ten kafesinde can kuşu
kafeste tutsak olmasını, esirlikten bizar düşmesini kaldığı boğucu şehir hayatına ve şehir mimarisi paralelinde inşa edilen evine bağlayan Can, bir sahilkasabası köydeki saf ve zarif kulübeye yerleşmişti. ve işte bir kez daha gün ışığı bu ruhî vatanımın cismi dediği, terakkilerine vesile bildiği kulübesinin camlarından odasına vuruyordu. artık
Aşk böyle birşey işte...
En ufak bir şeyle yetinmeyi başarabilmek.
Sayfa 62 - İNDİGO YAYINLARIKitabı okudu
rüzgâr hediye edilebilseydi eğer
sana rüzgâr hediye etmek
isterdim. sarı yapraklı bir ormanda
iki geyik havaya sıçrayıp
öpüşüyor. boynuzları birbirine
dolanmış. açamıyorlar. sarı yapraklı
bir ormanda. ata nur kahve falında
görüyor bunları.
Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimizin Namazı
"Nebiler Sultanı'nın güzel vasıflarını, hiç durmadan devamlı olarak şerh etsem, yüzlerce kıyamet geçer de yine bitmez." Mevlâna Kuddise Sirrûh
Sevgili Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem hiç günahı olmadığı halde, gündüzleri; devlet, millet ve din işlerini yürütüyor, geceleri mübarek ayakları şişinceye kadar namaz kılmakla
"Sanki yüreğimin saatini bozdu adam. Çalışmıyordu ya da çalışmaya başlamıştı. Bilmiyordum. Benim bir kalbim vardı. İlk defa o an anlamıştım. Onu her gördüğümde veya görmediğimde bana kendisini hatırlatan bir kalbim."
Herkese selamlar Bugun size kurgusu oldukça farklı bir kitap yorumu ile geldim.
Bir kadın düşünün; kendini Allah'a adamis, tek aşkının Allah'a aşkı olduğunu söyleyen ve asla fani dünyada aşkı aramayan, surekli dininin gereklerini yerine getirmeye çalışan... Zümra Pinhan.
Bir adam düşünün; her gece farkli kadınlarla takılan, ağzından alkolü eksik olmayan, her türlü kirli işte bulunan, kumarbaz, dini ve milleti olmayan, Tanri inanci bulunmayan, kendini bir yere veya birine adamayi asla düşünmeyen... Valent Adm Coper
Iste böyle iki farklı uc noktada bulunan karakterlerin imkansız aşkını konu alan bir kitaptı #dokunmadıkçaaşk
Kitabin yazım dili oldukça basit ve akıcıydi. Iki karakterinde dusuncelerine dahil oldum okudukca. Kadının erkekten nefret ettiği ama istemeden de olsa ona çekildiği ve bunun yanlış olduğunu bilmesine rağmen de elinden birsey gelmemesi, aralarındaki imkansızlık oldukça dikkat çekiciydi.
Bunun yanında çok fazla kelime ve cümle hatalari vardı ne yazik ki. Bu konuda @gecekitapligi hiç bir özen göstermeden kitabi piyasaya sunmuş olduğu için aşırı derecede kızgınım. Niçin bu hususta yazara ve eserine özen gösterilmedi, merak ediyorum?
Dokunmadıkça Aşk
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
_Şeytanla anlaşmak, yani Nevrotik kişinin kendi benliğinden vazgeçmesi, ruhunu satmasına karşılık gelmektedir. Psikiyatride bunu "kişinin kendine yabancılaşması" olarak adlandırıyoruz. Tıpkı bellek kaybı ve kişiliksizleşmede olduğu gibi kişi, kimlik duygusunu yitirmiş, kendine aidiyeti kalmamıştır. Sanki bir sis bulutu icindeymiş gibi
Bir Allah bilir ne konuştuklarını. Geçen gün helva ikran etmek için yanlarına gittiğimde öyle ateşli konuşuyorlardı ki beni fark etmediler bile. Ben ortalıktayken Şems genellikle bir şey söylemez, varlığım onu mutlak suskunluğa itermiş gibi. İster muhteşem bir ziyafet hazırlayayım, ister kuru ekmek ikram edeyim, hep aynı ifadeyle teşekkür eder.
Sayfa 253Kitabı okudu
