Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
136 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Bergson ve Sezgicilik
Bergson, fikirleri ve dinamik felsefesiyle, yaşadığı 19. Yüzyıldan itibaren birçok sanatçı ve düşünürü etkilemiş, beğenilmiş, tartışılmış ve hala konuşulmakta olan bir filozof. (Daha fazla detayı burada anlatmıştım: #40629364 ) Nurettin Topçu (1909-1975) ise, Avrupa’da eğitim görmek için girdiği sınavı kazanarak
Bergson
BergsonNurettin Topçu · Dergah Yayınları · 200697 okunma
140 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kayıp Bergson'un İzinde
Henri Bergson (1859-1941), felsefenin yanında matematik, biyoloji ve psikoloji yetkinliği de olan, yaşadığı çağdan, aktif olarak fikirlerini ifade etmeye başladığı andan itibaren düşünce dünyasını oldukça fazla etkilemiş, sarsıcı bir etki meydana getirmiş bir filozoftur. Hatta kitapta “felsefe tarihini kökten etkilemiş büyük bir filozof” olarak
Bergson
BergsonLevent Bayraktar · Aktif Düşünce Yayıncılık · 201612 okunma
Reklam
Henry Bergson
Bergson dinamik ve düalist bir felsefe akımının daha doğru olduğunu benimsedi. Düşüncelerinden dolayı Sezgicilik (entüisyonizm) akımını kurdu. Bergson bilimin asıl bilgi kaynağı olduğunu reddetti ve sezginin daha önemli olduğunu savundu. Bilimin, yaşamın dinamik özüne ulaşamayacağını söyledi.
·
Puan vermedi
İsyan Ahlakı Çözümlemesi
Nurettin Topçu'nun bu kitabına kafayı fena halde takmış durumdayım. Konu her ne olursa olsun bir şeyi takıntı haline getirdiysem uykusuz, aç, yorgun olmamın hiçbir önemi olmaz. Saatlerimi o takıldığım şeyi düşünmekle geçiririm. Ismet Özel ile parelel gittiğim Nurettin Topçu okumalarına "Islam ve Insan, Mevlana ve Tasavvuf"
İsyan Ahlakı
İsyan AhlakıNurettin Topçu · Dergah Yayınları · 20161,251 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Gülme / Henri Bergson Sezgicilik ekolünün Batı felsefesindeki önemli temsilcilerinden olan Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Henri Bergson, gülme üzerine yazdığı denemelerini içeren bu eserinde gülmenin anlamını, gülmeye yol açan koşulları ve gülmenin toplumsal işlevlerini araştırmıştır. En doğal tepkilerimizden biri olan gülme üzerine bu denli kapsamlı bir eseri ilk kez okudum. İçeriğinin okuduğumuz ve henüz Türkçeleştirilmemiş eserlerle örneklendirilmiş olmasını ayrıca sevdim. Matruşka gibi bir okuma yolculuğu oldu benim için. Eserde konusu geçen okumadığım eserleri hemen not aldım, bir dolu da altı çizili satırım oldu. 124 sayfalık inceliğine rağmen içerik olarak çok hacimli bir eser. İlk kez 1900 yılında yayımlanan “Gülme” şimdi Zülfü Livaneli’nin özel seçkisinde ve onun ön sözü eşliğinde.. Çok kıymetli bir eser, iyi ki okudum, ufuk açıcı bir içerik arayışındaki kitap dostlarıma içtenlikle öneriyorum. #alıntılarım “Esprili bir halk, tiyatro tutkunu bir halktır aynı zamanda. Esprili insanda bir şairden izler vardır, tıpkı iyi okuyanlarda amatör bir oyuncunun bulunması gibi.” “Gülme sonu birdenbire hiçlikle biten bir beklentiden kaynaklanır.” “Değişmeyi bırakmak yaşamayı bırakmak demektir.”
kitapfisiltisi sevtap
kitapfisiltisi sevtap
@inkilapkitabevi @birdahaoku #gülme #henribergson #batıfelsefesi #inkılapkitabevi #zülfülivaneli #birdahaoku
Gülme
GülmeHenri Bergson · İnkılap Kitabevi · 2024789 okunma
Hayat, oluş, yaratma, hürriyet, evrim gibi kavramlarla hemen hemen aynı anlamlara gelen süre, bir hakikat alanı olarak belirlendikten sonra bu hakikat alanının bilgisinin elde edilme sorunu, önemli bir sorun olarak ortaya çıkar. Bu sorunun çözümünde, kendisine kadar bilgi konusunda yapılmış rasyonalist ve amprist açıklamaları, tahlilci ve kavramlara dayalı bilgi anlayışlarını eleştiren Bergson, böyle bir hakikat alanının bilgisini bize verecek olan bilme vasıtasının sadece sezgi olabileceğini söyler. Ayrıca içgüdü ve zekâ arasında yapmış olduğu ayrım ve her iki yeteneğin sağlamış olduğu bilgiler dikkate alındığında, bir sempati olarak düşünülen ve her türlü akıl yürütme ile dilin kelimeleri ve kavramlarının ötesinde, hakikati doğrudan kavramamıza imkân veren sezginin ortaya çıkardığı bilgide, bilginin aynı zamanda tecrübe içinde kalarak derin bir refleksiyon edimi olarak ortaya çıktığını ifade eder. Sezginin bir bilme metodu olarak kabul edilmesi, onun felsefesini yani süre felsefesini, sezgici bir felsefe daha doğrusu bir sezgicilik olarak tanımlamaya imkân verir. Böyle bir felsefe, doğal olarak bir irrasyonalizm olarak da adlandırılabilir. Çünkü aklın, hakikat alanı karşısında bu hakikat alanını tam olarak anlama ve bilme konusundaki acizliği ile sezginin aklın ötesinde bir bilme vasıtası olarak kabul edilmesi, onu irrasyonalist olarak nitelemek için tek başına yeterlidir.
Sayfa 6 - Say Yayınları e-kitapKitabı okudu
Reklam
Hiç kuşkusuz, Bergson'un "sezgicilik"i de "rasyonalizm" kadar bireycidir ve metafizik düşmanıdır. Her ne kadar "rasyonalizm"i eleştirse de, tamamen akıl-altı (infra-rationnelle) bir melekeye ve az çok hayal, içgüdü ve duyguyla karışmış ve oldukça kötü tanımlanmış hassas bir sezgiye seslendiği için, ondan daha aşağıya düşmüştür.
Sayfa 115Kitabı okudu
Türk aydınına Bergson'u ve Freud'u tanıtan Mustafa Şekip Tunç, Paris'e gitmeden evvel Necip Fazıl'ın hocasıydı, dönüşte de ölümüne kadar şiirinin hayranı, yakın dostu ve Büyük Doğu'nun felsefe yazarı olarak kaldı. Bu sebeple Necip Fazıl'ın Bergson'a ve sezgicilik felsefesine ilgisiz kalmamış olduğu muhakkaktır.
sezgicilik
Akıl ve deneyim ekseni üzerinde gelişen söz konusu bilgi tarzlarının yegane alternatifi, bilginin kaynağında sezginin olduğunu öne süren görüş olarak sezgiciliktir. Bu görüşün ise ideal temsilcisi Fransız düşünürü Henri Bergson'dur
Sayfa 57
Cahil Bilgi Sayfa -136
Batı da gelişen ilim, mahiyeti icabı, akli bilgidir.Bu konuda akılcılık, sadece aklın bir değer olduğunu göstermekle kalmıyor, onun üstünde başka birşeyin bulunmadığını, dolayısıyla ilmi bilginin ötesinde mümkün olabilecek bir bilgiden söz edilemeyeceğini savunuyor; böyle olunca da metafiziğin inkârı zaruri hale geliyor, Bergson ilmi bilginin
Sayfa 136Kitabı okudu
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.