Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sevgili bayan milena'ya, size önce prag'dan, ardından da meran'dan yazdığım kısacık mektuplarıma kesinlikle cevap beklemiyordum. umduğum gibi karşılık yazmadınız da sevinmem gerek. Sessiz kaldığımız her gün iyi olduğumuzun işaretidir. Bu yüzden sevinmem gerek ki, iyi olduğunuzu bildiğim için.. Yarım kalmış bir düş gibi. Önümden geçip
"Ah benım talihsiz kızım! Ah benim zavallı muazzez'im; benim yetim yavrucuğum. Bak, baban hâlâ gelmedi! Ah benim talihsiz, masum yavrucuğum!"
Reklam
Gel seninle yavrucuğum, yavrucuğum İbrahim, gidelim de evimize dalgıç formalarımızı giyelim, girelim denizin altına. Bak sana neler göstereceğim. Ahmet Usta oğluna böylesini hiç gösteremez.
96 syf.
·
Puan vermedi
1982 Nobel Edebiyat Ödülü'nü de almış olan Gabriel Garcia Marquez'in, dünyanın en büyük yazarlarından biri olduğunu herkes biliyor. Yazdığı son romanı Benim Hüzünlü Orospularım'la yine dünya kitap dünyasının doruğuna oturuyor. Yazar, bu kez, doksanını bulmuş çok yaşlı bir gazete köşe yazarının ağzından müthiş bir aşk serüvenini dile getiriyor. Son
Benim Hüzünlü Orospularım
Benim Hüzünlü OrospularımGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 201920,8bin okunma
İstanbullu bir kadın için demir feraset kuralı: Eğer çay bardağı kadar kırılgansan ya kaynar suyla asla karşılaşmananın bir yolunu bul ve ideal bir kocaya varıp ideal bir hayat sürmeyi umut et, ya da yavrucuğum, bir an önce kırılmaya bak. Bütünün bir işe yaramazsa kırıkların bir işe yarar belki. İstanbullu Bir Kadin icin Celik Feraset Kurali: Bu sehirde tutunabilmek istiyorsan, sen sen ol, çay bardagi kadini olma.
İstanbullu Bir Kadın İçin Demir Feraset Kuralı: Eğer çay bardağı kadar kırılgansan ya kaynar suyla asla karşılaşmamanın bir yolunu bul ve ideal bir kocaya varıp ideal bir hayat sürmeyi umut et, ya da yavrucuğum, bir an önce kırılmaya bak. Bütünün bir işe yaramazsa kırıkların bir işe yarar belki. İstanbullu Bir Kadın İçin Çelik Feraset Kuralı: Bu şehirde tutunabilmek istiyorsan, sen sen ol, çay bardağı kadını olma.
Reklam
+ Senin neyin var? - Neyim mi var? Hiiç. + Hiç demek aslında çok şeyim var demek. - Hiçbir şeyim yok dedim ya. + Neden evine dönmüyorsun? - Bir kutlamadaydık ve kocamla tartıştık. + Hmmm. Kavga mı ettiniz? - Hayır, öyle kavga değil + Yavrucuğum, bozuştunuz mu? Sana kötü mü konuştu? - Onun gibi bir şey. + Boşver, takma kafana. Hem de hiç! Bak bana, jartiyerimin ipi sallanıyor. Sallanmıyor mu? - Dikkat etmemişim. + Yapma! Al bak, burda. Bilmiyorum mu sanıyorsun? Dizlerimin arasında hissediyorum ve rahatsız da ediyor. Bilerek sallandırıyorum. - Ne amaçla? + Çünkü bazı şeyler ters gitmeli, normun dışına çıkmalı. Öbür türlü hayat katlanılmaz olurdu.
"Nerden biliyorsun?" "Daha önce bir kadını oraya bırakmıştım." "Orospu çocuğu." "Bak, yavrucuğum..."
Sayfa 210Kitabı okudu
Bak Yavrucuğum,
Hafiflediğin anlarda kanat takılmıştır yüreğine, Ettiği dualardan Mana madde içinde Hepsi girift bilmece, Tüm sırlara yoldur O, Dua ki iki hece. İhmal etme... Ninem Korkut /17
"İstanbullu bir kadın için demir feraset kuralı: Eğer çay bardağı kadar kırılgansan ya kaynar suyla asla karşılaşmananın bir yolunu bul ve ideal bir kocaya varıp ideal bir hayat sürmeyi umut et, ya da yavrucuğum, bir an önce kırılmaya bak. Bütünün bir işe yaramazsa kırıkların bir işe yarar belki. İstanbullu Bir Kadın için Çelik Feraset Kuralı: Bu şehirde tutunabilmek istiyorsan, sen sen ol, çay bardağı kadını olma."
244 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.