En başta elimdeki metin Kapı Yayınları'ndan değil MEB'nin Gölpınarlı çevirisiydi. Kapı Yayınları'nın çevirisi hakkında bir şey diyemeyeceğim.
Metinler de eskiyor, zamanla işlevsiz ve artık bu zaman seslenemiyor. Ardı sıra genellikle konu bakımından birbirinden bağımsız beyitlerden oluşan metin. İlahi ve beşeri aşktan, şaraptan, kadından, hemen her şeyin yordamından, edebinden bahsediyor. Bu arada ilahi ve beşeri aşk anlatısında oldukça yaygın bir geçişlilik olduğundan hangisinin hangisi olduğu kolaylıkla karıştırılabilir. Bu tür anlatım benim için maalesef çok da ilgi çekici değil. Ancak klasik şiire meraklı, bu şiire daha iştiyak ve yakınlık duyan okur için önerilir ve hatta benim yazdığımdan daha iyi bir yorum yazarsa sevinirim. Arkadaş inan yazacak çok şey bulamadım, anlamadım herhalde metni.