üzerimizde dolaştı. Şekil ve renk olarak Lucy'nin gözleri; ama bizim tanıdığımız saf, nazik verter yerine kirli, cehennem ateşiyle dolu gözler. O anda aşkımın kalıntıları
Sayfa 240 - Dr. Seward'ın GünlüğüKitabı okudu
İçimde incinmiş bir çocuk ağıdı Avuç avuç cam kırıkları gözbebeklerimde Düşmemek için kendime tutunuyorum.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.