Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu rüzgarlar estiği sürece, ben Dostoyevski'nin kişilerinden biri gibi oluyorum. Ya Sibirya yollarında bir sürgünüm, ya Moskova sokaklarında aç bir serserinin, ya sınır boyunda bir han odasında kaçmak çarelerini düşünen bir suçlunun kabı içine girerim. Derin bir azap yüreğimi tırmalar.
"Lütf u kahrı şey-i vâhid bilmeyen çekti azab, Ol azabdan kurtulup sultan olan anlar bizi." Emirdağ-1 - 85
Reklam
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
Kalbinde nihayetsiz bir azap vardı.
Sayfa 38 - İletişim YayıneviKitabı okudu
Gözlerini kapayanların sadece kendi dünyaları karardığı gibi âhireti yok sayıp kabir azabını inkâr edenlerin de sadece kendi kabirleri kararır. Yerin üstünde gafletle ömürlerini geçirenler bir gün yerin altındaki karanlık kabre girince, Münker-Nekîr meleklerinin “Rabbin kimdir, dinin nedir ve Peygamberin kimdir?” sorularına, korkudan şaşırıp ve “Ah vah!” diye kekeleyip bilemiyorum deyince, “Kulum yalan söyledi; altına ateşten örtü döşeyin, üstüne cehennem giysileri giydirin, kabrini daraltın ve cehennemden bir pencere açın.” diye semâdan (gökten) bir ses gelir. Pencereden gelen cehennem ısısı onu yakarken, daralan kabri de onu sıkmaya ve kemikleri çatırdamaya başlar. Sonra, yüzü çok çirkin, pis kokulu ve pis giyimli biri yanına gelir ve ona: “İşte sana dünyada vaad olunan azap budur.” der. Sen kimsin diye sorunca, “Senin dünyadaki kötü amelinim.” der. Bunun üzerine günahkâr kişi cehennemde yanma korkusundan, “Allahım! Kıyâmeti çabuk koparma.” diye yalvarır (yani kabir azabına razı olur). (el-fethu’r-rabbânî)
Ne bilirsiniz? Belki onun ıstırabı sizinkinden fazladır. Asil ruhlarda azap bir mukaddes sır gibidir.
Reklam
İsa (as) kavmi ile bir yerden gidiyor, oranın ahalisinin hepsi ölmüş. Sokakta olan sokakta, evde olan evde, işçi olan iş başında. Kavmi İsa(as)'a sordular: "Bunlara ne oldu? İsa(as)'da Mevlaya; Ya Rabbi! Bunlara ne oldu, bana öğret, kavmim bana soruyor dedi. Git aksam gel. İsa(as) gitti ve akşam gelip sordu: "Sizin haliniz nedir?" İçlerinden bir tanesi cevap verdi: "Biz afiyetle (içkiler, şarkılar, oynamaklar, gülmekler v.s) geceledik, dünyaya uyduk cehennemde sabahladık. (Yani kendimizi sabah cehennemde bulduk.) İsa(as) sordu; "Neden bir kişi cevap veriyorda diğerleri vermiyor? O da; "Ben bunlardan değilim lakin ben buradan geçiyordum, onları yakalayan azap beni de yakaladı. Sen bunları yerde görüyorsun ama bunların hepsi zincirler ile bağlı ve cehennemdedirler. Bende cehennemin ağzında zincir ile asılıyım. Bilmiyorum beni yukarı mı acalakar, yoksa içeriye mi atacaklar!" -Mahmud Ustaosmanoğlu (k.s) / Efendi Hazretlerimizin Sohbetleri 4
Hazreti Ömer
Tarih içinde hadisler konusunda en ciddi tavrı gösteren, Hz. Ömerdir. O şöyle düşünmekteydi: "Bir gün gelecek hadisler Muhammed ümmeti ile Kur'an'ın arasını açacak ve bu felaket İslam ümmetinin vahyiden uzaklaşmasıyla sonuçlanacaktır."
Bilmezsiniz, manzara denilen şey, bana ne kadar azap veriyor.Gözümde açılmış bir yara gibi, bir yara gibi...
Sayfa 37 - İletişim Yayınları,Ahmet HaşimKitabı okudu
Reklam
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Insikâk Sûresi / 1-2.Ayet Gök, (cisimleri ile) Rabbini(n buyruğunu) dinleyip itaat ederek yarıldığı zaman. Insikâk Sûresi / 3-4-5.Ayet Yer de Rabbini(n emrini) görevi olarak dinleyip itaat ederek dümdüz yapıldığı, içindekileri (dışarı) atıp boşaldığı zaman (herkes yaptığının karşılığını görecektir). Insikâk Sûresi / 6.Ayet Ey insan! Gerçekten
TENBÎH: Âdem aleyhisselâmdan bugüne kadar, her zemân, her yerde kötü insanlar iyilere saldırmışlardır. Allahü teâlâ her şeyi sebebler ile yaratmakdadır. Kötülerin cezâsını da, kötü insanlar vâsıtası ile vermekdedir. İşkence edenlere dünyâda da cezâlarını vermekdedir. Kötülerin yanı sıra, iyiler de azâb görmekdedir. Bunların ve harbde ölenlerin ve kazâda ölenlerin hepsi şehîddir. Dünyâda azâb çeken iyi, suçsuz müslimânlara âhıretde bol ni’metler verilecekdir. Âhıretde ni’mete kavuşmak için, îmân sâhibi olmak lâzım olduğu din kitâblarında yazılıdır. Bu kitâblar dünyânın her yerinde çok vardır. Bu kitâbları okuyup da inanmıyana kâfir denir. İslâmiyyeti işitmiyen kâfir olmaz. İşitince (Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullah) diyen ve buna inanan müslimân olur. Bunun ma’nâsı, (Herşeyi yaratan bir Allah vardır ve Muhammed aleyhisselâm Onun Resûlüdür)dür. Müslimân olan, Onun son Peygamberine tâbi’ olur. Birçok yerde, kâfirler, zâlimler, suçsuz müslimânları, kadınları, çocukları öldürmüşlerdir. Öldürülen müslimânlar, şehîd olur. Öldürülürken yapılan işkencelerin acısını duymaz. Ölürken, kabrde verilecek olan Cennet ni’metlerini görerek çok sevinir. Şehîdler ölürken hiç acı duymaz. Sevinir ve çok neş’elenir. Cennet ni’metlerine kavuşur. Hadîs-i şerîfde, (Müslimânların kabri Cennet bağçelerindendir.) buyuruldu.]
Sayfa 281 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
595 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.