Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Soyluluğum burada ve burada (kalbini ve kafasını işaret ederek).” (Schindler aktarıyor. Yengesine (yeğeni Karl'ın annesi) karşı açılan davada Beethoven'den adındaki “van” ifadesinin soyluluk işareti olduğunu kanıtlaması istenmişti.)
Sayfa 74 - Bileşim YayıneviKitabı okudu
172 syf.
·
Puan vermedi
Otomatik Portakal
farklı bir kitaptı. popüler kültür yüzünden ne yazık ki bu zamana kadar kaçmış olduğum ve görmezden geldiğim bir eserdi kendisi. çünkü kitaplarla, edebiyatla alakası olmayan insanların bile elinde yaygın olarak gördüğümüz bir eserdir: “otomatik portakal” popüler olandan uzak durmamız gerektiğini birçok şeyde deneyimlediğim için bu esere karşı
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,9bin okunma
Reklam
Sanat Felsefesi, Estetik, Schiller, Ressamlar
_Alçak bir takım ihtiyaçların tatmini için kullanılan yetenek, güya artistik bir şekil verir kirli bir muhtevaya. Sanatçı, zayıflık ve kötülükle insanları aldatır ve kendilerini aldatmalarını kolaylaştırır. Sahtekârdır çünkü manevî susuzluklarını temiz bir kaynaktan doyurduklarına ikna eder onları. Sanat’ın nimetinden mahrum kalınan böyle zamanlar
_İnsan, kim olduğunu ancak felakete uğradığında gerçekten anlıyor. _Önemsiz bir şahsiyet olan bu Habsburglu kadının kurduğu neşeli, tasasız oyun dünyasına devrim dalıvermeseydi, o da gelmiş geçmiş yüz milyon kadın gibi sakin sakin yaşayıp gidecekti. Dans edecek, sevecek, gülecek, süslenecek, çocuklar doğuracak, en sonunda da sessizce bir yatağa
_Hayat öylesine sürprizlerle doludur ki, sırtındaki küfeyi alır kiminden, elmasları yükler taş yerine. _Onların zırvalara inanmalarının sebebi, cahillikleri. _Sefil egolarının değer ölçüleriyle ölçüp, gerçeğe, güzele ve iyiye ağızlarından salyalar saçarak nutuk çekiyorlar. _Köle tiplerden oluşmuş hiçbir devlet yasayamaz. Köleden doğan yine köle
Latife'nin sanata, edebiyata ve müziğe özel bir yeteneği vardı. Büyükdedesi Salih Bey ona Londra'dan bir piyano getirtmişti. Ünlü Avusturyalı şair Rilke'nin yeğeni olan piyanist Anna Grosser-Rilke, ona üç sene piyano dersi verdi. Nie Verwehte Klaenge (Hiç Kaybolmayan Melodiler) adlı anı kitabında Latife'den de söz
Reklam
Annesi ile eski okul arkadaşı Leyla hanımın konuşmalarını sandık odasından doğru dürüst duyamıyor. Zaten odanın loşluğunda da içlerinde ne olduğunu kestiremediği denkler, bohçalar, sandıklar var. Reçel, turşu kavanozları, küpler. Ayağı kırıldığı için gözden düşmüş bir koltuk, sırı dökülmüş bir konsol aynası, yaz günlerinin bahçe koltukları, Avrupa'dan getirtilme, hiç kullanılmamış bir hamur kesme aleti, bir pasta kalıbı. Taş plaklar: Beethoven'ın 5. Senfonisi, Hafız Burhan'ın Kuş Sesleri, Nazım'ın Salkım Söğüt'ü. Annesiyle Leyla hanım, Fransızca biliyorlar. Biri, leylak rengi keten etek-ceket giyiyorsa, beyaz eldivenliyse, öteki beyaz etek-ceket giyiyor, leylak eldivenli. Uyum, umrunda değil çocuğun. Hiç olmayacak. Küçük yaşında, bu yerleşik keşmekeşi içine çekerek namaz kılıyor. Kule'sine ikisin de bilmediği yabancı bir dilde seslenmek hoşuna gidiyor. Günde beş kere, hiç sektirmeden Kule'siyle buluşuyor: Kıble aslında Kule midir?
ÖLÜM BİLE ÜŞÜYORDU
ÖLÜM BİLE ÜŞÜYORDU TANYA SALLANDI İPİN UCUNDA.... VE NAZIM ŞÖYLE YAZDI BİR KAÇ SATIRLA... 1942 yılının Ocak ayıydı.. Bu günlerde Moskova buz kesmişti.. Öyle soğuk bir yel esiyordu ki, ölüm bile üşüyordu.. Moskova yakınlarında bir cenaze töreni.. Gömülen 18 yaşında bir genç kız.. Sessiz sedasız... Gencecik bedeninin üstü buzlu toprakla
"Beethoven'in müzik eğitimi dört yaşındaykan başladı. Ludwig'de var olan müzik yeteneğini fark eden babası Jan, çocuğunun bu yeteneğini kullanarak para kazanabilmeyi umuyordu. Gözünü para hırsı bürüdüğü için çocuğun bir an evvel piyano çalmayı öğrenmesini istiyor, yeterince piyano çalışmadığını düşündüğünde ise onu sık sık dövüyordu. Bir gün Ludwig'in annesi Maria - Magdalena böyle bir anda araya girmeye çalıştı. Bunun üzerine Jan, onu kamçıyla dövmeye başladı. Ludwig, babasına yapmaması için yalvardı. Bu olay çocuğu öylesine etkiledi ki, o günden sonra piyanonun önünden kalkmadı. Elinden geldiğince her şeyi öğrenmek istiyordu ki, bir gün sevgili annesine hak ettiğine inandığı güzel yaşamı sağlayabilsin."
Sayfa 47 - Öteki Yayınevi
88 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Gide, 22 Kasım 1869 tarihinde Paris, Fransa'da dünyaya geldi. Babası Protestan ve köylü kökenli, annesi Katolikti. 8 yaşında Paris'te Alsace Okulu'na gönderildi. Sık sık hastalandığı için öğrenimi kesintiye uğradı. Gide henüz 11 yaşındayken (1880) Paris Üniversitesi'nde hukuk profesörü olan babasını kaybetti. Ailedeki
Pastoral Senfoni
Pastoral SenfoniAndré Gide · İş Bankası Kültür Yayınları · 20224,560 okunma
Reklam
651 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bu eserin incelemesini yazmak gerçekten zor. İçinde sevdiğim unsurlar olduğu gibi, sevmediğim, beni rahatsız eden unsurların da bol bol olduğu bir kitap. O nedenle, kendimce pozitif ve negatif bulduğum yönleri için bir liste yapmaya çalışacağım: (SPOILER İÇERİR) POZITIF + Akıcı, sürükleyici bir dil. Murakami sıradışı olaylarla okuyucuyu diken
Sahilde Kafka
Sahilde KafkaHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20209,8bin okunma
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.